Fit Hub Blog Sayfa 90

Kreatini Kimler Kullanır, Zararları Var mıdır?

0

Kreatin Nedir?

Kreatin, çoğunlukla kaslarda ve beyinde bulunan bir amino asittir. Kreatin takviye formunda bulunduğu gibi, bazı besinler de kreatin içermektedir. Kırmızı et ve deniz ürünleri kreatin içeren besinler denildiğinde ilk akla gelen gıdalardır. Vücutta karaciğer, pankreas ve böbrekler de kreatin üretir.(1) Vücut kreatini fosfokreatine dönüştürür ve enerji için kullanılmak üzere kaslarda depolar. Sonuç olarak, insanlar atletik performansı geliştirmek ve kas kütlesini arttırmak için kreatin kullanırlar.

Kimler Kreatin Kullanabilir?

Kreatin farklı yararlara sahip bir amino asittir ve farklı amaçlarla kullanılabilir. En bilinen faydası ise atletik performansı geliştirmeye yardımcı olmasıdır. Bunun dışında, temelde üç farklı grup kreatin kullanılır:

Yağ Yakmak İsteyen Kişiler İçin Kreatin

kreatin-yag-yakimi

Kreatin kullanımı ile ilgili olarak yapılan araştırmalar kreatin takviyesinin yağ yakımı ve yağsız kas kütlesi kazanımı sürecinde birçok mekanızmayı geliştirebileceğini göstermiştir.(2) Ayrıca kreatin takviyesinin insülin duyarlılığı veya kişinin glikoz (şeker) toleransını geliştirdiği belirtilmiştir. İnsülin kan şekerinizi dengelemek için salınan bir hormondur. Kan şekeriniz çok yüksekse, insülin kan şekeri seviyenizi normale döndürmek için vücuttaki yağları enerji olarak kullanır veya bir yere saklar. İnsülin son derece yapıcıdır ve kas inşası sürecinde yararlı olabileceği için kötü ilan edilmemelidir. Fakat bunun yanı sıra birçok insan insülin direnci ve glikoz toleransı ile mücadele ettiği unutulmamalıdır. Sonuç olarak insülin hassasiyetindeki gelişmeler yağların enerji olarak kullanılmasına yardımcı olur ve dolayısıyla yağ yakımını destekler.

Güç Kazanmak ve Kas Yapmak İsteyenler İçin Kreatin

Kreatin ne işe yarar sorusuna verilen en yaygın cevaplardan biri kreatinin kas inşa etme konusundaki desteğiyle ilgilidir. Kreatin takviyesi kullanımı ile ilgili gerçekleştirilen çalışmalar, kreatinin güç ve dayanıklılık artırma sürecinde inanılmaz etkileri olduğunu ortaya koymaktadır. Bir çalışmada, araştırmacılar kreatinin %26’ya kadar güç artışı sağladığını belirtmişlerdir. Kreatin bu çalışmalar ve kreatin üzerine yapılan diğer muazzam araştırmalarla etkileri kanıtlanmış bir takviyedir.

Kas hipertrofisi ve güç gelişiminin neredeyse her bileşenini olumlu etkilediği kanıtlanan kreatin ürünü için bu linke tıklayabilirsiniz.

Depresif veya Yorgun Olan Kişiler İçin Kreatin

kreatin-ve-depresyon

Güç kazanımı ve performans artışı üzerindeki etkilerine ek olarak kreatin, tüm hücresel fonksiyonlara yardımcı olur. Kreatin yaygın bir nörolojik koruyucu olarak kabul edilirken, iyi hissetme ve bilişsel işlevler üzerindeki etkisi genellikle daha az bilinmektedir. Bununla birlikte, araştırmacılar zamanla kreatinin bu alandaki etkilerine dair daha fazla veri ortaya koymaktadır. Çeşitli çalışmalarda, kişilerde depresyon belirtilerini ve yorgunluğu azaltmak için kreatin desteğinin etkili olduğu gösterilmiştir. Bu çalışmalardan elde edilen sonuçlar oldukça umut vericidir ve araştırmalar sürmektedir.

Kreatin Zararları Nelerdir?

Kreatin kullanımının bazen belirli yan etkilere neden olduğu belirtilmektedir. Bu konuda her ne kadar tartışmalar bulunsa da özellikle çok fazla miktarlarda kullanılan kreatin mide ağrısına, mide bulantısına, ishale ve kas kramplarına neden olabilir. Ek olarak kreatin, kasların vücuttan su çekmesine neden olur. Bu nedenle kreatin kullanırken telafi için fazladan su içtiğinize emin olun. Ayrıca kreatin kullanırken aşırı sıcaklarda çok yopun egzersizlerden kaçının. Çünkü bu durum susuz kalmanıza neden olabilir.

kreatin-zararlari

Kreatin kullananlar genellikle kilo alır. Çünkü kreatin kasların su tutmasına neden olur. Ayrıca kreatinin bazı insanlarda düzensiz kalp atışına neden olabileceği endişesi vardır.(3) Ancak kreatinin bu probleme neden olduğunu söyleyebilmek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

  • Bipolar bozukluk: Bipolar bozukluğu olan kişilerde 4 hafta boyunca günlük olarak kreatin kullanımı manik atak vakalarına neden olmuştur. Kreatin, bipolar bozukluğu olan kişilerde maniyi daha da kötüleştirebilir.
  • Böbrek hastalığı veya şeker hastalığı: Böbrek hastalığı veya böbrek hastalığı geliştirme ihtimalinizi arttıran diyabet gibi bir rahatsızlığınız varsa, kreatin kullanmayın. Kreatin böbrek hastalığını daha da kötüleştirebilir.
  • Parkinson hastalığı: Birlikte alınan kafein ve kreatin Parkinson hastalığının daha da kötüleşmesini sağlayabilir. Parkinson hastalığınız varsa ve kreatin alıyorsanız, dikkatli bir şekilde kafein tüketin.
Reklam

Hafta Hafta Gebelik: 32 Haftalık Gebelik

0

Büyük gün adım adım yaklaşıyor. 32 haftalık gebelik dönemine girdiyseniz artık 7 koca ayı tamamlamış 8. ayı karşılamış bulunuyorsunuz. Heyecan dorukta değil mi? Yapılacak çok iş var ve git gide daralan zaman arasında hamileliğinizin tadını çıkarmanıza yardımcı olmak, sizi biraz rahatlatmak ve mutluluğunuzu arttırmak için 32 haftalık bebek ve hamilelik hakkında sizinle birçok bilgiyi paylaşmak istiyoruz.

40. hafta gittikçe yaklaşıyorken aklınızda birçok soru işareti oluşmuş olabilir. 32 haftalık bebek kilosu ne kadar olmalı, acaba bebeğim yeterince büyüdü mü, erken doğum ile karşı karşıya kalırsam ne yapacağım gibi düşünceler bir yana doğuma hazırlık, doğum yapacağınız hastane, bebek odası gibi konular da iyice sizi sıkıştırmaya başlamış olabilir. Ancak biz sizden derin bir nefes alıp sakin olmanızı ve arkanıza yaslanmanızı istiyoruz. Çünkü her şey çok güzel olacak!

32 Haftalık Hamilelik

hafta-hafta-gebelik-otuz-iki-haftalik-gebelik

Genel çerçeveye baktığımızda bebeğinizin hızlı kilo alımı dışarısında çok fazla değişimlerin yaşandığı bir hafta içerisinde değilsiniz. Hem sizin hem de bebeğinizin giderek büyüdüğü, size zaman zaman çok ağırmışsınız ve nefesiniz yetmiyormuş hissi verirken bebeğinizin de artık çok fazla kıpırdayacak yerinin kalmayacağı bir sürece girdiniz.

