Fit Hub Blog Sayfa 154

Kanat Kaslarınızı Hiç Olmadığı Kadar Geliştirecek Bir Hareket Var!

0

Kanat kasları ve sırt kasları geliştirmesi zor olan kas gruplarındandır. Çünkü genellikle bu egzersizleri doğru şekilde uygulamak zordur.

Kanat kaslarını çalışırken kol ve omuz kaslarını devreye sokmak çok kolaydır. Devreye başka kas grupları girdiğinde, egzersizden alınan verim azalır.

Bu nedenle kanat kası gelişimi için ilk olarak kanat kaslarını kullanmayı öğrenmek gerekir. Bunun için ‘unilateral’ dediğimiz iki tarafı ayrı çalıştıran egzersizler doğru seçimdir.

Kanat Kaslarınız İçin Uygulamadığınız Egzersiz: Single Arm Lat Pulldown

Genellikle barfiksi tek elle çekemeyiz. Pulldown hareketlerinde de çoğunlukla çift el yapılan varyasyonlara yöneliriz. Çift el varyasyonlarda omzu sabitlemek ve hareketi biceps kaslarına yüklememek oldukça zordur. Bunu yapabilmek için hafif çalışmak gerekir, bu da kas gelişiminin önüne geçen bir durumdur.

Tek elle kablo kullanarak yaptığınız pulldown, hem sağ ve sol farkının oluşmasını önler hem de omzu sabit tutup yükü kanatlara aktarmanızda daha doğru bir seçimdir.

Dikkat Edilmesi Gerekenler

Kontrollü bir negatif ile, aşağıya çektiğiniz noktada bekleyerek uygulayıp ağırlık egosu yapmadığınız takdirde müthiş bir kanat gelişimiyle karşılaşacaksınız!

Ayrıca bu egzersizde sırtınızı geriye vermeye ve kalçanızı geri vermeye çalışmayın. Normalde doğal duruşunuz nasıl ise o şekilde çekiş yapmaya çalışın.

Hafif başlayın, kanatlara odaklanın, harekete başladığınız andan itibaren kanatlarınızı sıkın. Ağırlığın sizi kontrol etmesine izin vermeyin. Mümkün mertebe dik durun. Sonuçlara şaşıracaksınız.

 

Reklam

Kalori Hakkında Okudukça ‘Yok Artık Daha Neler’ Diyeceğiniz 3 Gerçek

0

Kalori hesabı son zamanlarda herkesin dilinde. “Çikolata yememeliyim çünkü kalorisi çok yüksek, brokoli düşük kalorili harika bir sebze” gibi konuşmalara her yerde tanık olmuşsunuzdur.

İşin esası, kalori sayımını yapmadan önce kalorinin ne olduğunu ve nasıl çalıştığını öğrenmekten geçiyor. Kalori, bir enerji birimidir. Besinlerin kalorilerinden bahsederken aslında, yaktığınız besinden ne kadar enerji elde edildiğinden bahsediyor oluyoruz. Yani siz bir besini ne kadar ısı ile yakabiliyorsanız biz buna kalori diyoruz. Dolayısıyla yüksek kalorili besinleri vücutta yakabilmek için daha çok efor sarf etmeniz gerekiyor. Bu nedenle ağırlık çalışanlar, profesyonel sporcular ya da fitness salonunu düzenli kullananlar bir gün içerisinde bizden daha fazla kalori tüketebilip fit kalabiliyorlar.

Eğer kalori dünyasına dair henüz çok bir bilgiye sahip değilseniz doğru yerdesiniz. Sizi fazla yormayacak ama kalori ve kalori sayımını anlamlandırmanıza yardımcı olacak mini temeller aşağıda!

Kalori Dünyasına Ait 3 Temel Bilgi:

1. Kalorinin de Kalitelisi Var

Kalorinin miktarına değil tipine dikkat edin. MRC Nutrition sahibi U.D. Marjorie Cohn, “Hakiki gıdayla beslenirseniz metabolizmanızı daha sağlıklı tutarsınız” diyor. Besin zengini gıdaların vücuda katkısı daha çoktur.

