Fit Hub Blog Sayfa 168

DWAYNE JOHNSON KENDİ BAŞARI HİKAYESİNİ ANLATTI

0

Problemli gençlik yıllarını aşarak herkesin sevdiği bir süper yıldız haline gelen Dwayne Johnson, spor salonunda aldığı derslerle kendi başarı hikayesini yazdı.

DWAYNE JOHNSON İÇİN HER ŞEYDEN ÖNCE SPOR SALONU VARDI

Onun hayatında her şeyden önce spor salonu vardı. Ve her zaman da olacak. Çünkü spor salonu onun için demir attığı, kendini ait hissedebildiği bir yer. Ayrıca unutmasına yardımcı oluyor. Spor salonu evsiz kaldığı zamanlarda da bugün de evim dediği yer oldu. Başarılarında destek bulduğu ya da başarısız olduğu zaman hüsranını yenmek için gittiği adres burasıydı. Herşeyin ötesinde spor salonu, ona gençlik yıllarında öğrenip şimdi yetişkin hayatında da faydasını gördüğü paha biçilemez hayat dersleri verdi.

Bu yazı Dwayne Johnson’ın hikayesini anlatıyor ama tüm hikaye küresel başarılara imza atarak WWE efsanesi haline geldiğini ya da Hollywood’un karlı yıldızlarından biri olduğunu anlatmayacak. Şık bir restaurantta, garsonla olan iletişiminin abartılarak anlatıldığı ilk ağızdan hayat serüveni röportajı tadında da bir yazı değil bu. Bu hikayeleri başka dergiler anlatsın.

Okuyacaklarınız, Johnson’ın ilk yılları ve bu yıllar içerisinde çoğunlukla ülke çapındaki tozlu spor salonlarında demir aletler, ter ve sıkı çalışmanın karşılığını alarak kendine dersler çıkardığı hikayeler. Dwayne’in de hep söyleyeceği gibi, bugün olduğu yere ulaşmasını sağlayan faktörler, hep o detaylarda gizli olanlar.

DWAYNE JOHNSON’DAN ALTIN DEĞERİNDE 7 ÖĞÜT

Sizinle Dwayne Johnson’ın 7 öğüdünü paylaşıyoruz. Yedi öğüt çünkü Dwayne Kanada Futbol Ligi’nden çıkarıldığı zaman cebinde 7 dolar vardı ve kendine sıfırdan bir hayat kurmak zorundaydı, bu sefer yolunda bir güreşçi olmak vardı. Yedi onun için o kadar önemli bir rakam ki şirketinin adı Seven Bucks (Yedi Dolar) Productions. Yedi aynı zamanda Yüzyılın Adamı seçtiğimiz Dwayne Johnson’ın yedinci kez Muscle & Fitness kapağında yer almasıyla da büyük bir öneme sahip.

1. SIKI ÇALIŞIN. HER ZAMAN.

Dwayne Johnson ilk ağırlık antrenmanını yaptığı zaman 13 yaşındaydı ama güreş efsanesi olan babası Rocky Johnson ile birlikte zaten belki de beş altı yaşlarından beri spor salonuna gidiyordu. Çocukluğuna dair en eski anıları paslı demir ve tebeşir kokusuyla, hatta ağırlık plakalarının aletler kullanılırken çıkarttığı kulak çınlatan sesiyle tekrar aklına geliyor. O zamanlar ağırlıklara dokunması yasak olsa bile, bench üzerinde oturup babasını ağırlıklarla çalışırken izlemek ona yetiyordu.

“O gününü evde ya da yolda geçireceğine bakmaksızın babam her sabah saat 5’de uyanırdı, kahvesini için spor salonunun yolunu tutardı”.

Rocky sıklıkla yollardaydı ve Dwayne çoğunlukla evde annesi Ata ile birlikte kalırdı. Rocky evde olduğu zaman Dwayne babasıyla spor salonunun yolunu tutarak ona eşlik ederdi. Rocky için bu bir bakıma bebek bakıcılığıydı. Dwayne için ise harikalar diyarına yolculuk gibiydi; normalde imkansız görünen ağırlıklarla erkeklerin Herkül gibi egzersiz yaptığını izlemek ona büyüleyici geliyordu.

O zamanlarda spor salonuna gitmek şimdiki gibi bir “olay” değildi. Temiz havlu hizmeti ya da her dolapta aromalı vücut losyonları yoktu, her kardiyo aletinin önüne televizyon olmazdı. Hatta kardiyo aletleri zaten yoktu. Kişisel antrenör istediğinizde, salona gelen en iri adama para ödeyip kendinde işe yarayan yöntemleri size anlatmasını isterdiniz. O zamanlar spor salonunlarında bu hizmetler yerine azim ve hırsın canlı örnekleriyle birlikte Dwayne Johnson’ı da bu günlerine getirmiş olan sıkı çalışma bilinci vardı.

“Diğer babalar çocuklarını oyun parklarına götürürdü. Benim babam beni spor salonuna götürdü ve götürdüğü spor salonlarında sıkının da sıkısı çalışılırdı. Ağırlıkları görmeliydiniz. Spor salonuna birlikte gitmek bizi yakınlaştıran bir deneyimdi ve bu sayede çok erken yaşta sıkı çalışmanın yerini hiç bir şeyin dolduramayacağını anladım.

Tıpkı bugün efsaneleşmiş Arnold Schwarzenegger, Franco Columbu, Frank Zane, Albert Beckles gibi isimlerin yaptığı gibi, babam ve diğer güreşçiler her sabah saatlerce antrenman yapardı. Sıkı çalışmayı iyi biliyorlardı ve benim de öğrendiğim buydu. İşe yaradı.

 2. YILMAMAK KARŞILIĞINI VERİR.

8 yaşındayken Dwayne’in ailesini beyzbol, futbol, uzak doğu sporları ve jimnastik gibi spor dallarıyla uğraşmasına izin verdi. Babası bazen onunla güreşirdi, gelecekte karşılaşabileceği zorluklara karşı adeta onu yoğurup hazır ederdi.

Dwayne babası gibi ağırlık kaldırmaya can atarken bir kaç sene daha beklemesi gerekiyordu.

“Eskiden erken yaşta ağırlık kaldırmaya başlamanın boy uzamasını durduracağını söylerlerdi bu yüzden babam ergenliğime kadar bekledi”.

Uzunca bir bekleyişin ardından nihayet spor salonunda yetişkinler eğlenirken bir kenarda oturmak dışında başka bir uğraşla meşgul olacağı zamanlar gelmişti. 13 yaşındaydı, bir cumartesi günüydü ve artık hayranlıkla gözlemlediklerini harekete dökmeye hazırdı. Bench press denemek istediği ilk egzersiz olmuştu elbette.

Rocky, oğlunun egzersizlerini ağırlıksız boş bir barla başlattı. Çocuk egzersizi kolayca tamamlamıştı, yeni başlayan birinden bekleyeceğiniz titremeler hiç olmamıştı, bu yüzden bir çift 25p ağırlık eklediler. Problem değildi. Küçük çocuk yaşlı babasını ve kendini gururlandırdı.

“Sonra babam dedi ki ‘Pekala, 45p ağırlıklara hazır mısın?’ Ben de şöyle cevap vermiştim: ‘Evet! Yapalım haydi!’”

“Sonra barın her iki tarafına da 45p ağırlık taktık ve benche uzandım, babam bana bakıyordu. Geri saymaya başladı, ‘Üç, iki, bir!’ ve barı desteklerden kaldırdı.. Sonra resmen barın altına gömülmüştüm. Yerin dibine girdim. O hissi asla unutmayacağım. Toplamda 135pound ağırlık altında gömülmüştüm!

Dwayne en kısa sürede o ağırlığı kaldırabilmeye takıntılı hale geldi. O başarısızlık şeytanını ne kadar kolay içinden çıkarıp atabilirse o kadar iyiydi. Bu olayın yaşandığı haftanın geri kalanını ya spor salonunda antrenmanda ya da evinin zemininde şınav çekerek geçirdi. Son yedi sekiz senedir babası ve spor salonundaki diğer güreşçilerin çalışma etiğini birebir uyguladı. O ağırlığı kaldırmayı ne olursa olsun başaracaktı!

Sonraki cumartesi günü babasıyla yine spor salonuna gitti. Üzerindeki bu yükü barla birlikte kaldırıp atacaktı. Her zamanki gibi ısınma turlarını yaparak 45p ağırlıkları, Dwayne’i geçen hafta ezip geçmiş aynı bara taktılar. Rocky bar arkasında kendi yerini, Dwayne’de benchde kendi yerini aldıktan sonra babası geri saydı. Dwayne barı destekten aldı, göğsüne kadar indirdi ve sonra zorla da olsa tam yukarı kaldırdı.

“İşte bu yüzden bugün terapiye ihtiyacım yok”.