Rahminizin içerisinde bebeğinizi kaplayan amniyotik sıvı bu hafta ile bebeğiniz büyüdükçe azalmaya başlayacak. Bebeğinizin 8. Haftada hâlâ kolay hareket edebileceği bir büyüklüğü olsa da daha uzun süre baş aşağı ya da başı yukarıda bir şekilde karnınızın içerisinde konumlanmayı tercih edecektir. Doğuma hazırlık pozisyonunu koruyacaktır.

Hamilelikte 33. haftada yaşayacağınız değişimleri ve bebek gelişimini öğrenmek için“Hafta Hafta Gebelik: 33 Haftalık Gebelik“ içeriğimizi buradan okuyabilirsiniz.

32 haftalık Bebek Kilosu ve Boyu Ne Kadardır?

Hamileliğin son trimesterinde bebekler çok çok hızlı bir şekilde kilo almaya ve uzamaya başlarlar. Artık neredeyse tamamlanmış olan tüm organlar son rötuşlarını yapar ve bu dönemde bebeğe en çok düşen görev yağlanarak hızla büyümektir.

hafta-hafta-gebelik-otuz-iki-haftalik-gebelik

32 haftalık bebek kilosu 1,59 kg ile 1,81 kg arasında değişebilmektedir. 32 haftalık bebek boyu ise 42 cm ile 43 cm olarak değişir.

Erken doğum bu dönemlerde görülebiliyor olsa da içiniz rahat olmalıdır. Bebekler 32 haftada erken doğum yaşadıkları takdirde hayati riski olmadan yaşayabilecektir. Böyle bir durumdan şüpheleniyor ya da korkuyorsanız kasılmalarınızı daha dikkatli incelemenizi ve aklınızdaki tüm soruları beklemeden doktorunuza  sormanızı öneririz.

Bu hafta itibari ile birçok doktor erken doğum ihtimali olsun ya da olmasın ayda 1 olan kontrollerinizi 2 haftada 1’e çıkarmak isteyebilir. Bu da çok normaldir. Sadece bebeğinizin gelişimini son dönemde daha iyi ve daha sık gözlemleyebilmek içindir.

32 Haftalık Bebek Gelişimi

hafta-hafta-gebelik-otuz-iki-haftalik-gebelik

Bebeğinizin bu hafta 1,59-1,81 kg civarında olacağını söylemiştik. Yaklaşık bir çin lahanası boyunda olacak olan bebeğinizin hâlâ kilo alması gerekiyor. Ancak bu hafta ile beraber bebeğinizin cildindeki yağ miktarı matlık kazanmasına yetecek miktarda. Yani şeffaf ve tüylü cildi yavaşça pembe ve daha az tüylü bir yapıya kavuşuyor. Bebeğinizin cildi bizim cildimiz gibi artık mat ama yumuşacık ve pembemsi. Doğduktan sonra bebeğinizin üzerinde bir miktar bebek tüyleri kalmış olabilir ancak bu da normaldir. Doğumdan sonra kısa süre içerisinde bu tüyler de dökülür.

Bu hafta ile beraber olduğu yer hızla daralacağı için kendi ekseni etrafında çok fazla hareket etmektense olduğu konumda daha fazla kalmayı tercih edebilir. Artık bebeğiniz rahminize doğru başı aşağıda bir şekilde konumlanacaktır. Ancak tam tersi bir duruş da sergileyebilir.

32 Haftalık Hamilelik Sürecinde Annedeki Değişimler

Hamilelikte 32 hafta geride kaldıysa artık doktor ziyaretlerinizi arttırabilirsiniz ki dediğimiz gibi doktorlar da 8. ay ile birlikte 2 haftada 1 kontrolü uygun bulmaktadır. 32 haftalık hamilelik en çok kasılmaların artışı ile anne üzerinde kendini hissettirecektir.

Daha önce de bahsettiğimiz Braxton Hicks kasılmalarında (vücudun doğum kasılmalarını taklit etmesi, yalancı doğum sancıları) artış olacaktır. Bu kasılmaları gerçek doğum sancılarından ayırt etmenizi sağlayacak şey ise, şiddetinin, sıklığının ve zamanlarının düzenli olmasıdır. Doğum sancısı başladığı an ise giderek artan ve durmayan kasılmalar başlar.

hafta-hafta-gebelik-otuz-iki-haftalik-gebelik

32 haftalık hamilelikte annenin rahminin tepe noktası ile pubik simfiz arasında tam 32 cm vardır. Ayrıca rahminizin tepe noktası göbek deliğinizden 12 cm kadar yüksektedir. O küçücük alanın bu kadar büyüyebilmesi inanılmaz değil mi? Üstelik daha doğuma vaktiniz var.

32 haftalık gebelikte neler olur ne gibi değişiklikler yaşayacağım diyorsanız şimdiye kadar yaşadıklarınızdan çok farklı bir hafta geçirmeyeceğinizi söylemeliyiz. Sırt ağrıları, yalancı kasılmalar, bacak krampları, çatlaklar, bacaklarda varis oluşumu, uyumada güçlük en sık görülen durumlardır. Bunun yanısıra göbek deliğinde dışa doğru çıkma bu haftada görülebilir. Çatlak oluşumuna bağlı karın bölgenizde kaşınmalar olabilir. Psikolojik olarak da bebeğe odaklı olduğunuz için zaman zaman doğum heyecanına bağlı korku, dalgınlık ve sabırsızlık yaşayabilirsiniz. Tüm düşüncelerinizi ve duygularınızı doktorunuz ile paylaşmanız, sorularınızı ona sormanız sizin için oldukça rahatlatıcı olacaktır.

Reklam

Seksi Kıvrımlara Sahip Beyoncé’nin Ünlü Vegan Diyeti ve Fitness Sırları

0

Kabul edelim, müzik dünyasının gelmiş geçmiş en başarılı kadınlarından biri Beyoncé. Tüm dünyanın gözü kulağı üzerinde olan yıldız, bugüne kadar kazandığı 20 Grammy ödülü ile kariyerindeki başarısını göklere kazımış durumda. Muazzam sesinin yanısıra aynı başarıyı dans becerileri, şovları ve vücut ölçüleri ile de topluyor. Ancak Beyoncé de birçok kadın gibi forma girmek için çok çabaladığını söylüyor, neden mi?

Beyoncé çay bardağı gibi şekle sahip feminen kıvrımları için gerçekten çaba sarf ediyor. Giydiği en iddialı elbiselerden şort, tshirt kombinlerine kadar her kıyafetini çok çok iyi taşıyor ve daha da gösterişli hâle getiriyor. Ancak birçok kadın gibi o da şanslı genlerle doğmuş olmaktan ziyade vücudunu formda tutmak için spor ve diyet programlarına sıkı sıkıya bağlı kalmaya çalışıyor. Bunu da dile getirmekten asla çekinmiyor.

Hem İş Hem Aile Hem Fitness

Beyoncé inanılmaz yoğun konser programı, albüm kayıtları, kendi markası ve katıldığı davetlerin arasına, kameralar karşısına çok fazla çıkarmak istemediği aile yaşamı ve 3 küçük çocuğunu ekliyor tüm bunlar ile bir çırpıda kavrulurken fitness ve diyet planı uygulamaktan geri kalmamaya çalışıyor çünkü dediğimiz gibi kendi vücudunun normalde ince yapılı olmadığının ve sürekli form tutması gerektiğinin bilincinde.