2. Gece Alınan Kaloriler Daha Ağırdır

Gece yediğiniz şeylerin akıbeti pek iyi olmuyor. Araştırmacılar geç vakitte atıştıran deneklerin, akşam 7’den sonra yemeyenlere nispeten daha çok kilo alıp daha az yağ yaktıklarını söylüyorlar.

3. Herkesin Metabolizması Farklı Olduğundan Kalori Emilimi de Farklıdır

Arkadaşınızla aynı dondurmadan eşit porsiyonda yeseniz de; kalıtım, enzim seviyeleri, bağırsak bakterileri ve hatta bağırsak uzunluğu gibi sebeplerden dolayı ona göre daha çok kalori tüketmiş olabiliyorsunuz.

Reklam

Testosteron Seviyenizi Doğal Yollardan Arttırmanıza Destek Olacak İpuçları

0

Testosteron, vücutta kas gelişiminden ruhsal sağlığa kadar metabolizmayı düzenleyen en önemli hormonlardan biridir. Erkeklerde kadınlara oranla çok daha fazla bulunan testosteron, özellikle vücut geliştirme ve fitness sporları ile uğraşan erkekler için büyük önem taşır.

Testosteron, vücudun kas kütlesini arttırmak için ihtiyacı olan protein sentezini arttıran bir hormondur. Ayrıca testosteron tıpkı protein gibi vücuttaki yağların enerji olarak kullanılmasına yardımcı olur. Bu sebeple vücut geliştirmede hem direkt olarak kas kütlesi arttırmaya yardımcı hem de dolaylı olarak antrenman için size enerji sağlar.

Vücut geliştirme ve diğer tüm spor dallarında olduğu gibi yağsız kas kütlesi kazanılmak istenir. Vücut geliştirmede ise bu daha da büyük önem taşır. Çünkü, her bir antrenman, kullanılan protein takviyeleri ve diğer uğraşlar daha fazla kas kütlesi demektir. Proteinler kas kütlenizin inşası için kullanılır ve sizin sürekli olarak var olan kas kütlenizi korumanız, fazladan da kas kütlesi oluşturmanız gerekir. Testosteron seviyenizin yüksek olması protein sentezinizin artmasında önemli rol oynar. Kas kaybını engelleyecek ve kas kütlesi oluşumunu destekleyecek en değerli hormon bu nedenle testosteron olabilir.

Testosteron Seviyenizi Doğal Yollardan Arttırmak İçin Yapılabilecekler:

1. Sağlıklı Yağları Mutlaka Tüketin

Sağlıklı yağlar ve omega-3 kas kütlesinin arttırılmasına destek çıkar.

Testosteron arttırma öncelikli beslenme ile oldukça ilişkilidir. Somon balığı, badem gibi kuru yemişler, hindistan cevizi yağı, fıstık ezmesi, avokado ve balık yağı/omega 3 takviyeleri sizin için en değerli sağlıklı yağlardır. Aldığınız yağ oranını düşürmek kas gelişiminizi olumsuz etkiler. Yapılan araştırmalarda yağ oranlarını düşüren kişilerin testosteron seviyelerinin de düşmeye başladığı görülmüştür. Kas kütlenizi arttırmak istiyorsanız Ayçiçek yağı, margarin gibi sağlıksız yağlardan uzak durmalısınız. Sağlıklı yağları ise muhakkak beslenme programınıza katın!

Omega-3 ve balık yağlarını incelemek ve satın almak için tıklayınız.

2. Yeterince Dinlenin ve Uyuyun

Uyku düzeni kas gelişiminiz ve testosteron seviyeleriniz için önemlidir.