 3. AMACINIZ OLSUN.

Dwayne annesinin ağladığını önce de görmüştü ama bu sefer farklıydı. Bir gün, Honolulu’daki tek odalı evlerine geri döndüklerinde tahliye ihtarı ve kapıda bir asma kilitle karşılaştıkları zaman, kendine kalıcı bir yer edinememiş profesyonel güreşçinin eşi olarak yıllardır verdiği iki yakayı bir arada tutma mücadelesi Ata Johnson için başarısızlıkla sonuçlanıyor gibi görünüyordu. Hiç o kadar çok ağlamamıştı. Bu yaşananlarla birlikte o gün, 14 yaşındaki Dwayne Johnson kendine bir yemin etti.

“Durumu kontrol altına almaya kararlıydım. Bir daha evsiz kalmayacaktım ve bir daha asla ama asla annemi öyle ağlarken görmeyecektim.”.

Elbette 14 yaşında Johnson evin kirasını karşılayabilecek bir iş bulamazdı. Ancak babası Tennessee’de güreşiyorken evin esas adamı oydu ve annesini düştüğü durumdan kurtarmak için bir şeyler yapması gerektiğinin farkındaydı. Sonra aniden aklında bir şimşek çaktı.

“Tanıdığım tüm başarıyı yakalamış adamların hepsi mükemmel fiziğe sahipti. Bunun için de hepsinin alın teriyle elleri nasır tutarak bulundukları yere geldiklerini biliyordum. Dolayısıyla benim için başarının sırrı basitti: Spor salonuna gitmeye devam edecektim ve daha sıkı çalışacaktım, onların başarı yolununu takip edecektim”.

O ana kadar Dwayne öğrenci hayatına haftada iki gün antrenman sığdırıyordu. Ancak artık antrenmanlarını daha ciddiye alması gerekiyordu. Artık vücudunu babasınınki kadar, M&F sayfalarında gördüğü vücut geliştiriciler kadar geliştirmesi gerekiyordu. Eğer annesini ev kaybına karşı korumak istiyorsa, spor salonunda geçirdiği zamanı iki katına çıkartması gerektiği sonucuna vardı.

Öyle de yaptı, antrenmanları daha da zorlaştırarak, yetişkinliğe adımlarını nasır tutmuş eller ve çelik gibi bir fizikle attı. Ağırlık kaldırmak ve kira ödemenin birbiriyle bağlantılı olmadığı biliyor olsa da, yaşadıklarından sonra edindiği kararlılık ve amaç hissi, bu gün bile faydalarını sürdürüyor. Antrenmanları o saatten sonra başka bir boyut kazanmıştı.

“Geriye dönüp baktığımda, o anın hayatım için ne kadar ufuk açıcı bir deneyim olduğunu anlıyorum”.

 4. KONTROLSÜZ GÜÇ, GÜÇSÜZLÜĞE DÖNÜŞEBİLİR

14-15 yaşları arasında antrenmanlar Dwayne için iyi gitti. Liseye başladığında yaklaşık 1,95cm boyu ve çoğunluğu gururla geliştirdiği kaslardan oluşan 102 kilo ağırlığı vardı. Vücudunun bu hali ona sağlıklı bir dozda özgüven verdi, hatta biraz da kibir. Spor salonunda gösterdiği tüm kararlılığı ve disiplinine rağmen düzensiz ev hayatı, onu spor salonu dışında kontrolsüz bıraktı.

“Etrafta dolaşıp başımı belaya sokuyordum. Kavga etmekten tutun hırsızlık ve çek dolandırıcılığına kadar pek çok sebepten hapse girdim. Çok aptalca şeyler yaptım ve doğru yolda kalabilmek için çok mücadele ettim.

15 yaşına geldiğinde başarısız olacak bir hayatın eşiğine getirecek 3 felaketini yaşadı.

“Önce tutuklandım. Ailem polis merkezine gelip beni almak durumunda kaldı ve o an, parayı ucu ucuna yetiştirebildiğimiz bir durumda olsak da, endişelerinin başında ben vardım. O an ‘Bir daha asla ailemi hayal kırıklığına uğratmayacağım’ diye düşündüm. ‘Tutuklanmaktan kendimi kurtacağım’ dedim kendime.

Bunu başardı ancak beladan uzak duramadı. Bir sonraki gün, öğrencilerden biriyle kavga ettiği ve onu yere devirdiği için okuldan uzaklaştırıldı.

İki hafta sonra okula döndüğü zaman artık o, okulda “problemli öğrenci” olarak görülüyordu. Okulda öğrenci tuvaletlerinin kendisi için yeteri kadar iyi olmadığını düşündüğü zamanlar işini öğretmenler tuvaletinde hallediyordu.

“Bir keresinde bir öğretmen içeri girdi, bana baktı ve ‘Burada olamazsın. Çıkman lazım’ dedi. Ona tam bir pislik gibi davrandım. Ellerimi yıkıyordum. Omzumun üzerinden ona bakıp ‘Birazdan çıkarım’ dedim ve ellerimi yıkamaya devam ettim. Sonra yumruğuyla kapıya vurup bağırmaya başladı. ‘Buradan hemen defolup gidiyorsun!’. Peki ben ne yaptım? Ellerimi kurulayıp çıkarken tam bir problemli ergen gibi davrandım; yanından geçerken öğretmene hafifçe omuz attım. Sinirden köpürmüştü.”

“Orada olan öğretmen, iri cüsseme bakmaksızın benimle kavga etmeye hazırdı ama bana zarar vermek istediği için değil, disipline verdiği değeri savunmak için”.

5. ETRAFINIZDAKİ İŞARETLERİ İYİ GÖRÜN.

O gece Dwayne eve döndüğünde hissettiği suçluluk duygusu, yanlış yapılan egzersizin yarattığı ağrı gibi omuzlarına çökmüştü. Sekiz, belki dokuz kez tutuklanmış ve çok defa okuldan uzaklaştırılmıştı ama bu sefer artık hareketlerine dikkat edip bir şeyleri değiştirmeye çalışmazsa, bir daha hiç fırsat bulamayacakmış hissini üzerinden atamıyordu.

“Bu yüzden hemen ertesi gün okula onu aramaya gittim. Sınıfını bulup içeriye girdim, ona doğru yürüdüm ve dedim ki ‘Sadece dünkü davranışım yüzünden özür dilemek istedim. Affedin’. El sıkışmak için elimi uzattım. Önce elime sonra bana baktı ve el sıkışırken ‘Takdir ediyorum’ dedi. Sonra ‘Benimle futbol oynamalısın’ dedi. Ben de ‘Tamam’ dedim. Bu benim için bir başlangıçtı”.

Jody Cwik antrenörden çok daha fazlası olduğunu gösterdi. Dwayne’in gelişiminde anahtar rol oynayıp o kendine inanmadığında bile Jody, Dwayne’e inandı. Futbol Dwayne’e kızgınlıklarını içinden atmasına yardımcı oldu ve odak noktasını yeniledi. Neden özür dileme hissine kapıldığını sorunca Dwayne buna felsefik bir cevap verdi.

“Her zaman etrafımız işaretlerle doludur. Bazen bunları görürüz bazen görmeyiz. Görebildiğimiz işaretler edindiğimiz en iyi hayat derslerine dönüşür.

 SOSYAL MEDYA

“Sosyal medya kariyerimin önemli bir parçası” diyor Dwayne. “Ben geç katılanlardanım, 2011’de sosyal medyaya giriş yaptım çünkü sosyal medyanın gücünü tam olarak idrak edememiştim. Öncelerinde insanlara ne yediğini gösterip nereye gittiğini söylediğin bir şey gibi gelmişti. Ama bundan çok daha fazlası var. Sosyal medya, başka hiç bir medya aracının sağlayamayacağı iletişimi hayranlarıyla kurabilme yolu. Hayranlarımla olan iletişimim benim için çok önemli ve bu iletişimi kurmamda sosyal medya büyük bir yere sahip”.

“Sosyal medyanın her türlüsünden keyif alıyorum. Bir şeyler anlatmak için Instagram çok ideal çünkü görsel avantajı var. Ayrıca kollarım uzundur, selfie çekmek için ideal”.

6. ŞÜPHEYE DÜŞTÜĞÜNÜZ ZAMAN, TEMEL İLKELERE GERİ DÖNÜN.

Koç Cwik’in dikkatli gözlerinin önünde Dwayne, hem öğrenci hem sporcu olarak kendini geliştirdi. Lise eğitiminin son yılına geldiğinde ulusun en iyi 10 orta çizgi savunmacısından biriydi ve Miami Üniversitesi’nden burs teklifi almıştı. Bu fırsata balıklama atladı.

Miami’de yapısı, gücü, atletizmi ve çalışma etiği Dwayne’i sahaya ayak bastığı anda diğerlerinden ayırıyordu. Nihayetinde 18 yaşındayken bir ömre yetecek kadar hata ve kalp sancısından sonra aşama kaydediyordu.