Geçtiğimiz 6 yıl içerisinde 2 hamilelik geçiren ve 3 çocuk sahibi olan Beyoncé, özellikle hamilelik sonrasında vücut ölçülerini korumak için birçok farklı diyet uygulamış. Akçaağaç Şurubu Diyeti’nden tutun 22 Günlük Vegan Diyet’e kadar beslenme programında değişik modeller uygulamaya çalışmış. Bu süre zarfında da herkese her diyetin uyum sağlamayacağını fark ettiğini dile getiriyor. 2013 yılından beri zaman zaman uyguladığı 22 Günlük Vegan Diyet ise Beyoncé’nin favorisi olmuş durumda. Çünkü bu programın denediği en sağlıklı diyet programı olduğunu düşünüyor. Kolesterol ve kalp rahatsızlıklarından korunması için de iyi bir program olduğunu dile getiriyor.

Blue Ivy’nin doğumundan sonra egzersiz danışmanı Marco Borges’in yönlendirmeleri ile 22 Günlük Vegan Diyet planını uygulamaya başlayan Beyoncé diğer yaptığı diyetler ile bebeğinin doğumundan sonraki 3 ay içinde 25 kilo vererek eski görüntüsüne kavuşmuş.

İkizlerinden sonra da tekrarladığı diyet ve egzersiz planı ile Beyoncé şu an sağlıklı bir kiloda olduğunu düşünüyor. 2014’teki kadar zayıf olmasa da hâlâ aynı kıvrımlara sahip. Hem sağlıklı hem kıvrımlı olmak görece zayıf olmaktan onun için çok daha değerli. Bu da mutluluğunu arttırıyor. Herkese de kendilerini nasıl mutlu hissediyorlarsa o şekilde olmalarını dile getiriyor.

Beyoncé’nin 22 Günlük Vegan Diyet Planından Örnek 1 Gün

Yıldızın öve öve bitiremediği programın bir benzerini sizlerle paylaşıyoruz:

Sabah: vanilyalı chia pudding ve 1 bardak taze kırmızı meyve

Öğle: çıtır kırmızı lahana, yeşil elmalı susamlı salata ve fırında 1 tatlı patates

Atıştırmalık: ¼ bardak humus ve taze çiğ sebze (havuç, salatalık, biber vb.)

Akşam: kimyonlu fasulyeli kinoa salatası

Tatlı: Bitter çikolata

View this post on Instagram

#22dayveganchallange ?

A post shared by Beyoncé (@beyonce) on

Beyoncé’nin Diyet Planında Bulunmayan Yiyecekler:

Beyoncé sıkı bir şekilde diyet uyguladığı dönemlerde sevdiği kalorili yiyeceklerden haftada yalnızca 1 öğün yediğini belirtiyor. Bunun dışında bu öğünü varsa özel günlere sakladığını, pizza, patates kızartması ve şarap konusunda çok hassas olduğunu söylüyor. Zaman zaman da çikolataya yer veriyor.

Beyoncé’nin diyetini çok sıkı tutmadığı ya da vegan beslenme modeli uygulamadığı dönemlerde ise yine de kontrolü kaybetmemek için düşük karbonhidrat ve yüksek protein içeren bir beslenme biçimi uyguluyor. Yumurta, sushi, yağsız hindi, balık, salatalık, elma ve sirke doğum sonrası kilo verme sürecinde sık tükettiği yiyeceklerden.

Ayrıca pirinç ve makarna yerine kinoa, kırmızı et ve balık tüketmek beslenme tavsiyelerinin arasında.

Peki Beyoncé Nasıl Antrenman Yapıyor?

Çay bardağı ya da kum saati hangisini seçerseniz seçin, incecik belini oluşturan diyet planının destekçisi de yaptığı fitness çalışmaları. Antrenman konusunda da hassas davranan ve aksatmamaya çalışan ünlü isim 2014’teki maskülen ince hatlarını geride bırakıp feminen ve yuvarlak hatlarını koruyan bir antrenman uygulamaya çalışıyor.

Marco Borges, egzersiz danışmanı ona daha çok eklem bölgelerini koruyacak ve güçlendirecek bir antrenman programı hazırlamış. Bunun yanında interval çalışmalar, dans ve yoga da haftalık çalışmalarının birer parçası. Beyoncé her antrenmanı öncesi 5 dk ısınma egzersizleri uyguluyor daha sonra 12-15 tekrar sayılı egzersizlerden 3 döngü yapıyor. Bu egzersizler squat, lunge, dip, push up, crunch ve koşu egzersizleri.

Reklam

Pilates Nedir, Ne İşe Yarar?

1

Yazar: Miray Göktaş

Pilatesin faydaları hakkında birçok bilgi duymuş olabilirsiniz. Duruş bozukluğuna olan olumlu etkisi, beden ve zihinde gerçekleştirdiği değişim, nefes, core gibi… Ama şimdi sizden pilates hakkında duyduğunuz her şeyi unutmanızı istiyoruz. Çünkü bu yazı pilatesi tamamen anlamanızı sağlayacak ve aklınızdaki tüm sorulara ışık tutacak!

Pilates Neden Bu Kadar Popüler?

pilates-hareket

Pilatesin popülaritesi her geçen gün artmaya devam etmekte. Yüz yıllık bir geçmişi olan pilatesin faydalarına değinecek olursak; genel olarak vücudun gücünü artırır, vücut geliştirme hedefine destek verir, dengeyi ve koordinasyonu sağlar, duruş bozukluğuna önemli derecede etki eder, esnekliği artırır, sırt ağrılarına iyi gelir, derin stabilizatörleri çalıştırır ve zihnin beden ile bütünleşmesini sağlar.

Pilates denince akla ilk gelen kelime ne olmalıdır?

Cevap, kesinlikle kontrol! Pilatesin kurucusu olan “Joseph Hubertus Pilates” bu sistemin adını ilk olarak “kontroloji” olarak tanımlamıştır. Çünkü, pilates egzersizlerinde kontrol ve konsantrasyon olmaksızın yapılan pilates hareketleri hedef ve amacını kaybeder. J.Pilates “Dikkatsizce 20 tekrar yapmaktansa 5 tekrarı mükemmel bir şekilde yapmak daha iyidir.” şeklinde bu düşüncesini ifade etmiştir.

Kontrolden kastedilen tam olarak ne?

Kabaca özetleyecek olursak; uzuvlar hareket ettikçe hareketsiz kalan bölgeyi stabil tutmayı amaçlıyoruz. Örneğin;  sırt üstü yapılan karın çalışmalarındaki fleksiyon (bükülme)esnasında kalça kemiği ve kürek kemiklerini stabil tutmalıyız ki hareketin optimum formunu yakalayabilelim.

Peki, neden?

Pelvisi (kalça kemiği) sabit tutmanın yararı ne derseniz; burada core (iç ünite) devreye giriyor.

Core dediğimiz derin kas grubunu efektif hale getirebilmemiz için omurganın ve pelvisin nötral pozisyonunun korunması gerekmektedir. Ve aktif olabilmesi için bir şeye daha ihtiyaç duyar: Nefes!

Pilateste Nefes Neden Önemli?

pilates-hareketleri

J. Pilates bu konuyu “Nefes hayatımızın ilk ve son aktivitesidir. Hayatımız ona bağlıdır.” sözüyle özetlemektedir.

Bir pilates seti esnasında hareketi kolaylaştırmak ya da zorlaştırmak, gücü yükseltmek, dokular arası oksijen geçişini arttırmak ve akciğer kapasitesini geliştirmek için nefese ihtiyaç duyarız.

Egzersize ya da kişiye göre değişiklik gösterse de pilateste genel olarak yatay kostal nefes diye adlandırdığımız nefesi kullanırız. Yani nefesi alırken karnı şişirmeden onu kaburgaların yanlarına doğru yollarız. Nefes verdiğimizde ise core bölgesinin bir korse olduğunu hayal ederek korseyi daraltıp kaburgaları içeri doğru kapatarak nefes veririz.