Spor yapmak ve kas geliştirmek için vücudunuza iyi bakmanız gerekiyor. Antrenman sonrası travma yaşayan ve alarm sistemi olarak size kendinizi yorgun hissettiren vücudunuzu dinleyin. Bir sonraki antrenmana hazır olmanız gerekiyor. Aksi halde vücudunuz kas geliştirmenin tam tersi bir yol izleyecektir. Uyku sürenizi azaltmanız vücudunuzda metabolik süreçlerin faaliyetini olumsuz etkileyerek testosteron hormonunuzun da azalmasına sebep olabilir.

Uyku probleminin sağlık üzerindeki negatif etkilerini burada okuyabilirsiniz.

3. Ağırlık Çalışın, Çoklu Kas Gruplarını Hedef Alın ve Antrenman Sıklığınızı Arttırın

Testosteron seviyenizi arttırmak için daha fazla antrenman yapın.

Daha çok antrenman yapmak ve özellikle çoklu kas gruplarını aynı anda çalıştıracak hareketler yapmak testosteron hormonunuzun üretimini tetikleyecek önemli bir etkendir. Haftalık antrenman programınızı genişletin ve antrenmanlarınıza yüksek ağırlıklar kullanarak yapabileceğiniz; bench press, deadlift, squat, power cleans gibi hareketleri ekleyin.

4. Gıda Takviyelerinden İhtiyacınız Olanları Belirleyin

Gıda takviyeleri ve testosteron ilişkisi.

Özellikle d vitamini, çinko ve magnezyum eksikliğinin testosteron seviyelerini düşürdüğüne dair çalışmalar bulunuyor. Bu vitamin ve mineraller vücudunuzun kemik gelişimi ve bağışıklık sistemini de güçlendirdiğinden ihtiyacınıza uygun olanları belirleyip genel vücut sağlığınız için tüketebileceğiniz takviyelerdir.

Reklam

İlk Kan Döküldü: Boks Maçı Öncesi Mikaela Lauren, Cecilia Braekhus’ı Dudağından Öptü!

0

Boks, hepimizin ilgiyle takip ettiği spor branşlarının başında geliyor.

Müsabaka öncesinde yaşananlardan ve yaratılan gerilimli dakikalardan tutun da, müsabaka sonrası kazananın ilan edildiği ana kadar her dakikası heyecan içinde geçiyor.

Hele ki iki sağlam rakibin karşılaşma öncesindeki bir araya geldikleri basın toplantıları var ki, sormayın hiç.

Hele ki içeriğimize konu olan Mikaela Lauren – Cecilia Braekhus müsabakası öncesi aralarında yaşananları hiç sormayın…

İsveçli yenilgisiz boksör Mikaela Lauren, önümüzdeki Cumartesi günü Cecilia Braekhus ile ünvan koruma maçına çıkacak. Oldukça heyecanlı ve kıran kırana geçmesi beklenen maç öncesi olağan bir şekilde basın toplantısı düzenlendi ve taraflar ilk kez karşı karşıya geldi.

Gözlerini kırpmadan birbirlerine sert bakışlar yolladılar, nefes alışverişlerini hissetiler.

Buraya kadar her şey normal.

Gayet tiyatral şeyler kısacası…

İşte olay tam da burada koptu aslında.

Mikaela Lauren, hiç beklenmedik bir anda rakibi Cecilia Braekhus’in dudaklarından öptü.

Evet, şaka yapmıyoruz. Cidden öptü.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Olayı tamamen tiyatral hale getirme çabasının getirdiği bir şey olsa da, böyle bir ‘yumruğu’ kimse beklemiyordu elbette.

Haliyle boksörler de dahil salondaki herkes kahkalara boğuldu.

Bu hamle sonrasında açıkça anlaşılıyor ki ilk kan Mikaela Lauren tarafından döküldü…

Reklam

Kas Sistemi Hakkında Bilmediğiniz 10 İlginç Bilgi

1

Kas sistemi uzaktan basit bir yapı gibi görünür. Detaylı inceledikçe, ne kadar ustaca inşa edilmiş kompleks bir yapı olduğu anlaşılır.