“Harikaydı. Sahadaki tek birinci sınıf öğrencisi ben olacaktım. Sonra antrenmanların son günü omzum çıktı. Çok kötü bir çıkıktı. Geceyi omzumun rekonstrüksiyon ameliyatında geçirdim. 18 yaşında dünyanın tepesinden sıfır noktasına indim.

Dwayne kısa süre içinde depresyona girdi. Derslerine gitmeyi bıraktı. Sonra hiç bir vizesine girmeden eve döndü.

Bir gün Miami’nin koçu Dennis Erickson’dan bir telefon geldi. “Bana dedi ki ‘Okula erken dönmeni istiyorum’. Ben de ‘Ne kadar erken?’ diye sordum. O da, ‘Bir kaç gün içinde’ dedi.

“Sonra okula geri döndüm ve o bana çok kızgındı. O ve defansif çizgi koçum benimle sert konuştular. Kükremişlerdi. ‘Nasıl bunu yaparsın? Bizi utandırdın!. Takımı utandırdın! Lider pozisyondaydın ve şimdi not ortalaman 0.70 çünkü defolup gittin!’”.

Dwayne, onu antrenmanlarından daha çok zorlayacak bir durumla karşı karşıyaydı.

“Dediler ki, ‘Neler olacağını söyleyelim. Artık akademik gözaltındasın. Bursunu kaybetmek üzeresin. O yüzden her bir derse katılacaksın. Ders bittikten sonra hemen spor salonuna gidip bütün takım toplantılarına katılacaksın ve her takım antrenmanında yedek kulübesinde oturacaksın. Esas mesele gittiğin her dersin her hocasından derse katıldığına dair imzalı yazı getirmek. Ancak böyle spor binasına girebilirsin”.

Dokuz defa tutuklanması ve diğer “akılsızca” hareketleri bir yana, bu Dwayne için çok yıkıcıydı. Utanç ve pişmanlık içindeydi. Bursunu kaybederse okuldan atılırdı. Ailesi okul masraflarını karşılayacak güçte değildi.

Dolayısıyla Dwayne tekrar zor yolu seçti. Bu sefer yönlendirilmeye ihtiyacı yoktu. En zorlu antrenmanlarında bile ona güç veren odaklanma, kararlılık ve sıkı çalışma bilinci yine ona yardım ediyordu.

“Bana söyledikleri herşeyi yaptım ve işler iyiye gitti. Nihayetinde okul kaptanı olmuştum ve üçüncü sınıfta Preseason All America takım listelerindeydim. Olması gerekeni yapmıştım”.

 HAYATIN DENGESİ

“Antrenman tüm günümün merkezini oluşturuyor, sette ya da evde olmam fark etmez. Evet yoğunum ama hepimiz yoğunuz. Hepimiz hayatın yollarında koşuyoruz ve bu doğru dengeyi gerektiriyor. Benim için, antrenmanlarım bu dengenin çok önemli bir parçası.

“Genellikle sabah 03:45’de uyanırım, kardiyo antrenmanımı yapıp kahvaltı ederim, sonra ağırlık çalışıp film setinin yolunu tutarım. Eğer tüm bunları halledip sabah saat 7-8 gibi sete varabilirsem, sonraki 12-14 hatta 16 saat boyunca çalışabilirim. Makina gibiyim. Su içsem yeter. Tek başıma kaldığım zaman çoğunlukla kimse uyanık olmuyor. O zaman da odaklanıp, işlerimi halledip e-maillerimi yazıyorum.

7. BAŞARISIZ OLMAK BİR ERDEMDİR.

Dwayne’in yaşadıklarını bir başkası yaşasa, belki geçmişi halının altına süpürüp yaşadıklarından ve tüm olanların nasıl algılanacağından utanırdı, ama Dwayne için öyle değil. Onun için hayat mücadelesinin altında da güzellikler yatıyor. Dağ gibi bicepsleri ve han kapısı kadar geniş omuzları yılların yaşattığı acı ve sıkıntı sayesinde gelişmiş olsa da, geçmişteki başarısızlıklarının başarıyı getirdiğinin farkında.

“İnsanlara her zaman geçmişimi hatırlatmak istiyorum çünkü bugün olduğum kişiye dönüşmemde geçmişimin doğrudan etkisi var. O zor zamanların, en yıkıcı anların birer sonucu olarak burada bulunuyorum. Yaşananları değerli kılan da bu. Sizi şekillendirip eğitiyor, ben bu dersleri çok genç yaşta öğrendim.

“Kulağa ne kadar çılgınca gelirse gelsin, her zaman evsiz kalmaya sadece bir hafta uzakmışım gibi geliyor. Beni hep bu motive ediyor ancak materyalist haliyle değil. Tüm onlardan hemen sıyrılıp uzaklaşabilirsiniz. Hollywood’un tüm görkemi ve ışıltısını üstünüzden söküp atabilirsiniz. Kırmızı halıyı, gala gecelerini evleri arabaları hepsini unutun. Herşeyimi elimden alıp çulsuz halde cebimdeki 7 dolarla beni kapının önüne koysalar ne olurdu biliyor musunuz? Sabah güneş doğduğu zaman yine antrenman yapıyor olurdum. Antrenman yapardım ve kararlılık, ter dökmek ve sıkı çalışmaktan aldığım dersleri sürdürüyor olurdum.

YÜZYILIN ADAMI

Muscle & Fitness tarafından Yüzyılın Adamı seçilmek bir onur. “Özellikle geçmişimi düşününce bu bir ayrıcalık” diyor Dwayne. “75 yıldır M&F vücut geliştirme, fitness, spor ve eğlence sporları alanlarında en iyilerin en iyisine kapak sayfalarında yer vererek milyonlarca insanı kontrolü ele alarak sağlığını geliştirmeye ve güçlenmeye teşvik etti. Bu yüzden çok gururluyum. Bir o kadar da minnettarım. Rolling Stone, GQ, Details, Esquire, Men’s Health gibi dünya çapında bilinen bir çok derginin kapağında yer aldım ve hepsi inanılmazdı. Ancak benim odak merkezim sıkı çalışmak, antrenman yapmak ve ter dökmek üzerine olduğu için Muscle& Fitness tarafından Yüzyılın Adamı seçilmiş olmak aralarında en iyisi.

“Dergiyle ilgili geçmişimi de düşünecek olursak, kapak konuğu olduğum bu sefer aralarında en önemlisi çünkü küçükken Muscle&Fitness kapaklarında yer alan isimler gibi olmak isterdim ama sadece başarılı oldukları için değil, o başarı benim de DNA’ma işlenmiş olan sıkı çalışma bilinciyle elde edildiği için”.

DWAYNE JOHNSON’IN KOL ANTRENMANI

*FST-7 antrenmanında Dwayne Johnson setler arasında sadece 30-45 saniye dinleniyor. Normal antrenmanlarında ortalama 90 saniye dinleniyor.

** Hareketi ellerinizi dışa doğru genişleterek yapın.

† Dirseklerini önde tutmayı tercih ediyor.

†† Kavisli bar kullanarak.

 

 

Reklam

BİR ŞAMPİYON GİBİ ANTRENMAN YAP

0

2015 Mr. Olympia yarışmasında yeryüzündeki en iyi fizikler karşı karşıya geldi. Şimdi siz de bu senenin şampiyonları gibi antrenman yapabilirsiniz:

Mr. Olympia şampiyonu PHIL HEATH, 212 Showdown şampiyonu FLEX LEWIS ve Mr. Olympia Fizik şampiyonu JEREMY BUENDIA.

ŞAMPİYONLARIN ANTRENMAN PROGRAMLARI

PHIL HEATH – 2015 “MR. OLYMPIA” ŞAMPİYONU

“Şimdiye kadar başardığım hiçbir şeyi iyi bir öğrenci olmadan ve başkalarının sözünü dinlemeden başaramazdım”

GÖĞÜS ANTRENMAN PROGRAMI

EGZERSİZ SET TEKRAR
Hammer Strength Incline Press 4 8-12
Flat-bench Flye 3 8-12
Vertical Chest Press 4 8-12
Incline Cable Flye* 7 8-10

*FST-7 stili ile yapılacaktır: Her setin arasında 30-40 saniye dinlenin ve dinlenirken bir kapıda ya da squat kafesinde göğüs kaslarınızı esnetin.


FLEX LEWIS – 2015 “212 SHOWDOWN” ŞAMPİYONU

“Hayallerinizden vazgeçmiş birinin sizi de vazgeçirmesine izin vermeyin.”