Hareket esnasında kişinin pelvis ve lumbar(bel) omurgası nötral pozisyonda iken nefes alıp vermesi core bölgesini aktif hale getirir ve güçlenmesini sağlar.

En çok merak edilen konulardan biri olan soru: Pilates gerçekten kilo verdirir mi?

Pilates kilo verme amaçlı bir sistem değildir. Fakat sağlıklı beslenme ve kardiyo ile desteklendiğinde zayıflama konusunda da yardımcı olacaktır. Kas kütlenizi arttıracağı için, kilo kaybını kastan değil de yağdan kaybedeceksiniz ve bu sayede hem daha ince hem de daha sağlıklı bir bedene sahip olabilirsiniz!

Pilates Boy Uzatır mı?

pilates-hareket-faydalari

Hayır, belirli bir yaştan sonra kemik uzunluğu değişmez. Bu yüzden pilates boy uzatmaz. Fakat, omurga odaklı bir egzersiz olduğundan ve duruş bozukluğuna olan olumlu etkisinden ötürü omurga olması gerektiği uzunluğa gelir ve kişi öncesine nazaran daha uzun görüntü sergiler.

Pilates Evde Yapılabilir mi?

pilates-hareket-fayda

Evet, evde pilates yapılabilir. Pilates topu en popüler evde egzersiz ekipmanları arasında yer alsa da pilates aslında herhangi bir ekipmana ihtiyaç duymadan yapabileceğiniz bir spordur. Fakat kişinin önce kendi bedenini tanıması gerekir.

Zayıf noktalarını saptaması, vücudunu ve kaslarını nasıl kullanıp kontrol edebileceğini bilmesi gerekir. Örneğin; karın kasları zayıf olan bir kişinin, mekik hareketlerinde boynu ağrıyabilir, böyle bir durumda kişinin kesinlikle o hareketten kaçınması gerekir.  Demek ki karın kasları henüz bu hareket için hazır değil, alternatif hareketleri bilip ona göre planlama yapması gerekiyor. Böyle bir durumda mekik değil de plank hareketleri ile karın biraz güçlendikten sonra fleksiyonlar eklenebilir.

Sakatlanma olasılığını düşünecek olursak; en çok üzerinde durduğumuz konuyu tekrar hatırlatmak istiyorum. Pilates; kontrollü, iyi tasarlanmış, yavaş ama akıcı, konsantrasyonu kaybetmeden ve nefes tekniklerini de unutmadan yapıldığında çok güzel sonuçlar doğurabilir.

Kaç derste etkisi hissedilir? Haftada kaç gün yapılmalıdır?

Pilatesin en az iki gün mümkünse üç gün yapılması etkili sonuçların alınmasını sağlamaktadır. J. Pilates “10 derste farkı hissedecek, 20 derste farkı görecek ve 30 derste ise yeni bir vücuda sahip olacaksınız.” sözüyle bu egzersiz programının etkisini açıklamaktadır.

Fit in Class ile Evde Online Pilates Derslerine Katılın

Evde spor yapmak isteyenleri Zoom uygulaması aracılığıyla profesyonel eğitmenler ile buluşturan Fit in Class, tek üyelik ile birçok derse ulaşabilmenizi sağlıyor. Fit in Class ile pilates, yoga, kick boks, fonksiyonel antrenman gibi farklı grup derslerine katılarak evde egzersiz yapabilirsiniz. Fit in Class’a üye olarak canlı grup derslerine tek üyelik ile sınırsız bir şekilde katılabilirsiniz.

miray-goktas

Reklam

Karaciğer Sağlığının Korunmasına Yardımcı Olan En İyi 5 Takviye

0

Karaciğer, sindirim sisteminde oldukça önemli bir role sahiptir. İlaçlar da dahil olmak üzere yediğiniz ya da içtiğiniz her şey karaciğerinizden geçer. Bu yüzden karaciğerinizin sağlıklı olması ve işini yapabilmesi genel sağlık durumu için de gereklidir. MedStar Georgetown Transplantasyon Enstitüsü’nden Rohit Satoskar, “ Karaciğerinize iyi bakmazsanız kolayca işlevini yitirebilir” diyor. “Ve bir kez işlevini yitirdikten sonra geriye dönüş çok zordur”

Karaciğerin Görevleri Nelerdir?

Yetişkin kişilerde karaciğerin ağırlığı genellikle 1,3 ile 1,5 kilogram arasındadır ve vücutta sağ taraftaki alt göğüs kafesinin altında yer alır. Karaciğerin çok önemli birkaç görevi vardır. Vücudunuzun oluşturduğu zararlı kimyasallardan kurtulmanızı sağlayarak kanınızı temizler. Safra denilen bir sıvı üretir ve bu sıvı, besinlerden aldığınız yağları parçalamanıza yardımcı olur.(1) Ayrıca karaciğer, ihtiyaç duyduğunuzda size hızlı bir şekilde enerji sağlayacak olan glikozu depolar.

Karaciğer Sağlığı Nasıl Korunur?

karaciger-sagligi

Karaciğerinizi iyi durumda tutmanın zor bir yanı yoktur. “Her şey sağlıklı bir yaşam tarzı ile ilgili” diyor Massachusetts Genel Hastanesi’nde karaciğer nakli programının tıbbi direktörü olan Ray Chung, MD. “Karaciğer sağlığınıza dikkat ederken, karaciğer için özellikle besleyici ve yararlı olan şeyleri yemekten veya içmekten ziyade öncelikle kötü olan her şeyden kaçınmanız gerekir” diye de ekliyor. İşte karaciğer sağlığınızı korumak için bazı yollar:

  • Çok fazla alkol almayın. Alkol, karaciğer hücrelerine zarar verir ve ölümcül olabilen siroza yol açan şişlik veya skar oluşumuna neden olabilir.
  • Sağlıklı bir diyet programı uygulayın, karaciğere iyi gelen besinler tüketin ve düzenli egzersiz yapın.(2) Bunları yaptığınızda kilonuzu kontrol altında tutmuş olacaksınız. Bu durum siroza yol açan alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanması hastalığının (NAFLD) önlenmesine yardımcı olur.
  • Bazı ilaçları kullanırken dikkat edin. Bazı kolesterol ilaçları kimi zaman karaciğer problemlerine neden olan bir yan etkiye sahiptir. Ayrıca çok fazla ağrı kesici aldığınızda karaciğeriniz bundan zarar görebilir.
  • Viral hepatitin nasıl önleneceğini öğrenin. Viral hepatit karaciğerinize zarar veren ciddi bir hastalıktır ve birkaç çeşit vardır. Hepatit A genellikle yemeklerden ya da içme suyundan bulaşır ve bu şekilde hastalığa neden olan virüsleri vücudunuza alırsınız. Dünyada salgınların yoğun olduğu bir yere seyahat ediyorsanız aşı olmayı ihmal etmeyin. Hepatit B ve C ise, kan yoluyla bulaşabilir. Riskinizi azaltmak için diş fırçası ve veya iğne gibi ögeleri kimseyle paylaşmayın. Hepatit C için henüz bir aşı yoktur, fakat hepatit B için aşı bulunmaktadır.
  • Toksinlere dokunmayın ya da solumayın. Bazı temizlik ürünleri ve böcek ilaçları, karaciğerinize zarar verebilecek kimyasallara sahiptir. Onlarla doğrudan temastan kaçının. Sigaralardaki katkı maddeleri de karaciğerinize zarar verebilir, bu nedenle sigara içmeyin.