Bazı kaslar kontrolünüzle çalışırken bazı kaslar kontrolünüzün dışında çalışır. Nefes almanızı sağlayan kaslar kontrol dışı çalışan kaslara güzel örnektir.

Hepsi tabii ki bu değil. Size vereceğimiz bilgiler arasında kesinlikle bilmediğiniz maddeler var!

Kaslar Düz Kas, Kalp Kası ve Çizgili Kas Olarak 3’e Ayrılır

Düz kaslar kontrolünüzün dışında çalışan kaslardır. Bu kasları çalıştırmayı bilinçli olarak düşünmezsiniz. Kan damarlarındaki, bağırsaklardaki kaslar düz kaslardır.

Kalp kasları kalpte bulunur.

Çizgili kas ise bilinçli olarak hareket ettirdiğiniz kaslardır. Yürüme, ağırlık kaldırma gibi aktivitelerde bu kaslar aktif olarak çalışır.

Vücudunuzda 600’den Fazla Kas Bulunur

Image result for more than 600 muscles

3 tip kas grubuna ait toplam miktar 600’den fazladır. Kemik sayısına baktığımızda ise 206 gibi bir rakamla karşılaşıyoruz.

Kaslar, Kas Fiberi Denen Özel Hücrelerden Oluşur

Image result for muscle fiber

Hücrelerin büyüyüp küçülen bir yapıya sahip olması, kasılma için gereklidir. Bu nedenle böyle özel bir yapı gerekir.

Vücudunuzdaki En Büyük Kas Kalça Kası Olan Gluteus Maximus’tur

Kalçanızdaki gerici kas grubudur. Postürün düzgünlüğünü sağlayan ve gövdeye destek olan bu kas grubu en büyük kas grubudur. Kalçanız sandığınızdan çok daha önemli!

Vücudunuzdaki En Küçük Kas Grubu Kulağınızın İçindedir

Image result for smallest muscle

Timpani ve stapedius kasları en küçük kaslardır. İç kulağı kulak zarına bağlanarak korur. En küçük kemikler de aynı şekilde kulaktadır.

Vücudunuzdaki Orantısal Olarak En Güçlü Kas Çene Kasıdır

Azı dişlerinizi 100 kilogramlık kuvvetle kapatabilirsiniz.

Vücuttaki Ortalama Kas Oranı?

Image result for smallest muscle

Bütün omurgalılar için geçerli olan bu oran yaklaşık %40’tır. Tabii ki spor yapan kişilerde durum tecrübelendikçe değişebilir, kas yüzdesi artabilir.

Vücutta En Çok Çalışan Kas Grubu?

Tabii ki kalp kasıdır. Günde ortalama yaklaşık 10000 litre kan pompalar.

Göz kasları da oldukça fazla çalışan kas gruplarına bir örnek olarak gösterilebilir.

Vücut Isısının En Büyük Kaynağı Kaslardır

Kasların kasılması, vücuttaki ısının yaklaşık %85’inin kaynağıdır. Üşürken kaslarınızın kasılma sebebi de budur. Soğukta kontrol dışı kasılmalar vücüdunuzun ısınması için gerçekleşir.

Reklam

Antrenman Kaynaklı Sakatlanmaları Tedavi Ettiği Düşünülen Yöntem: Akupunktur

0

Akupunkturun ne denli etkili olduğu üzerine pek çok farklı görüş mevcut ancak, çoğunluk az da olsa bir etkinin oluştuğunda hemfikir. Ağrı yaşıyorsanız bu yöntemi deneyebilirsiniz. Ayrıca oldukça eski bir teknik olan akupunktur, antrenman kaynaklı sakatlanmaları iyileştirmede de yardımcı olabilir.

Gelin, akupunktur ile ilgili detaylara birlikte bakalım.