OMUZ ANTENMAN PROGRAMI

EGZERSİZ SET TEKRAR
Seated
Lateral Raise
3 14-16
SÜPER SET YAPIN  
Seated
Front Raise
3 14-16
Standing Lateral Raise & Hold* 1 20
Incline Rear
Lateral Raise
2 14-16
Bentover Rearlateral
Raise**
1 14.Oca
Seated Dumbbell
Shoulder Press
3 14-20

*En son tekrarda, hareketin tepe noktasında durabildiğiniz kadar çok durun. Ama hareketin alt noktasında kollarınızı iki yanınızda tutarak dinlenmeyin. Ağırlıkları gövdenizden 30 cm. uzakta, üçte bir mesafede tutun.

**14 tekrarlı bir set yapın ve hemen ardından daha hafif bir çift dumbbell alın ve 14 tekrar daha yapın.

JEREMY BUENDIA – 2015 “FİZİK” ŞAMPİYONU

“Herkesin ünvanımı ele geçirmeye çalıştığını bilmek, beni daha çok motive ediyor”

KARIN ANTRENMAN PROGRAMI

Nasıl Yapılır? 5 tur yapın ve turlar arasında 2 dakika dinlenin.

EGZERSİZ TEKRAR
Floor Crunch 25
Lying Leg Lift 25
Toe Touch 25
Side Oblique Crunch* 25
Bicycle Crunch 40

*Sol ve sağ taraf ile

Reklam

Antrenman Sonrası Kas Ağrılarınızı Erteleyebilirsiniz

0

Yazan: DR. Victor R. Prisk

Bacak antrenmanından 1 gün sonra üst bacak kaslarınız, kalçanız ya da baldırlarınız ağrıyorsa, DOMS, yani antrenman sonrası gecikmiş kas ağrısı yaşıyorsunuz demektir. Ağrıyan, kaskatı kesilmiş ve güçsüz kaslar, ardışık egzersizlerdeki performansınızı etkiler ve döngüsel antrenman yapmanızı gerektirebilir.

Akut antrenman sonrası kas ağrısının sebepleri tartışılır olsa da, birden fazla faktörün buna neden olduğu ve laktik asit birikmesi, enflamasyon, serbest radikallerin verdiği zararlar ve bağ dokularında meydana gelen hasarlar gibi nedenlerle ilgili olması olasıdır. Ancak, antrenman sonrası kas ağrısı daha çok ağır eksantrik ya da “negatif” egzersizlerden sonra ortaya çıktığı için, bunun daha çok, enflamasyona ve acıya yol açan yapısal bir hasardan kaynaklandığı düşünülmektedir.

Antrenman Sonrası Kas Ağrısı Gecikmişse Masaj, Buz ya da Isı Uygulaması Yapabilirsiniz

Aynı kas grubunu bir kez daha çalıştırmadan önce, antrenmandan sonra oluşacak kas ağrısını engelleyecek bir plan yapmalısınız. Eğer çok şiddetli bir ağrınız varsa, bir sonraki antrenmana kadar birkaç gün esneme hareketleri ile ağrıyan kaslar üzerinde masaj, buz ya da ısı uygulaması yapabilirsiniz.

Sertleşmiş kaslar, eklemlerinizin hareket kabiliyetini azaltır ve nöromüsküler fonksiyonu işlevsiz hale getirir. Kas ve sinir arasındaki bu iletişimsizlik, düzensiz hareketlere ve sakatlığa yol açabilir.

Periyodizasyon (sürelere bölme) yöntemini kullanarak, antrenman yoğunluğunu, egzersiz türlerini ve egzersiz hacmini ayarlayarak, antrenman sonrası kas ağrısının şiddetini azaltabilirsiniz.

Antrenman Sonrası Kas Ağrısı İçin Kullanabileceğiniz Supplementler

1) Antrenman sonrasında kas hasarını en aza indirmeye ve protein sentezini hızlandırmaya destek olmak için, izole whey proteini gibi kaliteli bir kaynakta 2-4 gr. lösin alabilirsiniz.

2) Antrenman öncesinde ve sonrasında nöromüsküler iyileşmeyi hızlandırmaya yardımcı olmak için kafein alabilirsiniz.

3) Omega-3 yağ asitlerince zengin bir diyet yapmak ve balık yağı ve yeşil yapraklı sebzeler tüketmek, vücuttaki enflamasyonu azaltmaya ve serbest radikalleri savuşturmaya yarayan antioksidanların ve nitrik oksit salgılayan nitratların artmasına yardımcı olur.

Kas Kaybı Ne Zaman Başlar?

Spor hekimi Dr. William Roberts, “Sakatlık kasların dinlenmesini gerektirir; dinlenmek de kaslar için zararlıdır” diyor.

Araştırmalar, yatak istirahatindeki bir kişinin, sadece 1 haftada kas kütlesini ve kas gücünü %20 oranında kaybedebileceğini göstermektedir. “Klinik olarak bir örnek vermek gerekirse, Pazartesi günü dizine, dizinin hareketsiz kalmasını sağlayacak bir immobilizer taktığımız bir atletin Cuma günü dizinin üzerindeki üst bacak kaslarının gözle görülür oranda küçüldüğünü fark ediyoruz.” Eğer ağrı çekmeden bir kasınızı hareket ettirebiliyorsanız, her gün en az 5 dk. hafif egzersizler yapmalısınız.

Kas Gelişimi Açısından En İyi 6 BCAA’yı Bilim Açıklıyor!

Kalp Monitörü Ne Kadar Kalori Yaktığımı Doğru Gösteriyor mudur?

“Muhtemelen hata payı %15’tir,” diyor Teksas Üniversitesi Sağlık Bilimi Merkezi’nde yardımcı profesör olan John P. Higgins, ve “bu aletler boyunuza, kilonuza ve yaşınıza göre ne kadar kalori yakıldığını tahmin eder, ama fitness seviyeniz, cinsiyetiniz, genetik faktörleriniz, egzersiz süreniz ve vücut kitle indeksiniz de yaktığınız kalori miktarını etkiler” diye ekliyor. En isabetli tahmini, hem göğüs bandı hem de bilek monitörü olan sayaçlar yapar

Reklam

Güçlü ve Etkileyici Sırt Kaslarına Sahip Olmanın Sırrı

0

Erkeklerin çoğu sırt kasları dendiğinde antrenmanlarında iki şeye odaklanır: genişliğe ve kalınlığa.

Bunlar nihai hedeflerdir, ama güç ve kuvvet artışı sağlayarak, sırt kasları konusundaki hedeflerize de daha kolay erişebilirsiniz.

GÜÇLÜ SIRT KASLARINA SAHİP OLMANIN FAYDALARI

Güçlü sırt kasları, sırtınızın daha da büyümesine yardımcı olmakla kalmaz, squat, bench ve deadlift egzersizlerini de daha etkin bir şekilde yapmanızı sağlar. Burada verdiğimiz antrenmandan daha fazla “testosteron fışkıran” bir antrenman bulmakta zorlanabilirsiniz.

Bilek kayışlarından yardım alarak, vücut ağırlığınız ile yaptığınız barfiks egzersizinde, normalde çektiğiniz barfiks sayısını aşmanız ve hipertrofiye daha çok yaklaşmanız gerekmektedir. Kayışların tutuş gücünüzü azaltacağını düşünüyorsanız, düşünmeyin. Pendlay ve heavy dumbbell row egzersizleri bunun için var.

Pendlay’leri (bu hareket ismini Olimpik halter koçu Glenn Pendlay’den almaktadır) yaparken, yerden ağırlığı kaldırmak için çok fazla güce ihtiyacınız olacak, bu da yavaş seyiren kaslardan (dayanıklılık) daha fazla büyüme eğilimi gösteren hızlı seyiren kas liflerinizi çalıştıracaktır. Antrenmanı bitirirken, weighted back extension egzersizi ile belkemiğinizin çevresindeki kasları çalıştıracaksınız; çünkü sırt kanat kaslarında bitmez.

SIRT KASI EGZERSİZLERİ

PENDLAY ROW

sirt-kaslarini-gelistirmek-icin-egzersiz-programi-pendlay-row

Bu hareket aslında yerden başlayan bir bent-over barbell row egzersizidir, bu yüzden barı kendinize doğru tüm gücünüzle çekerken sırtınızı düz ve yere paralel tutmayı ihmal etmeyin. Dizlerinizi dilediğiniz kadar bükebilirsiniz, barı göğüs kafesinizin altına kadar çekin ve her tekrarda durdurun.

BİLEK KAYIŞLARIYLA PULLUP

sirt-kaslarini-gelistirmek-icin-egzersiz-programi-pullup

Barfiks barını normalde daha geniş tutun, geniş tutuş ve bilek kayışları ile elinizdeki ve ön kollarınızdaki gerilimi biraz azaltabilir ve daha kolay barfiks çekebilirsiniz. Kayışsız yaptığınız 2-3 tekrar daha fazla yapabiliyor olmalısınız.