Karaciğer Sağlığı İçin Kullanılması Gereken En iyi 5 Takviye

Karaciğer sağlığını korumak için gerekli takviyeleri kullanın. Özellikle kolin gibi maddeler içeren takviyeler kullanın. Kolin, karaciğeri korur ve normal bir şekilde fonksiyonunu sürdürmesine yardımcı olur. Karaciğerinizi korumak için kullanabileceğiniz en iyi takviyeler aşağıda listelenmiştir:

1. New Life 4 Hepa 30 Yumuşak Tablet

1

New Life 4 Hepa 30 Yumuşak Tablet, bitkisel ekstreler içeren 4 etkin madde ile 3,5 kat yüksek biyoyararlanım sunan silibin içermektedir. Silibin halk arasında devedikeni olarak ilinen Milk Thistle bitki ekstresinin etkin maddesidir. Ayrıca normal karaciğer fonksiyonunun korunmasına katkı sağlayan kolin sağlar. Servis başı fiyatı 2,63 TL’dir.

2. Solgar VM Prime 50+ 60 Tablet

3

Solgar VM Prime 50+ 60 Tablet, vitamin, mineral ve bitki ekstreleri içeren bir gıda takviyesidir. Sentetik renklendirici, koruyucu ya da yapay tatlandırıcı maddeler içermemektedir. Bu maddelere karşı hassasiyeti bulunanların ve vejetaryenlerin kullanımına uygundur. Servis başı fiyatı 2,27 TL’dir.

3. Vitabiotics Immunace 30 Tablet

4

Vitabiotics Immunace 30 Tablet, kapsamlı vitamin ve mineral içeriğine sahiptir. Bu ürün, bağışıklık sisteminize destek olan mikrobesinleri bir arada sunar. 21 farklı vitamin ve mineralin yanı sıra içerdiği çinko normal DNA sentezine katkıda bulunur. Servis başı fiyatı 2,23 TL’dir.

4. Solgar Lipotropic Factors 50 Tablet

2

Solgar Lipotropic Factors 50 Tablet, yüksek miktarda B8 vitamini (inositol) içerir. Ayrıca kolin ve metiyonun sağlayan takviye edici bir gıdadır. Kolin normal karaciğer fonksiyonunun korunmasına ve normal homosistein metabolizmasına destek olur. Servis başı fiyatı 4,53 TL’dir.

5. Vitabiotics Wellteen Him 30 Tablet

5

Vitabiotics Wellteen Him 30 Tablet, genç erkekler için özel olarak hazırlanmış bir formüle sahiptir. 21 farklı vitamin ve minerali içeriğinde barındıran bu ürün, CoQ10 ve l-karnitin ilavelidir. İçeriğindeki D vitamini, çinko ve folik asit bağışıklık sisteminin normal fonksiyonlarına katkıda bulunur. Servis başı fiyatı 2,23 TL’dir.

[yasr_overall_rating]

Reklam

Yağ Yakımı Hakkında Doğru Bilinen 4 Yanlış

0

Yazar: Tuğba Atalay

Günümüzde her yaş grubunda büyük bir kaygı konusu haline dönüşen yağ oranı hedefleri çoğu insanı sağlıksız bir diyet listesi oluşturmaya veya yanlış antrenmanlara itiyor.

Yağ yakmak ile ilgili doğru bildiğimiz yanlışlar ise durumu çok daha zor bir hale getiriyor. Bu beslenme ve antrenman hatalarının birçoğu belki de sizi çok şaşırtacak nitelikte olabilir… Hadi bunları hemen incelemeye başlayalım!

1. Yağ Tüketmemek

en-iyi-balik-yagi-hapi

Evet, yanlış okumadınız! Birçok insan yağ oranını düşürmeye önce tükettiği yağ miktarını sıfıra indirmeye çalışarak başlar oysa vücudunuzun yağ yakmak için bile yağa ihtiyacı var. Vücudumuzun ihtiyacı olan kalorinin yaklaşık %25’i kadar sağlıklı yağ tüketmeliyiz.

Sağlıklı yaşam hedefi olan herkes; yaş, kilo, metabolizma hızı ve fiziksel ihtiyaçlar doğrultusunda gereksinim duyduğu kalori miktarının değişebileceğini bilmelidir. Dolayısıyla alınması gereken yağ miktarı da kişiden kişiye değişiklik göstermektedir.

Sağlıklı beslenme programlarında mutlaka yer alan ceviz, zeytinyağı, avokado, yer fıstığı ve balık önemli yağ kaynaklarıdır. Bu besinler vücutta depolanan yağların enerji olarak kullanılabilmesini sağlar ve metabolizma dengesini koruyarak yağ yakımına katkıda bulunur.

2. Yoğun Kardiyo Antrenmanları Yapmak

yag-yakmak

Her gün saatlerce koşu bandında ter dökmenin size yağ yaktırmayacağını hatta bazı sağlık sorunlarına yol açabileceğini biliyor muydunuz?

Uzun süre kardiyo yaptığınızda vücudunuz sadece yağ değil kas ve su da kaybeder. Kas kaybı vücudunuz da istenmeyen bir görüntü yaratabileceği gibi bölgesel ağrılara da neden olabilir.

Bünyeniz ağırlık çalışmadan uygulanan tek tip kardiyo antrenmanlarına alıştıktan bir süre sonra yağ yakımını durdurur. Devamlı yapılan kardiyo antrenmanları yerine değişik egzersizlerin kombine edilmesi daha iyi bir seçenektir. Örneğin; HIIT (High Intensity Interval Training) antrenmanları yağ yakımı için uygulanabilecek en etkili kardiyovasküler egzersizlerdendir.

Western Ontario Üniversitesi, Kinesiyoloji bölümünün yağ yakma ve kardiyo antrenmanları alanında yaptığı araştırmada 2 grup belirlendi. Bu 2 grup için 6 hafta boyunca, haftada 3 gün olmak üzere kardiyo antrenmanı programı oluşturuldu.

İlk grup 30 saniye durmaksızın koşup 4 dakika mola verirken diğer grup 60 dakika mola vermeden koştu. İlk gruptakilerin yağ oranında yaklaşık 12,4 oranında azalma görüldü. 60 dakika koşan grupta ise çok daha az başarı elde edildi. Yani molasız antrenman yapan grup daha az yağ yakarken, sürekli mola yapan grup daha fazla yağ yaktı.

3. Sürekli Diyet Yapmak

yag-yak

Sağlıklı zayıflama yöntemleri uygulamak istiyorsanız aç kalarak yaşamaya son vermeniz gerekir. Sürekli diyet yapmak metabolizmanın yavaşlamasına ve kendini korumaya almasına neden olur. Ayrıca iç organların işleyişinde, kalp ritminde, kas-iskelet sisteminde hatta ruh sağlığında bozulmalara sebep olabilmektedir. Devamlı uygulanan düşük kalorili diyet programı yağsız vücut kütlesinde yaklaşık %25 oranında azalmaya sebep olabilir, bu da kas ve kemik dokusunda kayıplara neden olur. Yani vücudunuzda gözlemleyip mutlu olduğunuz incelmenin kaynağı kas kaybı olabilir. Vücudunuz bir süre sonra kendini bu diyetin etkilerine karşı korumaya alır. Gördüğünüz bu incelmenin etkisi ile devam ettiğiniz düşük kalorili diyetler akıllıca planlanmazsa bedeniniz yağ yakımını durdurur. En kötüsü de sürekli diyet yapıp bırakıldığında vücut boşalttığı yağ depolarını aldığınız kalorilerle hızlıca geri doldurma eğilimi gösterir.

4. Tartılara Bakakalmak

yag-yakma-metot

Yağ yakımı sürecinde birçok kişi tartıdaki sonuca odaklanır ve hiçbir şey yolunda gitmiyor diye düşünerek hayal kırıklığı yaşamaya başlar.