Yapılan çalışmalar gösteriyor ki, ince iğnelerin cilde batırılması kas toparlanmasına yardımcı olabiliyor, bu sebeple de oldukça revaçta. Vücudun belirli noktalarına ince iğnelerin batırılması tekniğine dayanan Çin tedavi yöntemi akupunktur, kas ve iskelet rahatsızlıkları, kısırlık, solunum problemleri, migren, nörolojik rahatsızlıklar, alerji, cilt bozuklukları, soğuk algınlığı ve gribin tedavisi için kullanılıyor. Bilim insanları hala akupunkturun nasıl işe yaradığını çözmeye çalışıyor ancak spor kaynaklı rahatsızlıklar söz konusu olduğu zaman araştırmalar, bu tedavi yönteminin vücuttaki enflamatuvar kimyasalları azaltıp rahatsızlık yaşanan bölgeye kan akışının artmasına yardımcı olabileceğini gösteriyor.

 – Akupunkturun Kökeni

Annandale’de bulunan Tamamlayıcı Sağlık Politikaları Birliği direktörü ve lisanslı akupunktur uzmanı olan Bill Reddy, “Akupunktur, Çin’de 3.500 ila 5.000 yıl önce ortaya çıktı ve Çinli işçilerin Kıtalararası Demir Yolları’nda çalışmalarıyla birlikte Amerika’da da 1860’lı yıllarda kullanılmaya başlandı” diye açıklamada bulunuyor. Araştırılıp resmi şekilde kullanılması ise 1980’i buldu.

Kökenleri çok eskiye dayanan akupunkturun, kas yırtılması, burkulma, tendon iltihabı, kırıklar, siyatik hastalığı, baş ağrısı, dirsek ağrısı, diz ağrısı, sinir başı sendromu ve bulantı gibi rahatsızlıkları tedavi ettiği düşünülüyor.

 – Ne Beklemeli?

Tıbbi geçmişinizin incelenmesi sonrasında akupunktur uzmanı, bloke olan chi, yani enerji akışına erişmek için “noktalar” belirlemek adına vücudunuzu değerlendirir. Noktalar belirlendikten sonra akupunktur uzmanı hızla cildinize iğneler batırır. İğnelerin kimi daha yüzeysel veya daha derin batırılabilir, bazı iğneler ise ileri ve geri hareket ettirilebilir. İğneler batırıldığında bir miktar basınç hissedebilirsiniz ancak çoğu kişi acı hissetmez.

Seans bittikten sonra iğnelerin batırıldığı yerlerde hissizlik, hafif kaşıntı, karıncalanma ya da ağrı hissedilebilir. Bu durum, chi noktalarının bulunduğunu gösterir. İlk değerlendirme ve birinci seans 45 dakika ila iki saat kadar sürebilirken sonrasındaki devam saatlerinin süresi on beş dakika ile bir saat arasında değişir.

 – Etkisi ve Süresi

Akupunktur, kan akışını arttırarak kasların daha hızlı iyileşmesine yardımcı olabilir. Aynı zamanda tendon ve bağ dokuların toparlanması için gereken süreyi hızlandırıp ağrıyı azaltabilir, ayrıca kasların hareket aralığı ve işlevselliğini arttırabilir.

Akut bir sakatlık, hastanın yıllardır yaşadığı kronik bir probleme göre daha az sayıda seans gerektirir. Hafif bir sakatlanma söz konusu olduğunda normal bir tedavi planı bir iki seans sonrasında üç dört hafta boyunca haftada iki defa uygulanıp takip eden ay süresince haftada bir defa şeklinde devam edebilir.

 – Bilimsel Veriler

Reddy, “2012 yılında 17 binden fazla kişiyi kapsayan bir meta analiz, akupunkturun farklı ağrı türlerini tedavi etmede etkili olduğu, özellikle sırt, boyun ve omuz ağrılarında, kronik baş ağrısı ve eklem iltihabı tedavisinde güçlü kanıtların bulunduğunu gösterdi” açıklamasını yaptı.