WEIGHTED BACK EXTENSION

sirt-kaslarini-gelistirmek-icin-egzersiz-programi-weighted-back-extension

Hedef yine güç artışı sağlamaktır ama bu egzersizi ekstra ağırlık olmadan yapmaya alışkınsanız, daha hafif ağırlıklarla yapabilirsiniz. Belinizi incitmemeye dikkat edin. 5 kg’lık plaka ile başlayabilirsiniz, eğer çok hafif gelirse 10 kg’a çıkabilirsiniz.

Reklam

Laktoz İntoleransı Yeni Değil, O Hep Vardı!

0

“Laktoz intolerası” hakkında gelen maillerden yola çıkarak kafaların karışık olduğunu sonucuna vardım. Bu nedenle konu hakkında bilinmeyenleri ve merak edilenleri masaya yatırmak amacıyla yeni dosyamızın adı: Laktoz İntoleransı.

YAZAN: Ares Kıvanç D.- Sportif Vücut Gelişim ve Değişim Koçu

Laktoz İntoleransı Nedir?

Aslında o hep vardı ama raf ömrü uzun süt ve buna bağlı olarak çeşit gösteren süt ürünlerinin sık ve fazla kullanımı ile insanoğlu yeni bir hastalığı sahiplenmiş oldu. Onun adı: Laktoz İntoleransı. Laktozu ayrı intoleransı ayrı düşünenlerin ve ikisi bir araya gelince ortaya çıkan şeyi merak edenlerin sayısı epeyi çok. Önce laktozu açıklayalım: Sütte bulunan bir tür şeker. Bu şeker ince bağırsakta bulunan laktaz enzimini parçalıyor ve bağırsaktan geri emilebilir hale getiriyor. Sayıca az da olsa bazı kişilerde bu enzim doğumsal olarak görülmeyebiliyor. Birincil laktoz intoleransı laktaz enzimi aktivitesinin kişide göreceli olarak anne karnındaki son günlerde artmaya ve 3 yaşından itibaren azalmaya başlamasıyla ilgili. Laktoz intoleransı erken doğumlarda, çocuk (3 yaşından büyük) ve erişkinlerde bilimsel olarak beklenen bir olay. Dünyada ortalama olarak Beyaz Irktan yetişkinlerin %15, Asyalı yetişkinlerin %40 ve Amerika’daki siyahilerin %85’inde bağırsak laktaz enzimi eksikliği var.

Laktoz İntoleransı Belirtileri Nelerdir?

Eğer bu enzim bağırsakta da yok veya aktivitesi az ise bağırsağa gelen laktoz, parçalanmadan kalın bağırsağa geçiyor ve burada normalde bulunan mikroplar tarafından parçalanıyor. Bu da karında şişlik, ağrı ishal ve kusmaya neden oluyor. Okul ve okul öncesi çocuklarda dönemsel olarak göbek etrafında ağrı görülüyor.

Genellikle diyetten süt geçici olarak çıkarıldığında şikayetlerin gerilemesiyle teşhis konuluyor. Hasta süte laktaz enzimi ekleyerek veya laktozsuz süt tüketerek tedavi ediliyor. Bir önceki dosya olan “süt” de, evde mayalanan yoğurtdan söz etmiştik. Bu tip yoğurtlarda canlı mikrop var ve bu mikroplar laktaz ürettiği için laktoz intoleransı olan kişilerce tüketildiğinde hiçbir rahatsızlığa sebebiyet vermiyor.

Süt Alerjisi ve Laktoz İntoleransı Aynı Şeyler mi?

Süt alerjisi vücudun sütteki proteinlere karşı vermiş olduğu aşırı tepki. Sindirim sistemi dışındaki sistemlerde de (cilt, akciğer…) bulgu verebiliyor ve genellikle 3 yaşından küçüklerde ortaya çıkıyor. Laktoz intoleransı ise az öncede belirttiğim gibi sadece sindirim sistemi içinde bulun laktaz enzimi aktivitesi ile ilgili sadece sindirim sisteminde bulgu veriyor ve her yaşta ortaya çıkabiliyor. Dolayısıyla bilgi kirliliğinin acilen ortadan kalkması ve ikisinin birbirine karıştırılmaması gerekiyor.

Sütten sonraki karın ağrısı direkt belirti kabul edilebilir mi?

İçilen her sütten sonra ortaya çıkan karın ağrısı, kusma ve ishal, süt alerjisi veya laktoz intoleransına bağlı bir sonuç kabul edilemez. Sütün sağıldıktan sonra alıcı kişiye ulaşıncaya kadar geçirdiği süreç birinci derecede önemli. Bu süreçte;

Eğer sütü alınan hayvan veteriner kontrolünden geçirilmemiş, Sağıldıktan sonra süt açık bir şekilde dışarıda, sıcakta bekletilmiş,

Mandıra transportu esnasında uygun transport edilmemiş, Pastorizasyon işlemi (hızlı kaynatılıp-soğutulma) doğru uygulanmamış, paketleme işlemi, dağıtımı ve son tüketiciye verilmeden önce depolama koşulları yanlış yapılmışsa, pek çok hastalığı beraberinde getirebiliyor.

Laktoz İntoleransı Ne Yapar?

Laktoz intoleransı, büyük çapta gut ve sistemik semptomlara neden oluyor. Fakat özellikle en belirgin sendrom, kalp çarpıntısı ve ritm bozukluğunun olarak görülüyor. (Campbell,2004:226).

Laktoz intoleransına sahip kişiler 3 grupta toplanabilir:

  1. Konjenital (doğuştan) laktoz entoleransı
  2. Mukoza hasarına bağlı laktoz entoleransı;
    – Akut gasroenterit
    – Giardiasis ya da ascariasis gibi parazit hastalıkları
    – Crohn hastalığı
    – Çölyak hastalığı (Gluten enteropatisi)
    – Radyasyon ve kemoterapiye bağlı bağırsak hasarlanmaları
    – İnce bağırsak lenfomaları
  3. İnce bağırsak rezeksiyonuna bağlı laktoz entoleransı

Laktoz intoleransı tanısı için hangi testler etkili?

Laktoz intoleransının tanısı genelde klinik bulgular ile konuyor.

Bunun için en basit yöntem (Evde kendin yap testi) . Birkaç gün süreyle laktoz içeren besinlerden uzak duruluyor. Daha sonra 2 bardak yağsız süt içiliyor. (Raf ömrü uzun olmayan bir süt olmamasına dikkat edilmeli) Eğer karın ağrısı ve yakınmalar ortaya çıkıyor ise laktoz intoleransınız var demek oluyor. Eğer kesin bir tanı istenir ise bazı laboratuvar incelemelerinin yapılması gerekebiliyor.

Laktoz tolerans testi: Açlık kan şekeri ölçüldükten sonra laktoz içeren sıvı içiliyor ve daha sonra birkaç kez kan şekeri ölçümü yapılıyor. Eğer kan şekeri 20mg’ın altında bir artış gösteriyorsa laktoz intoleransı ortaya çıkıyor.

Soluk testi: Laktoz içeren bir sıvı içildikten sonra nefeste hidrojen gazı ölçülüyor.

Biopsi: Bağırsaktan biopsi alınıyor. Ancak biopsi ile sadece ince bağırsaklarda laktoz intoleransına yol açabilecek başka bir hastalık bulunup bulunmadığı anlaşılabiliyor, laktoz intoleransı olup olmadığı söylenemiyor.

Yazıya yardımcı olan kaynaklar:

1- Wilt TJ, Shaukat A, Shamliyan T, Taylor BC, MacDonald R, Tacklind J, Rutks I, Schwarzenberg SJ, Kane RL, Levitt M5.Lactose intolerance and health.Evid Rep Technol Assess 2010;192:1-410.
2- Lomer MC, Parkes GC, Sanderson JD.lactose intolerance in clinical practice–myths and realities.Aliment Pharmacol Ther 2008;27:93-103.
3- Heyman MB; Committee on Nutrition.Lactose intolerance in infants, children, and adolescents.Pediatrics 2006;118:1279-86. Ve gastroenteroloji alanında uzman bir prof ile bire bir görüşme.

Reklam

2017 YILI İÇİN MOTİVASYON, ANTRENMAN VE BESLENME TÜYOLARI

0

YENİ YILDAKİ HEDEFLERİNİZE ULAŞMANIZI KOLAYLAŞTIRACAK YENİ BİR BAKIŞ AÇISI

Yeni yıl ve getirdikleriyle ilgili bir yazı yazarak Muscle & Fitness Türkiye okurlarına ulaşmak benim için gerçekten heyecan verici. Hakkında yazmayı sevdiğim konulardan bir tanesi de yapmak istediğimiz değişimleri aklımızda oturtmak ve ardından bunu fiziksele dökmek, yani hedeflere giden yoldaki zihniyetimizi değiştirmek.