Yağ yakmaya başlamak için, öncelikle kilo verme ile yağ yakmanın aynı şey olmadığını anlamak gerekiyor. Hızlı kilo verme hedefiyle sıkı bir diyet yapmış ve 5 kilo vermiş birinin; daha zayıf görünmeyip, bölgesel yağlarında hiçbir değişim yaşamaması ve yağlarını korumaya devam etmesi de aynı nedene bağlıdır. Tartıda az kilo görmeye çalışarak kas ve su kaybına zemin hazırlayabilirsiniz.

Oysa odaklanmanız gereken hedef tartıda gördüğünüz sayılar değil vücudunuzun ölçülerindeki değişimler olmalıdır. Tartıda her gün farklı kiloda çıkabilirsiniz, bu değişimde gün içerisinde tükettiğiniz besinlerin, içeceklerin veya sindirim sisteminizin etkisi olabilir. Ama vücudunuzdaki sıkılaşma ve giydiğiniz kıyafetlerde oluşan boşluklar size asla yalan söylemez. Sürekli tartı takibi yerine dönemsel beden ölçüsü takibi sizi zafere daha hızlı götürebilir.

tugba-atalay

Reklam

Instagram Fenomeni Pizza Yiyerek Mükemmel Kalçaların Sahibi Oldu

0

Her diyet dönemi geldiğinde bayıldığınız pizza ve burgerlere veda edeceğiniz için ağlıyorsunuz değil mi?.. Belki de seksi kalçalar için pizzalardan vazgeçmeniz gerekmiyordur. 23 yaşındaki instagram fenomeni Bru Luccas, “benim hayatım” dediği spor ile muazzam kalçaların sahibi oldu. Ama bu kalçaların o kadar kolay kazanılmadığını şimdiden söyleyelim.

View this post on Instagram

Pinche bruna!!!!

A post shared by Bru (@bruluccas) on

Hep diyoruz beslenme %70 öncelikli diye… Yine de istisnalar yok değil. İnstagram’da birkaç hafta içerisinde takipçi sayısını 3000’den 100.000lere çıkaran Bru Luccas, seksi kalçalarını tamamen spora borçlu olduğunu söylüyor. Düzenli fitness çalışmaları, jiu jitsu, yüzme ve dans ile haftanın her günü kalçalarına giden yolda ağır ağır çalışan Luccas 15 yaşında jiu jitsu ile spora başladığını söylüyor. Çay bardağı gibi vücudunu ve güçlü bacaklarını aynı dönemde annesinin fitness modelini uygulayarak geliştirmeye başladığını söylüyor.

Spor Benim Hayatım

Luccas, şu an 23 yaşında, bundan 3 yıl önce ülkesi Brezilya’dan Kaliforniya’ya taşınmış. Burada spor yapmak için vakit bulamıyorum diyenleri özellikle çağırıyoruz; kendisi o dönemde, 2 işte aynı anda çalışmasına rağmen işten önce sabah 5 gibi çok erken bir saatte ve işten sonra gece 11 gibi çok geç bir saatte spor yapmaktan kendini asla alıkoymamış.

Kaliforniya’daki 3 yıl boyunca Mc Donald’s’da çalışmış, Wahoo’s Fish Tacos’da kasiyerlik yapmış ve On The Border’da komi olarak çalışmış. Tüm bu süre içerisinde antrenman programı konusunda büyük bir titizlikle çalışan Bru Luccas, spor için benim hayatım diyor.

Sporu seksi bir fizik oluşturmak için değil sevdiği ve yaşam biçimi olduğu için yapan Luccas, özellikle kalça bölgesi ve karın kasları ile tüm bakışları üzerine toplayan bir fiziğe sahip.

1 Yılda Yarım Milyon Takipçi ve Sponsorluklar

Kaliforniya’daki son yılı içerisinde instagramda yayınladığı fotoğraflarından sonra bir anda tüm sosyal medyanın dikkatini çeken Bru, özellikle fitness tutkunlarını, genç kadınları bir anda kendisini takip etmeye başlarken bulmuş. 1 yıl içerisinde 600.000’e yaklaşan takipçi sayısı sonucu Fashion Nova gibi giyim markaları ve supplement markaları kendisi ile iletişime geçmeye başlamış. Geçtiğimiz yaz ise kız kardeşleri ile bir bikini markası oluşturan Luccas diğer yaptığı işleri bırakmış.

Genç kadın instagram’da iddialı vücudunu, antrenmanlarını ve yediklerini paylaşmaktan hiç çekinmiyor. Aktif bir sosyal medya kullanıcısı olan Bru, takipçilerine ayrıca tüm vücudunu azimle ve aksatmadan yaptığı spora borçlu olduğunu söylüyor.

Bru Luccas’ın Kalça Sırrı

Jiu Jitsuda yeşil kuşak sahibi olan Luccas, her gün antrenman yapıyor. Üst ve alt gövde çalışmalarını her gün değiştiriyor, ağırlık çalışıyor ancak antrenman öncesi her seferinde mutlaka 30 dakikalık merdiven tırmanıyor.

View this post on Instagram

Another one.. 4×8 | 3×6 more weight

A post shared by Bru (@bruluccas) on

Alt vücut çalışması yaptığı günlerde kalçalarının mimarı sıkı bir squat programı uyguluyor. 4 temel hareketten oluşan bu programı omzuna bir barbell alarak yapıyor. Squat uygularken her kalkışını mümkün olduğunca yavaş yaptığını ve kalçalarını ayaktayken iyice sıktığını söylüyor. Bru’nun sırrı tam olarak bu!

Bru’nun Kalça Hareketleri:

  • Narrow squat, 3 set, 15 tekrar
  • Wide squat, 3 set, 15 tekrar
  • Sumo Squat, 3 set, 15 tekrar
  • Narrow Squat Pulses, 3 set 15 tekrar

Ağırlık ve kalça egzersizleri yaklaşık 40 dakikasını alıyor, ardından 30 dakika yüzüyor. Ayrıca bu antrenmanlarının yanında haftada 2 gün dans ediyor, 2 gün jiu jitsu yapıyor.

Tüm Bu Antrenmanlardan Sonra Sınırsız Pizza!

İşte yukarıdaki çalışmalar Brezilya’lı kadının pizzalar ile ilişkisini kesmemesinin sırrı. İnstagram fitness modeli genç kadın, yemeğine çok fazla özen göstermediğinin altını çiziyor ve hatta herkesinkinden çok bir farkı olmadığını önemle belirtiyor. Ona göre yemek yemek siz nasıl istiyorsanız öyle olmalı. Ancak mükemmel bir vücut için yemektense sporun gücüne inanıyor. Çoğu kişinin aksi bir düşünce olsa da bu Luccas için geçerli olmuş bir metot. Ancak Luccas da genleri konusunda şanslı olduğunu kabul ediyor. Yine de herkesi spor yapmaya davet ediyor.

Reklam

Bel Sağlığınız İçin Yapmanız Gereken Sırt Egzersizleri

1

Egzersiz yapmak, normal sırt fonksiyonuna sahip olmanın ve sırtınızı güçlü tutmanın önemli bir parçasıdır. Bu yüzden egzersiz yapmak sırt sağlığı için çok önemlidir.(1) Ayrıca düzenli fitness yapan biriyseniz duruşunuzu korumanıza da yardımcı olur.

Egzersizler genel olarak üç temel gruba ayrılabilir:

  • Güçlendirme: Kas yorgun hale gelene kadar tekrarlanan kas kasılmaları.
  • Germe veya Esneklik: kasın yavaş ve sürekli uzanımı.
  • Aerobik: Büyük kas gruplarını kullanarak sabit egzersiz.