Buna rağmen, University College London farmakoloji profesörü David Colquhoun ise şöyle bir bilgi veriyor: “Akupunktur diğer alternatif tıp yöntemleri arasında en çok araştırılmış olandır. 3.000’in üzerinde test yapıldıktan sonra bile neredeyse her rapor ‘Daha fazla araştırma yapılması gerekmektedir’ cümlesiyle biter. Kanıtlar bütünü sıfır ya da klinik öneme sahip olamayacak düşük miktarda fark göstermektedir. Araştırmalar dahilinde gözlemlenen değişim gerçek olsa da, hastaya fark edilir seviyede fayda sağlamaya yetemeyecek kadar azdır.”

Kaynak: M&F Dergi Ocak 2017 Sayısı

Reklam

Popüler Filmlerde Bulunan ve Muhtemelen Fark Etmediğiniz 9 İlginç Detay

0

Hiçbir filmi izlerken spoiler denk geldi mi?

Spoiler ne demek bilmeyenlere; spoiler film veya dizide gelecekte olacaklara dair ipucu veya bilgi anlamına gelir.

Kesinlikle farketmediğiniz ve popüler olan filmler içerisindeki pek çok spoiler, yazımızın devamında!

Star Trek: Into Darkness (2013)

Masadaki Starfleet gemisini gördüğü an Marcus’un anlaşılmaz duraksamasını farketseydik, Kirk karakterini nelerin beklediğini anlayabilirdik.

Shutter Island (2010)

Teddy’nin partneri olan Chuck’ın silah kontrolünde silah kılıfını ararkenki acemiliği, aslında silahlara pek alışkın olmadığını gösteriyor. Teddy biraz farkında gibi gözükse de, yola devam edip gerçeği sonra öğreniyor.

Tangled (2010)

İlk dakikalarda, Rapunzel’in başının üstündeki oyuncaklara bakılınca aslında uzun bir yolculuk olacağını anlamak mümkün. Bu oyuncaklar ilerleyen dakikalarda karşımıza çıkıyor.

Spiderman 3 (2007)

Goblin olan Harry hastanede yatıyorken, Peter Parker ve Mary Jane ziyaretine geliyor. Ziyaret sonrasında böyle arkadaşlara sahip olduğu için çok şanslı olduğunu söyleyen hemşireye, “onlara hayatımı veririm” diyen Harry aslında büyük bir ipucu bırakıyor.

The Prestige (2006)

En sonda Alfred’in ikiz kardeşiyle gizlice çalıştığını öğreniyoruz. Ama filmin başlarına baktığımızda Robert, Alfred’in günlüğünü okurken sıkça “biz” geçen cümleler okuyor. Sonraki sahnelerdeki kuş hilesinde, “kardeşi nerede?” diye sorulduğunda da her şey apaçık ortaya çıkıyor.

Ace Ventura: Pet Detective (1994)

Kafa karışıklığına sebep olmasının yanı sıra, güldüren ve ani biten finalde Ace gerçekleri açıklıyor. Kanıt olarak Einhorn’un erkek olduğunu kanıtlamak için onun elbisesini çıkarıyor. Aslında büyük spoiler çoktan masada…

Saw 3D (2010)

Filmin başlarında Gordon’ın orada olmasından şüphelenmeliydik. Bu filmde sebepsiz yere herkes ölüyor. Yalnızca bu sahnedeki buluşmaya öylesine gelmiş olamazdı…

Casino Royale (2006)

Filmin en başındaki jenerik kısmında Vesper Lynd’in sembolize ettiği karakterin aşk ve ihaneti temsil ettiğini bilseydik, daha filmi izlemeden bazı tahminlerde bulunabilirdik.

Guardians of the Galaxy (2014)

Groot karakteri aslında Shel Silverstein’ın “the giving tree” kitabındaki bir karakteri andırıyor. Kitabı okuyanlar, bir sürü fedakarlığı peş peşe yapan Groot’un sonunu tahmin edebilirdi.