Yeni bir yıla girerken hepimiz iyilik, mutluluk ve sağlık temenni ederiz. Yıllardır çevremdeki insanları gözlemliyorum ve gördüm ki başarı, farklı insanlar için farklı şeyler anlamına geliyor. Ancak yine de hepsinde gördüğüm ortak bir nokta da yok değil. Fitness, kariyer ve aile arasında sağlıklı bir denge kuran kişiler en mutlu olanlardı.

Sadede geleyim: Birçoğumuz yeni yılı dilek ve beklentilerimizin gerçekleşeceği bir tür fırsatlar kapısı olarak görüyoruz fakat yine çoğumuz orada takılıp kalıyor, yani sadece dileyip bekliyor ve işlerin kendi kendine ilerleyip gerçekleşeceğini sanıyoruz. Ama ufak bir grup işi ele alıp günlük yaşantılarında gerekli değişiklikleri yapıyor ve dileyip istedikleri ne varsa gerçekleşmeleri için harekete geçiyorlar. Bu yıl biraz daha farklısını denemenin zamanı geldi bence çünkü harekete geçmeden önce hareketi başlatıp sürdürecek zihniyette değişiklikler yaparak işe başlayacağımız bir yıl olsun istiyorum:

Fitness, kariyer ve aile üçgeninde elde etmek istediklerinize sizi götürecek kilit bir anlayış biçimi. Daha basit bir şekilde izah etmem gerekirse gerçekten oturup yeni yılda gerçekleştirmek istediklerinizi körükleyecek olumlu ve doğru sebepleri düşünmenizi istiyorum. Sıkı çalışmadan sizi alıkoymazken süreçten keyif almanızı da sağlayacak güçlü, itici sebepler yani. Ve hakikaten zaman ayırıp bunları düşünürsek hayatımızı daha iyiye dönüştürmek için bir sürü sebep bulabileceğimizi biliyorum. Bu sebeplerin sizde neler olduğu su yüzüne çıkmaya başladıkça, doğru ve ödüllü yolculuğumuza yavaş yavaş başlıyor olacağız.

2017 MOTİVASYON TÜYOLARIM

1 – BAŞARMA SEBEPLERİNİZ OLSUN

Girişte de değindiğim gibi “kişisel pozitif sebepleriniz” başarınızın hem fiziksel hem de zihinsel temelini oluşturuyor: Hedeflerinizin ve beklentilerinizin hevesini asla kırmayacak güçlü sebepler. Elbette motivasyon bireysel bir şeydir, kişiye göre değişir fakat burada size daha önce başkalarını motive ederek başarıya götüren birkaç güçlü sebebi paylaşmak istiyorum.

Başkalarına örnek olabilecek bir hedef planı, ailenizi ve sevdiklerinizi gururlandırma şevki, kısa ve uzun vadeli hedefler koyarak bu hedeflere tümüyle inanma ve de en önemlisi yaptıklarınızı tutkuyla besleme. Kimi zaman hedeften şaşmadan veya tökezlemeden ilerlemek zor olabiliyor ancak eğer hedefleriniz için bulduğunuz sebepleri sağlam bir kasnağa oturtur ve bunları elde etmek için uyguladığınız hareketleri hırsla yaparsanız bu süreçte daha çok keyif alacak, hedeflerinize ulaşacak ve hayallerinizi gerçekleştirmiş olacaksınız.

2 – FITNESS VE ANTRENMANI BİR “ÖDÜL” OLARAK GÖRÜN

İnsanların çoğu antrenmanı bir tür yük olarak görürler. Ancak unutmamaları gereken bir şey var: Antrenman yapmak, daha sağlıklı, fit, güçlü ve daha özgüvenli olmaya giden yolda kilit noktadadır. Bu tür bir “hareketlilik” elbette yük değil avantaj olarak görülmelidir.

Benim size tavsiyem, antrenmanı hayatınızın bir parçası haline getirdikten sonra size sağladığı faydaları asla aklınızdan çıkarmayarak geri dönmemeniz. Kendinize şunu yineleyin: Antrenman bir ödüldür, yük değil! Olumlu düşünmek ilerlemeyi, ilerleme ise olumlu düşünmeyi doğurur. Böyle devam ettikçe de zihin ve beden dayanışmasının meyvelerini daha kolay toplarsınız.

3- YEDİKLERİNİZE DİKKAT EDİN

Olay fitness hedeflerine geldiğinde süreci sabote eden başlıca etmenlerden bir tanesi de kötü beslenme düzeni oluyor. Çoğumuz kötü bir beslenme düzeninden çok daha katı bir düzene geçiş yapıyoruz. Bu konuda size tavsiyem beslenme düzeninizi “temize” çıkarmak ve bunu yaparken çok basit bir yol izlemek.

Dışarıda ya da daha kötüsü fast-food restoranlarında yemek yerine, yemeğinizi evde kendiniz hazırlayın. Bu sayede yalnızca paradan tasarruf edip daha kaliteli yiyeceklerle beslenmeyecek, aynı zamanda ne yediğinizi artık siz kontrol ettiğinizden daha yağsız bir vücuda kavuşacaksınız. Fast-food gıdalara veda ettikten birkaç hafta sonra da, hedeflerinize daha uygun ve nispeten daha katı bir beslenme düzenine geçin.

4 – ANTRENMAN RUTİNİNİZİ DEĞİŞTİRİN

İşte bu, birçok insanın spordan vazgeçmesine sebep olan bir konu. Sürekli yaptığımız ve bir türlü değiştirmediğimiz rutin, bir zaman sonra bizi zorlamıyor ve işler kötü yönde kolaylaşmaya başlıyor. Her antrenmanda aynı tekrar ve set sayısını tamamlamak biz zaman sonra vücudu platoya sokuyor. Plato, antrenman yapılmasına rağmen vücutta gelişim görülmeyen sürece denir. Bu da, vücudu şaşırtacak yeni hareketler veya rutinler uygulanmayıp uzun süre değişmeyen bir rutine sadık kalındığında oluyor.

O yüzden antrenman programınıza özen gösterin, değişiklikler yapın ve drop set, dinlen/durakla setleri ve süper/yavaş metodu gibi plato atlatıcı yöntemleri deneyerek platoya takılmayın. Saydığım yöntemler yıllardır profesyonel sporcular ve vücut geliştiriciler tarafından kullanılıyor ve sonuçları tek kelimeyle muazzam!

5 – KENDİNİZİ ÖDÜLLENDİRİN

Doğru, daha sağlıklı ve fit bir insan olma yolunda edindiğiniz gurur verici sonuçlar zaten kendi başına birer ödül sayılır. Ancak kendinizi eğlenceye kapamayın, kendinize daha şık antrenman giysileri alın, fitness dergileri alarak gündemi ve trendleri ve elbette en yeni programları öğrenin, yeni spor ayakkabıları alın. Bu ufak ödüller size doğru yolda olduğunuzu ve bunları hak ettiğinizi hatırlatacak ve motive edecektir.

Bana göre bir insana verilebilecek en büyük hediyelerden biri motivasyondur. O zaman yeni yılda, diğer insanlara ilham verelim ve ilham alalım. Size yeni yıl hediyesi olarak küçük bir şey hazırladım. Paylaştığım antrenman sistemi sizi 2017 yılında bir sonraki seviyeye çıkarma potansiyeli taşıyor. Üçlü set antrenman sistemiyle tasarladığım göğüs antrenmanının diğer kas gruplarına da uygulanabildiğini hatırlatayım.

ÜÇLÜ SET ANTRENMAN SİSTEMİ

Üçlü set (Triset) antrenman sistemi aslında çok çeşitlidir. Üçlü setin esprisi, minimum veya sıfır dinlenme arası vererek art arda üç farklı hareketi tamamlamaktır. Buradaki üçlü set antrenman sistemi çeşidinde, direnç için 20 RM kullanarak her harekette 10 tekrar tamamlıyoruz. Yani hareket başına 20 tekrar yapabileceğiniz bir direnç seçmeniz gerekiyor.