Sırt Sağlığı İçin Sırt Egzersizlerinin Önemi

saglikli-sirt

Doğru egzersiz için bazı genel kurallar bulunmaktadır. Tüm bu kurallar sırt antrenmanı için de geçerlidir. Öncelikle sakatlık ve yaralanmaları önlemek için tüm egzersizler yavaş ve kontrollü bir şekilde yapılmalıdır.(1) Güçlendirme ve esnetme egzersizleri yaparken, doğal bir biçimde nefes almayı unutmayın ve nefesinizi tutmayın; egzersiz anında nefes verin ve gevşeme ile dinlenme sırasında nefes alın. Tüm bu güç kazanımı, esnetme ve aerobik egzersizler genel fitness seviyenizi geliştirecektir. Yapılan çeşitli araştırmalar, fiziksel olarak egzersiz yapmaya uygun kişilerin sırt ağrısı ve sırt sakatlıklarına karşı daha dirençli olduklarını ve fiziksel olarak egzersiz yapmaya daha az uygun olan kişilerle karşılaştırıldığında herhangi bir sakatlıklık sonrası daha hızlı iyileştiklerini göstermektedir.

Sırt Kaslarını Güçlendiren Hareketler

Bel ağrılarını önlemek ve daha sağlıklı bir sırta mı sahip olmak istiyorsunuz? Sırtınızı ve diğer destek kaslarınıza esneklik kazandırmak ve güçlendirmek için temel sırt egzersizleri yapmayı deneyin. Her egzersizi birkaç kez tekrarlayın, daha sonra egzersiz kolaylaştıkça tekrar sayısını veya süresini artırın.(2) Eğer sırtınızı zorladığınızı düşünüyorsanız veya osteoporoz gibi başka bir sağlık probleminiz varsa, egzersiz yapmadan önce mutlaka doktorunuza danışın.

Sağlıklı bel ve sırt bölgesine sahip olmak oldukça önemlidir. Birçok insan çeşitli bel ağrılarından ve sorunlarından muzdariptir. Bu yüzden fizyoterapistleri ve doktorları sıkça ziyaret etmeleri gerekir. Bazı kişiler ise yoga ya da pilates gibi çeşitli sporlara yönelerek bu sorunların üstesinden gelmeye çalışır.(3) Her ne kadar tüm bunlar gerekli olsa da sırt kasları güçlendirmek ve esneklik kazandırmak için evde uygulayabileceğiniz temel egzersizlerin olması da fazlasıyla önemlidir. Bu yüzden sizler için herhangi bir ekipman olmadan evde kolayca yapabileceğiniz temel sırt esnetme ve kuvvetlendirme egzersizlerini bir araya getirdik. Bel ağrısı probleminiz varsa ya da sadece sırtınızı daha sağlıklı olmasını istiyorsanız bu sırt hareketleri size yardımcı olabilir:

Supine Knee Twist

supine-twist-egzersizi

Bridge

bridge-egzersizi

Plank

plank-egzersizi

Child’s Pose

childs-pose-egzersizi

Bird Dog

bird-dog-egzersizi

Cat Cow

cat-cow-egzersizi

Egzersiz Sırasında Sırt Ağrısı Hissedince Ne Yapılmalı?

Sırt kası hareketleri esnasında oluşan herhangi bir acı ya da ağrıyı göz ardı etmeyin. Ağrı sizi rahatsız edecek derecede şiddetliyse egzersiz yapmayı o anda bırakın. Eğer acı ya da ağrı hissi sürerken hareketleri uygulamaya devam ederseniz, eklemlerinizde gereksiz strese ve hasara neden olabilirsiniz. Fakat sürekli ağrı ya da acı oluşacakmış gibi hissetmeniz de hareketsiz kalmanıza neden olabilir.(1) Bu yüzden vücudunuzu okumayı bilin ve aktiviteyi ne zaman bırakmanız gerektiğini öğrenin. Ayrıca bir doktorun ya da fizyoterapistin de bu konuda fikrini almayı unutmayın.

Reklam

Sağlığını Önemseyenlerin Kullanması Gereken En İyi 5 Folik Asit Takviyesi

3

Eğer hamileyseniz adını mutlaka duymuş olabileceğiniz bir vitamin var: folik asit ya da diğer adı ile b9 vitamini. Folik asit hapı anne adaylarına sıklıkla tavsiye edilmektedir. Hatta hamilelik ile ilgili içeriklerimizde sizinle biz de paylaşmıştık. Ancak kaçırmış olabilirsiniz diye folik asit vitaminini tek başına sizin için incelemek istedik. Folik asit nedir, nelere yarar birlikte bakalım.

Folik Asit Nedir?

İsmi bir vitamini çağrıştırmasa da b9 vitamini olan folik asit, normal kan oluşumuna, bağışıklık sisteminin normal bir şekilde işlemesine, hücre bölünmesine ve DNA sentezine, yorgunluk ve bitkinlik hislerinin azaltılmasına yardımcı olur.

B vitamini ailesi üyesi olan folik asit, anne adaylarında folat düzeylerini arttırır. Folat, oldukça önemlidir. Bunun sebebi ise düşük folat düzeylerinin fetüsün (bebeğin) gelişiminde nöral kusurlara yol açabilme riski yaratmasıdır. Bu sebeple folik asit gebelik sürecinde ve anne olmak isteyen kadınlara önerilen bir besindir.

Folik asit eksikliği ve hamilelikte folik asit kullanımı ile ilgili daha detaylı bilgileri aşağıda sizler ile paylaşmadan hemen önce piyasada bulabileceğiniz en iyi 5 folik asit ürününü sizlerle buluşturmak istedik:

1. Solgar Folic Acid (Folacin) 400 Mcg 100 Tablet

en-iyi-folik-asit-ilac-fiyatlari

Solgar Folic Acid (Folacin) 400 Mcg 100 Tablet, her servisinde 400 mcg folik asit (b9 vitamini) içerir. Cam şişe içerisinde vegan ve vejetaryen kullanımına uygun, helal ve kosher sertifikalarına sahip bir üründür. Servis başı ürün fiyatı 0,45 TL’dir.

2. Nature’s Supreme Folik Acid 400 Mcg 180 Kapsül

en-iyi-folik-asit-ilac-fiyatlari

Nature’s Supreme Folik Acid 400 Mcg 180 Kapsül, her servisinde 400 mcg folik asit (b9 vitamini) içerir. Patentli Quali®-B ham madde kalitesine sahiptir. Vejetaryen kullanımına uygun kapsüller içerir. Helal sertifikalıdır. Servis başı ürün fiyatı 0,27 TL’dir.

3. Nature’s Bounty Folic Acid 400 Mcg 100 Tablet

en-iyi-folik-asit-ilac-fiyatlari

Nature’s Bounty Folic Acid 400 Mcg 100 Tablet, her kapsülünde 400 mcg folik asit (b9 vitamini) içerir. Vejetaryen kullanımı için uygun olan ürünün her tableti 0,34 TL’ye denk gelmektedir.

4. New Life Folifor 30 Tablet

en-iyi-folik-asit-ilac-fiyatlari

New Life Folifor 30 Tablet, her kapsülünde 400 mcg folik asit ve 10 mcg d3 vitamini bulundurmaktadır. Patentli Quatrefolic (4.nesil folat) ham maddeye sahip ürünün servis başı fiyatı 1,47 TL’dir.

5. Dermoskin Medobiocomplex-W 60 Kapsül

en-iyi-folik-asit-ilac-fiyatlari

Dermoskin Medobiocomplex-W 60 Kapsül, içerisinde 2500 mcg folik asit bulundurur. Bunun yanısıra farklı b vitaminleri, mineraller ve saç için besleyici proteinler bulundurmaktadır. Ürünün servis başı fiyatı 1,48 TL’dir.