Reklam

WBO Şampiyonu Amanda Serrano’nun Yeni Başlayanlara Tavsiyeleri Var

0

Amanda Serrano profesyonel boksör ve kadınlar WBO tüysıklet mevcut şampiyonudur. Beş farklı kategoride dünya şampiyonluğu olan tek kadın boksördür. Serrano’nun yeni başlayanlara tüyo ve tavsiyeleri şöyle:

Temel Hareketleri Çalışın

“Yumruğu kusursuzlaştıran şeyler pratik ve sabırdır. İlk başladığımda antrenörüm üç dakika ara vermeden yumruk attırırdı. Bir tur düz, bir tur kroşe şeklinde çalışırdım.” Hareketlere hemen alışamasanız bile cesaretinizi yitirmeyin. “34 maça çıktım ve kendimi yeni yeni buluyorum diyebilirim.”

Çalışmanıza Güvenin

“Ringe adım attığımda her şeyi bir kenara bırakırım. O noktadan sonra vücudunuz her şeye hükmetmeye başlıyor. Yumruk yemekten korkmuyorum çünkü karşılık vermeyi iyi öğrendim.”

Gelişmeye Devam Edin

“Serrano’nun boksta kazanmaktan sonra en sevdiği şey kendini sürekli sınamak zorunda kalması. “10 yıldır boks yapıyorum ve hâlâ spor salonuna büyük hevesle gidiyor ve yeni şeyler öğreniyorum. Her dövüşten sonra neye yoğunlaşmam gerektiğini belirliyor ve bunların üzerine gidiyorum.”

Fitliğinizi Bileyin

“Sırf sert vuruyorsunuz diye mükemmel bir boksörsünüz diye bir şey yok. Sert vurabilirsiniz ama berbat bir stille dövüşüyor veya rakibinizin taktiklerine kolayca yeniliyor olabilirsiniz” diyor Serrano. Dayanıklılık ve motivasyon maçta çok şey değiştiriyor. “Boks salonuna gitmeden önce koşup kardiyo yapıyorum.” Ringde veya dışında alakasız gözüktüğünüzü zannetmeyin. “Kadın boksörler de en az erkekler kadar sıkı çalışıyor” diyor Serrano. “Tırnağımız veya burnumuz kırılmış, pek önemsemiyoruz. Beş kategoride şampiyonluğum var ve erkeklerin yaptığı her şeyi yapabiliyorum.”

Reklam

Sağlıklı Bir Vücut ve Güçlü Bir Merkez Bölgesi İçin 5 Yoga Hareketi

0

Omurganın sağlıksız oluşu ve merkez bölgesinin güçsüzlüğü sebebiyle ağrılar çektiğinize eminiz. Hareketsiz, yoğun ve masabaşında geçen zaman esnekliği kısıtlar ve ağrıya sebep olabilir. Bu ağrıları esnekliğinizi ve gücünüzü arttırarak geçirmeyi istemez miydiniz?

Yoga bu tip sorunları kökten çözebiliyor. Hem zihnen, hem de fiziksel açıdan ilerlemek için sahip olabileceğiniz en iyi hobilerden olan yogayı kesinlikle hayatınıza dahil etmelisiniz.

Yogayı öğrenmek için can atıyor fakat yapacak egzersiz bulmakta güçlük çekiyorsanız, size derlediğimiz programla bu güçlüğün de üstesinden geleceksiniz!

Cat – Cow

Plank Variation

Plank to Pike

Salabhasana

Reklam

Enerjinizin Azaldığını Düşünüyorsanız Size İyi Gelebilecek 5 Gıda Takviyesi

0

Yalnız değilsiniz. Yoğunluktan mustarip profesyonel iş kadınları, işyeri sahipleri ve üniversite öğrencileri de arada sırada kendilerini sizin gibi miskin hissediyorlar. Yorgunluk durumunuz, stres, anksiyete, bıkkınlık veya depresyonun bir yan etkisi de olabilir. Peki, çok geçmeden bu durumdan nasıl kurtulabiliriz? Enerji yükseltmek için kahvenin sağladığından daha çok şeye ihtiyacım var diyorsanız, enerjinizi arttırıp odaklanma kabiliyetinizi iyileştiren ve yaşama sevinci sağlayan beşte beş hayat kurtarıcı bir reçete hazırladık.