DİRENÇ: 20 RM

SET: HAREKET BAŞINA 3 ÜÇLÜ SET 

TEKRAR: 10 – 10 – 10

SET ARASI: TURLAR ARASI 2 DAKİKA

ÖRNEK: GÖĞÜS KASLARI

ÜÇLÜ SET, TUR 1: 10 BARBELL FLAT BENCH PRESS – DİNLENME YOK – 10 DUMBBELL INCLINE BENCH FLY – DİNLENME YOK – 10 ŞINAV – 2 DAKİKA DİNLENME

ÜÇLÜ SET, TUR 2: 10 BARBELL FLAT BENCH PRESS – DİNLENME YOK – 10 DUMBBELL INCLINE BENCH FLY – DİNLENME YOK – 10 ŞINAV -2 DAKİKA DİNLENME

ÜÇLÜ SET, TUR 3: 10 BARBELL FLAT BENCH PRESS – DİNLENME YOK – 10 DUMBBELL INCLINE BENCH FLY – DİNLENME YOK – 10 ŞINAV-2 DAKİKA DİNLENDİKTEN SONRA GÖĞÜS KASLARI İÇİN BİR SONRAKİ ÜÇLÜ SETE GEÇİYORUZ

ÜÇLÜ SET, TUR 1: 10 BARBELL INCLINE BENCH PRESS – DİNLENME YOK – 10 DUMBBELL FLAT BENCH FLY – DİNLENME YOK- 110 PECK DECK MACHINE -2 DAKİKA DİNLENME

ÜÇLÜ SET, TUR 2: 10 BARBELL INCLINE BENCH PRESS – DİNLENME YOK – 10 DUMBBELL FLAT BENCH FLY – DİNLENME YOK – 10 PECK DECK MACHINE -2 DAKİKA DİNLENME

ÜÇLÜ SET, TUR 3: 10 BARBELL INCLINE BENCH PRESS – DİNLENME YOK – 10 DUMBBELL FLAT BENCH FLY – DİNLENME YOK – 10 PECK DECK MACHINE

Not: bu sistem 10-10-10 üçlü set sistemi kullanılarak diğer kas gruplarının antrenmanı için de uygulanabilir.

Sonuç: 2017 farklı olacak; yeni yılda sadece isteyip beklemiyoruz, işi ele alıp harekete geçiyoruz ve hayallerimizi gerçekleştirmek için çok çalışıyoruz!

Tüm Muscle & Fitness Türkiye okurlarına sağlıklı, mutlu ve başarı dolu yeni bir yıl diliyorum!

 

Reklam

Dwayne Johnson Adamın Dilini Koparmaya Çalışmış!

0

Size Dwayne Johnson bir keresinde çok konuşan bir takım arkadaşının dilini koparmaya çalıştığını söylesek inanır mıydınız?

Hayır, hayır. Bu kesinlikle Dwayne Johnson’ın oynadığı aksiyon dolu bir film sahnesi değil. Bahsettiğimiz olay gerçek ve ünlü aktörün Miami Üniversitesi’nde arkadaşlarıyla Amerikan futbol oynarken başına geldi. Dwayne Johnson, takım arkadaşının dilini çıplak elleriyle tuttuğunu itiraf ettiği bu inanılmaz hikâyeyi geçenlerde yaptığı bir röportajda anlattı.

Olaya gelince; oyun oynadıkları sırada Dwayne Johnson takım arkadaşı Kevin Patrick tarafından performansı yüzünden sürekli eleştiriliyordu. “Tıpkı bir film sahnesi gibiydi. Masa devrildi ve etrafta eşyalar uçuşuyordu. Soyunma odasında da tartışmamıza devam ettik. Bir türlü susmak bilmedi, ben de dilini koparmak istedim. Elimi ağzının içine soktum ve birkaç parmağımla dilini tutmayı başarmıştım ama o kadar kaygandı ki elimden kaymıştı. Dilini tutup çekmek konusunda çok ciddiydim ama bir türlü tutamıyordum. En sonunda pes etim, kavga sona ermişti ve iki dakika sonra barıştık. Şimdi hatırlayınca çok aptalca geliyor.”

Neyse ki kavga sona ermiş ve herkes vücut parçalarını yerinde tutabilmişti. Biz de buradan gelecekte Dwayne Johnson’la boy ölçüşmek isteyenlere bir tavsiyede bulunmak istiyoruz: siz siz olun düşüncelerinizi kendinize saklayın ve dilinize sahip çıkın çünkü bazen her şey çok geç olabilir.

 

 

Reklam

Kas Oranınızı Arttırmak İçin Mutlaka Yemeniz Gereken Yiyecekler

0

Zayıf kaslara sahipseniz tabağınızdaki yiyecekleri yeniden değerlendirmenin zamanı gelmiştir demektir.

Bazı erkekler genetik özelliklerinden dolayı kas oranlarını daha kolay artırabilirler. Bazıları da yeterince kalori alıp akıllıca bir antrenman programı uygularlar. Kolay bir iş gibi durur ama aslında değildir. Kasları belirgin birisine bunu nasıl başardığın sorduğunuzda “Canımı dişime takıp deli gibi çalışıyorum,” cevabını alacağınızdan emin olabilirsiniz diyor ünlülere antrenörlük yapan ve spor beslenmesi uzmanı Adam Rosante.

Image result for adam rosante

Bazılarının daha büyük biceps kasları inşa etmesi biraz daha kolay bir iş olsa da aslında bu herkes için mümkün olan bir şeydir. Formül çok basit; yağsız protein tüketiminize önem verin, sağlıklı yağlar tüketin, yavaş sindirilen karbonhidratlara geçiş yağın ve besin değeri düşük gıdaları hayatınızdan çıkarın. İşte tam da bunu başarmanıza yardımcı olacak her bir kategoriden kas oranınızı arttıran en iyi besinleri sıralamak istedik.

Bu besinlerle kas yapıcı öğünler hazırlamanın kilit noktası tabağınızı doğru besin oranlarına göre düzenlemektir. Adam Rosante’nin tavsiyesi günde 3 öğün ana, 2 tane de ara öğün almak. Her bir öğün iki avuç içi büyüklüğünde protein, iki yumruk büyüklüğünde sebze, iki avuç büyüklüğünde nişastalı karbonhidrat ve iki başparmağı büyüklüğünde sert kabuklu yemiş, yağ ya da avokado içermeli. Ara öğünlere gelince de aynı kuralları uygulamalısınız, sadece yapmanız gereken ana öğünlerdeki porsiyonların yarısını tüketmek. “Birkaç hafta sonra ilerlemenizi izleyin. İstediğiniz sonuçları alamıyorsanız fazladan iki avuç karbonhidrat ya da başparmağı büyüklüğünde yağı günlük öğünlerinize ekleyebilirsiniz,” diyor Rosante.

Temiz Beslenin

Doğru besinlerle beslenerek, iyi bir antrenman programı uygulayarak ve yeterli uyku alarak hızlı bir şekilde kas oranınızı artıracaksınız. Genetik yapınızı suçlamanıza bir son verin ve vücudunuzun sınırlarını zorlamak için işe alışveriş sepetinizle başlayın.

Balık

Somon gibi balıklar sadece yüksek oranda protein içermezler, aynı zamanda kas yıkımını önleyen omega-3 yağ asidi de barındırırlar ve kalp sağlığınızı korurlar.

Biftek

Bifteğin 100 gramında 27 gram protein vardır. Bifteğin yağ oranına dikkat etmelisiniz. Ara sıra protein kaynaklarınızı değiştirmeyi unutmayın. Biftek de aynı zamanda diğer etlerde bulunmayan B12, çinko ve demir gibi vitamin ve mineraller de vardır.

Yumurta

Bir yumurtada 5-6 gram protein bulunur ve sadece ortalama 60 kaloridir. Yumurta proteini kas inşası ve tamiri için gerekli tüm amino asitleri içeren bir protein kaynağıdır.

Pirinç

Esmer pirinç yavaş sindirilen bir karbonhidrattır. Tabağınızdan eksik etmeyin.

Kinoa

Kinoa harika bir protein kaynağıdır. Tüm 9 elzem amino asidi içerir. Ayrıca lif, magnezyum ve demir yönünden de zengindir.

Kıvırcık Lahana

Kıvırcık lahana ve ıspanak gibi vitamin ve mineral zengini sebzeleri beslenme düzeninize dahil edin.

Ispanak

Ispanak gibi yapraklı yeşil sebzeler de protein yönünden zengindir. Yeşil yapraklı sebzelerin bir diğer yararı da vücudunuza farklı besin maddelerini almanızı sağlarlar.

Mercimek

Bir kâse mercimekte 18 gram protein vardır. Ayrıca 40 gram kadar yavaş sindirilen karbonhidrat içerirler.

Süzme Yoğurt

Normal yoğurtlara göre iki kat daha fazla protein içerirler. Süzme yoğurt D vitamini yönünden zengin bir besindir.

Badem

¼ kâse bademde ortalama 8 gram protein bulunur. Sağlıklı yağlar ve magnezyum yönünden zengindir.

Kas Gelişimi Açısından En Faydalı Protein Tozunu Bilim Açıklıyor!

Reklam

Doğru Kardiyo Yapmak İçin 5 Önemli Tavsiye

0
dogru-kardiyo-yapmak-icin-5-onemli-tavsiye

Kardiyo programı arayanlar ve kardiyo hakkında soruları olanları buraya alalım. Jeremy Duvall’ın bilgilendirici yazısı ile kardiyo spor ve sağlık ilişkisini inceliyoruz.

”Koşu bandında zaman harcamayın. Yazımızı okuyarak kardiyo antrenmanınızdan alacağınız verimi arttırabilirsiniz.”