Folik Asit Eksikliğini Nasıl Fark Edebilirsiniz?

Özellikle hamile kalmak için çabalıyorsanız, bir yandan bebeğinizin sağlıklı gelişimi için de yatırım yapmanız gerekir. Doktorunuza danışarak kullanmanızı tavsiye ettiğimiz folik asit gibi supplementler, gebelikte ve doğum sonrası bebek gelişiminde oldukça önem taşır.

Folik asit eksikliği çoğu b vitamini eksikliğine benzer etkiler ile karşımıza çıkar. Kansızlık, aşırı yorgunluk, baş dönmesi, uykulu hissetme, nefes darlığı gibi belirtiler folik asit eksikliğini işaret edebilir. Ancak bu belirtiler başka hastalıklar ya da eksiklikler ile benzeşebildiği için doktorunuza danışarak tahlil yaptırıp folik asit eksikliği yaşayıp yaşamadığınıza emin olabilirsiniz.

Hamilelikte Folik Asit Kullanımı Neden Gerekir?

en-iyi-folik-asit-ilac-fiyatlari

Çoğu doğum uzmanı hamile kalmak isteyen kadınların folat seviyelerini yüksek tutmak için folik asit kullanmalarını önermektedir.

Bebeğin omurga ve beyin gelişimi, kalp-damar gelişimi ve bağışıklık sisteminde folik asit yardımcı görev alır. Hamileliğin ilk dönemlerinde bebeğin spinal gelişimi ve beyin gelişimi hızla oluştuğundan dolayı folik asit kullanımı bu haftalarda daha da değerlidir. Beyin ve sinir sistemi üzerinde oluşabilecek kusurların önüne geçmek için folik asit takviyelerini tercih edebilirsiniz.

Takviyeler dışında folik asit beslenme yolu ile de alınabilmektedir. Mercimek, yeşil sebzeler, turunçgiller, kuşkonmaz, avokado, brokoli, kuru fasulye bol miktarda folik asit içermektedir.

Kışın bağışıklığınızı güçlendirecek mucize takviyeleri öğrenmek için tıklayın!

Reklam

Spora Başlamak İçin Gereken 4 Motivasyon Kaynağı

0

Spor motivasyon ile birleştiğinde çok daha hızlı ve verimli sonuçlar ortaya çıkıyor. Unutmamanız gereken şey, motivasyonunuzu olabildiğince sürekli ve kalıcı hale getirecek yöntemler bulmaktır. Çünkü eğer kısa vadede sizi motive eden yöntemlerle spor serüveninize başlarsanız, antrenmanları erteleyip en sonunda sporu tamamen bırakmanız da aynı şekilde gerçekleşecektir.

Hiç “spor yapmak istiyorum” deyip, antrenman programı belirleyip hatta ücretini dahi ödeyip sporu bıraktınız mı? Ya da iş sonrası evde spor yapmak için çeşitli ekipmanlar alıp bir köşeye fırlatıp attınız mı? Ya da daha eforlu bir metot olan gym arkadaşı edinip birlikte spor yapmak adına aldığınız kararı topluca görmezden geldiniz mi? Eğer cevabınız bunlardan en az birine evet ise, yalnız değilsiniz.

Birçok insan egzersiz programlarına başlar, ancak sıkıldıklarında bırakabilirler, çünkü gerçekte bu aktiviteden hiç zevk almazlar ya da sonuç çok yavaş kendini gösterdiğinden pes ederler.

İşte bu durumu yaşayan ama hedefleri aslında spor sevgisi kazanmak veya spor hedefleriyle sonuca varmak isteyen kişilere yönelik hazırladığımız 4 maddelik kolay motivasyon listesi! Spor yapmaya başlamak isteyenler için hazırladığımız, yakanızı egzersiz yapmadan bırakmayacak bu ipuçlarını daima kullanacağınıza eminiz!

1. Öncelikle Net ve Gerçekçi Bir Hedef Belirleyin!

motivasyon

Basit hedeflerle başlayın ve daha uzun vadeli hedeflere ilerleyin. Hedeflerinizi gerçekçi ve ulaşılabilir hale getirmeyi unutmayın. Hedefleriniz çok iddialıysa, hayal kırıklığına uğrama ve pes etme olasılığınız yükselir.

Örneğin, bir süredir egzersiz yapmıyorsanız, kısa vadeli bir hedef olarak spor salonuna başlamak yerine haftada beş gün, günde 10 dakika yürümek iyi bir spor başlangıç programı olabilir. Daha sonraki hedef haftada beş gün 30 dakika yürümek olabilir. Uzun vadeli bir diğer hedef ise 5 km’lik bir yürüyüşü tamamlamak olabilir.

Sağlıklı yetişkinlerin çoğu için, “Health and Human Services” haftada en az 150 dakika orta derecede aerobik aktivite ya da 75 dakikalık tempolu aerobik aktivite ya da kardiyo kombinasyonunu önerir. Tüm ana kas gruplarının kuvvet antrenmanı egzersizlerini haftada en az iki kez fitness rutininize dahil etmeyi hedefleyin!

2. Sporu Eğlenceli Hale Getirin!

spor-basla

Spor ve motivasyon eş güdümlü olduğunda egzersizlerinizden aldığınız keyif de artıyor. Hoşunuza giden sporları veya aktiviteleri bulun, ardından ilginç hale getirmek için rutini değiştirin. Egzersizlerinizden hoşlanmıyorsanız, farklı bir şey deneyin. Voleybol ya da basketbol takımlarına katılın. Bir dans salonuna üye olun ve dans dersi alın. Bir sağlık kulübü veya dövüş sanatları merkezine göz atın. Gizli atletik yeteneklerinizi keşfedin. Tabi ki bunların yanı sıra kendinize spor motivasyon müzikleri listesi oluşturmayı da ihmal etmeyin.

Unutmayın! Spor için motivasyon büyük önem taşır. Egzersizin sıkıcı olması gerekmez ve eğleniyorsanız bir fitness programına bağlı kalma olasılığınız yükselir.

3. Fiziksel Aktiviteyi Günlük Rutininizin Bir Parçası Haline Getirin!

motive-edici

Spor için zaman bulmak zorsa, mazeretlere yönelmeyin. Diğer önemli etkinliklerde olduğu gibi egzersizi de programlayın.

Ayrıca gün boyu fiziksel aktivitede kalmak da spor rutinini geliştiriyor. Asansör yerine merdivenleri kullanın. Çocukları oyun oynarken izlemek yerine kenarlarda yürüyün. İş yerinde mola sırasında yürüyüş yapın. Geceleri televizyon seyrederken sabit bisiklet ile egzersiz yapın veya kuvvet antrenmanı egzersizleri de yapabilirsiniz.

Araştırmalar, uzun süreler boyunca oturmanın tavsiye edilen haftalık aktivite miktarına ulaşsanız bile sağlığınızı olumsuz etkileyebileceğini bulmuştur. İş yerinde günde birkaç saat oturursanız, gün içinde telefon görüşmeleri yaparken düzenli esneme hareketleri yapınız.

4. Kendinizi Ödüllendirin!

baslama

Her antrenman sonrasında, egzersizin size verdiği iyi hislerin tadını çıkarmak için birkaç dakikanızı farkındalığa ayırın. Bu tür bir iç ödül, düzenli egzersiz için uzun vadeli planınıza sadık kalabilmenize yardımcı olur.

Dış ödüller de yardımcı olabilir. Daha uzun vadeli bir hedefinize ulaştığınızda, egzersiz yaparken zevk almak için yeni bir yürüyüş ayakkabısı veya kulaklık ile kendinizi ödüllendirebilirsiniz.

Reklam