1. Kafein

Kafein merkezî sinir sistemini uyaran bir besin olup daha çok kahve, enerji içecekleri ve hatta bitter çikolata gibi yiyeceklerden temin edilir. Ancak kafein hapı olarak da bulunmaktadır. Journal of Sports Medicine dergisinde çıkan bir çalışmada saf kafein takviyesi incelenmiş ve dayanıklılık antrenmanlarında gösterilen performansın artması için 200 gram kafeinin (yaklaşık yarım litre kahvede bulunan miktar) yeterli olduğu bilgisi geçilmiştir.

Özellikle antrenmanlar öncesi enerji için kullanılan ve uygun fiyatlı kafein takviyesi satın almak için tıklayınız.

2. Taurin

Daha çok kanatlı eti tüketenlerde yüksek oranlarda bulunan taurin, esansiyel olmayan ve en bol bulunan amino asit türüdür. Retinanın, beynin, dokuların ve organların sağlıklı işlemesini destekler. Amino Acids yayınında çıkan bir çalışmaya göre, taurindeki antioksidan unsurlar bağışıklık sisteminde kritik bir rol oynayabilirken iltihaplanma karşıtı etkisi de organ dokularını oksidatif stresten koruyabiliyor. Üstelik taurin maddesi koroner kalp rahatsızlığı riski olanları da bu riske karşı koruyabiliyor.

Yoğun egzersiz yapan sporcuları destekleyen ve enerji sağlayan taurin takviyesi satın almak için tıklayınız.

3. CLA

Konjuge linoleik asit (CLA), daha çok kırmızı et ve süt ürünlerinde bulunur. CLA yağ yakıcı özelliğinin yanı sıra kolorektal kansere karşı koruma etkisi yaratabildiğinden kadınların tüketmesi özellikle tavsiye edilir. Breast Cancer Research and Treatment dergisinde çıkan bir çalışmada da CLA alımının bazı kanser türlerindeki tümör oluşumunun azaltılmasıyla ilintili olduğu bilgisi geçilmiştir. CLA ayrıca obez bireylerde genel vücut yağının düşürülmesinde de etkili olabiliyor.

Normal kan kolesterol düzeyinin korunmasına katkıda bulunan ve yağ yakımına yardımcı olan CLA takviyesi satın almak için tıklayınız.

4. Glutamin

Glutamin, kaslarda üretilip depolanan diğer bir esansiyel olmayan amino asittir. İnsan vücudu günlük yeterli miktarda bu amino asitten üretebilirken, yoğun antrenmanlar gibi aşırı stres durumlarında vücut ürettiğinden fazlasını kullanabiliyor. Bu yüzden glutamin tozu spor yapanlar tarafından sıklıkla tercih ediliyor. Maryland Üniversitesi Tıp Merkezi, bu amino asidin aşırı miktardaki amonyağın (bir tür atık madde) vücuttan atılmasına ve bağırsak sağlığının iyileştirilmesine yardımcı olduğunu söylüyor.

Kasların onarılmasına ve toparlanmasına yardımcı olan glutamin takviyesi satın almak için tıklayınız.

5. Yeşil Kahve Özütü

Yeşil kahve çekirdekleri, normal çekirdeklerin aksine kavrulmazlar. Bunun bir sonucu olarak, yeşil kahve çekirdeği daha yüksek miktarda klorojenik asit içerir. Kore’deki Myongji Üniversitesi araştırmacıları bu asidin, farelerde vücut yağı birikmesi de dâhil obezite karşıtı etkiler yarattığını söylüyorlar. Dolayısıyla yeşil kahve ile zayıflama oldukça popüler bir yöntemdir.

Obeziteye karşı etkili olan ve yağ yakımı sağlayarak enerji veren yeşil kahve takviyesi satın almak için tıklayınız.

Reklam