Kardiyo spor endüstrisinde yaygınlaşan bir terim ve kas hacmini arttırmak isteyenler tarafından pek sevilmez. Ancak belli kardiyo antrenmanı antrenmanı bir parçası olmalıdır. Kardiyo seanslarınızın süresi ve yoğunlaştırmak için siparişeniz gerekmektedir. Powerlifting yapan biri ile hafta sonu maratonuna katılacak olan birisinin farklı farklı farklı seçenekleri vardır. Hedefiniz ne olursa olsun kardiyo yapmak konusunda daha akıllıca yöntemler vardır.

Farklı erkek spor dallı kardiyo antrenmanları konusunda özgün değildir. Konu ağırlık antrenmanları olunca set, tekrar, rekorlar ve hatta kol kası genişliğiyle ilgili detaylı notlara sahiplerdir. Kardiyo antrenmanları ise oldukça basittir; 20-30 dakika orta yoğunlukta bir seans. Kardiyo antrenmanlarınıza da tıpkı ağırlık antrenmanları gibi önemi vermelisiniz. Kardiyo antrenmanınızın yoğunluk seviyeleri ve süresine odaklanarak koşu bandında uzun zaman harcamadan yoğun bir kardiyo seansının faydalarını sahip olan.

Kardiyo Antrenmanlarınız İçin Tavsiyeler

Kalp Atış Hızınızı İzleyin

Kardiyo sırasında kalp atış hızınızı gösteren bir alet kullanmamak tıpkı arabanızı hız göstergesi olmaksızın sürmeye benzetilebilir. Ne kadar sert çalıştığınız ile alakalı genel bir fikriniz vardır ancak kalp atış hızınız gösteren bir alet kullanmazsanız yoğunluk düzeyinize bir değer vermek zorlaşabilir. Bu tür bir alet kardiyo antrenmanınızdaki değişiklikleri izlemenizi sağlar. Böylelikle daha bilinçli bir şekilde kardiyo antrenmanlarınızı uygulayabilirsiniz.

Piyasadaki En İyi 5 Protein Tozu
Piyasadaki En İyi 5 Karnitin
Piyasadaki En İyi 5 Kreatin
Piyasadaki En İyi 5 Arjinin
Piyasadaki En İyi 5 BCAA

Kalp Atış HızıToparlanmanıza Odaklanın

Son sürat giden bir aracın aniden durabilmesi gibi, yoğun bir efor sonrası güçlü bir kalp de daha hızlı bir şekilde yavaşlayabilir. Yoğun bir çalışmadan sonra gerçekleşen kalp hızınızdaki u yavaşlama fitness seviyenizi ölçmek için kullanılabilir. Yoğun bir egzersiz aralığında kalbinizin nasıl davrandığını ölçmek yerine, kalp atış hızınızın egzersiz sonrası 1-2 dakika da ne kadar hızlı bir şekilde düştüğünü takip edin. Birinci dakika da en az 10, ikinci dakika da ise 20 ya da daha fazla atış düşüşü yaşamalısınız.

Dolaşım Sisteminizi Güçlendirin

Spor arabaları hızlarını saniyeler içerisinde arttırabilirler. Aynı şekilde oldukça kondisyonlu bir dolaşım sistemi her türden egzersiz yoğunluğuna uyum gösterebilir. İnterval antrenmanlar kardiyo kuvveti inşa etmek için harika bir yöntemdir. Bir koşu bandını, sizi 20-30 saniye sonra nefes nefese bırakacak bir hıza ayarlayın. Kalp atış hızınızı izleyin. Tahmini kalp atış tepe hızınızın %85-90’ına ulaştıktan sonra toparlanmak için yavaş bir yürüyüş temposuna yavaşlayın. Kalp atış tepe hızınızın %60 seviyesine düşene dek yürümeye devam edin ve tekrarlayın. Kalp atış hızınızı yükselterek dolaşım sisteminizi güçlendirebilirsiniz.

Eşiğinizi Geçmek İçin Antrenman Yapın

Anaerobik eşik, egzersiz yoğunluğunuzu desteklemek için yeterli oksijen alamadığınız kalp atış hızını tarif eder. Kısaca belirtmek gerekirse bir yoğunluk düzeyini uzun bir süre boyunca devam ettirememek anlamına gelir. Bu oran genellikle maksimum kalp atış hızınızın %85 civarındadır. Sayılara odaklanmak yerine bu oranı konuşma testiyle ölçümleyebilirsiniz. Anaerobik eşikte başka bir nefes almadan önce 3-4 kelime mırıldanırsınız. Anaerobik eşiğiniz üzerinde çalışmak çalışma kapasitenizi geliştirir. Yüksek bir çalışma kapasitesi kardiyo düzeyinizi geliştirir ancak ağırlık antrenmanlarındaki yoğun çalışmalar sırasında da sizi destekler.

Sabit Kardiyoyu Yağ Yakmak ve Kondisyon İçin Yapın

İnterval antrenmanlar daha faydalı olsa da sabit hızdaki kardiyo antrenmanlarını da uygulamalısınız. Koşu ve bisiklet performansınızı geliştirmenin en etkili yolu olmasa da toparlanma günleriniz için iyi bir seçenek olabilirler. Aşırı antrenman yapmaksızın kendinizi aktif tutmak için de uygulanabilir. Ortalama bir kalp atış hızında (yaklaşık %665-70 düzeyi) yoğun bir antrenman uyarımı yapmadan çalışan kaslarınıza kan akışını sağlayabilirsiniz. Böyle çalışmalar sert ağırlık antrenmanları arasında uygulanabilir. Haftada sadece 1-2 gün bu şekilde kardiyo yapın. Sert bir ağırlık antrenmanı başlangıcı olarak ya da sert bir ağırlık antrenman sonrası kas ve zihninizi dinlendirmek için uygulayabilirsiniz.

https://fithub.com.tr/hip-thrust-kalca-antrenmani/

Reklam

2016 OLYMPIA KAZANANLARINI YENİDEN HATIRLAYALIM

0

Bu yıl 15-18 Eylül tarihleri arasında 52. si düzenlenen Mr. Olympia yarışmasının kazananlarını yeniden hatırlamakta fayda var.

Las Vegas şehrinde düzenlenen ve tüm dünyanın ilgiyle izlediği şovda uzun ve disiplinli bir antrenman ve beslenme döneminin ardından katılımcılar verdikleri emeklerinin karşılığını almaya çalıştı.

MR. OLYMPIA 2016’DA DERECEYE GİRENLER

MEN’S BODYBUILDING (OPEN)

Kazanan: Phil Heath

Ödül: 400.000 $

Son 4 yılda olduğu gibi bu yılda gelenek bozulmamış ve Phil Heath Mr. Olympia 2016’nın kazananı olmuştu. Shawn Rhoden ikinciliği ve 2015 yılının ikincilik kürsüsü sahibi Dexter Jackson ise bu yıl üçüncülüğü almıştı.

MEN’S PHYSIQUE

Kazanan: Jeremy Buendia

Ödül: 15.000 $

Jeremy Buendia’nın bu yıl da Men’s Physique kategorsinde birinciliği alacağına kesin gözüyle bakılıyordu. Emeğinin karşılığını aldı ve bu kategoride üst üste 3 kez birincilik kürsüsünün sahibi oldu.

WOMEN’S PHYSIQUE

Kazanan: Juliana Malacarne

Ödül: 35.000 $

Juliana Malacarne bu kategoride 2014, 2015 ve 2016 yıllarında birincilik kürsüsünün sahibi oldu.

FIGURE

Kazanan: Latorya Watts

Ödül: 35.000 $

Latorya Watts ikinci kez bu kürsünün sahibi oldu.

MEN’S BODYBUILDING (212)

Kazanan: Flex Lewis

Ödül: 40.000 $

Flex Lewis verdiği emeklerin karşılığını bu yılda aldı ve 5. Kez bu kategoride birincilik kürsüsünün sahibi oldu.

BIKINI

Kazanan: Courtney King

Ödül: 35.000 $

Courtney King bu kategoride üç kez birincilik kürsüsü sahibi Ashley Kaltwasser’ı tahtından devirerek yeni şampiyon oldu.

CLASSIC PHYSIQUE

Kazanan: Danny Hester

Ödül: 12.500 $

Danny Hester IFBB tarihinde ilk defa pro Classic Physique klasmanını kazandıktan 6 ay sonra ilk defa yapılan Classic Physique Olympia’nın birincisi oldu.

FITNESS

Kazanan: Oksana Grishina

Ödül: 35.000 $

Muscle & Fitness HERS’ün Mayıs/Haziran sayısının kapağında yer verdiğimiz Oksana Grishina, Michael Jackson’dan ilham alarak geliştirdiği rutini sayesinde 2016 yılında da birincilik kürsüsünün sahibi olarak Fitness kategorisinde 3. kez şampiyonluğunu kutladı.

 

 

Reklam