Fit Hub Blog Sayfa 160

BCAA İle Sınırlı Kalmayın

0

BCAA’ların ve diğer takviyelerin kas gelişiminiz ve sağlığınıza yapacakları katkılar ortada; whey protein kas gelişiminizi için önemlidir; kardiyovasküler sağlığınız için balık yağının faydalarını artık çocuklar bile biliyor; kafein dikkatinizi toplamanıza yardımcı olur vb. Bu takviyelerden bazıları çok iyi etki gösterir, bazıları etkisini uzun dönemde hissettirir ve bazı takviyeler ise sizin üzerinizde fark yaratmayabilir. Burada hatırlatmak istediğimiz başka bir konu da kas gelişiminiz ve genel sağlığınızı iyileştirmek adına kullandığınız takviyelerin birlikte kullanımının etkinliklerini hem arttırabilecekleri ya da azaltabilecekleri gerçeğidir. Örneğin kreatin ve beta-alanin takviyelerinin birlikte kullanımı kas inşa edici özelliklerini arttırmaktadır. Kalsiyum takviyesi ve demirin birlikte kullanımı ise hangisinin vücut tarafından emileceği konusunda bir yarış başlatır ve etkinliklerini azaltır.

BCAA VE WHEY PROTEİNİN BİRLİKTE KULLANIMI

BCAA’ların (dallı zinciri amino asitler) lösin, izolösin ve valin amino asitlerinden oluştuğunu artık duymayanınız yoktur. BCAA’lar kas hacminizi arttırmak ve yorgunluğa karşı kullanılan bir takviyedir ama Frontiers in Physiology dergisinde çıkan yeni bir çalışma sadece BCAA takviyesinin tek başına kullanımının iyi sonuçlar almak konusunda yeterli olamayacağını göstermektedir. Çalışma için araştırmacılar, 5.6 gram BCAA’dan ya da plasebodan oluşan bir içeceğin içirildiği 10 idmanlı atlet üzerinde uygulanan bir deney için tek tekrar maksimum ağırlıkta leg extension ve leg press egzersizlerini kullanmışlardır. Kas biyopsisi topladıkları atletlerde BCAA takviyesinin kas protein sentezini %22 oranında arttırdığını bulmuşlardı; yalnız bu oran BCAA ve whey protein birlikte alındığında oluşan kas protein sentezine kıyasla daha düşük kalmıştı. BCAA ve whey proteinin birlikte kullanımı kas protein sentezini ikiye katladığı görülmüştü.

“Sonuçlarımız gösteriyor ki BCAA’nın tek başına kullanımı kas protein sentezini uyaracaktır (kas protein sentezi kas büyümesine yol açan metabolik bir mekanizmadır). Ancak bu maksimum bir sonuç değildir çünkü BCAA takviyeleri diğer elzem amino asitleri içermezler,” diyor araştırmanın yöneticisi Kevin Tipton. Kendisi İngiltere’de Stirling Universitesi’nde spor, sağlık ve egzersiz bilimi profesörüdür ve sözlerini sürdürüyor “Yeterli miktardaki bütünsel bir amino asit alımı egzersiz sonrası maksimum kas inşası için gereklidir. Kas büyümesini ağırlık antrenmanları yoluyla geliştirmek konusunda ilgi duyan atletler sadece BCAA takviyelerine güvenmemelidirler.”

Reklam

Göğüs Kaslarınızı Geliştirecek 4 Önemli Teknik

0

Kim gelişmiş göğüs kasları istemez ki? Mükemmel bir fiziği tanımlayan en önemli vücut bölümlerinden birisidir göğüs kasları. Peki, daha hacimli ve daha geniş göğüs kaslarına sahip olmak zor mu? Elbette değil ancak oyunu kurallarına göre oynamalısınız.

Vücut geliştirme son zamanlarda öyle bir hal aldı ki artık dev gibi bacak kaslarına ya da olağanüstü geniş omuzlara sahip olmak bir gereklilik olarak görülüyor.

Aynı şekilde geniş göğüs kaslarına sahip olmak da hacimli bir fiziğin olmazsa olmazı. Vücut geliştirmenin Altın Çağı’nda da başta Arnold Schwarzenegger olmak üzere tüm önemli isimler geniş ve hacimli göğüs kaslarına sahipti.

Hatta vücut geliştirmenin o Altın Çağı’nın en zayıf adamlarının bile günümüzün IFBB pro’larının çoğunu sahnede yok edebilecek derecede kaslı vücut yapıları vardı. Gelin isterseniz o dönemin adamlarının fikirlerine bir göz atalım ve göğüs kaslarınızı geliştirmek için uygulamanız gereken 4 tekniği inceleyelim.

1. Bench Press Ağırlığınızı Attırın

Reg Park 227 kg ağırlıkla bench press yapan ilk adamlardan biriydi; Chuck Sipes bench press Dünya rekorunu kırmaya yaklaşmıştı ve Arnold Schwarzenegger’de powerlifting yaparak işe başlayan bir isimdi. Saydığımız tüm bu isimler bench press yaparken ağır yükler kullanmışlardır ve sahip oldukları geniş göğüs kasları da bunun göstergesiydi.

2. Pullover Egzersizini Uygulayın

Vücut geliştirmenin Altın Çağı’ına tanıklık edenler gelişmiş göğüs kaslarına barbell ya da dumbbell pullover ile kavuşmuştu. Pullover egzersizi sadece göğüs kaslarınızı hedef almaz, aynı zamanda kanat kaslarınızı ve kaburgalar arasındaki kasları (interkostal) da çalıştırır. Gelişmiş interkostal kaslar nefes aldığınızda ve nefesinizi tutup poz verdiğinizde geniş bir göğüs kafesi görünümü kazandırır. Yapılan son bir araştırma kanat kaslarını çalıştırmak için kablo istasyonunda ve makine de yapılan pullover egzersizin daha etkili olduğunu, ağırlık barı ve dambılların ise göğüs kaslarını çalıştırdığını belirtmektedir. Barbell ya da dumbbell pullover egzersizleriyse göğüs kaslarınızı geliştirmek için antrenman programınızda olması gerekenler egzersizlerdir.

Günde sadece 5 dakika ayırarak göğüs kası geliştirmenin mümkün olup olmadığını merak ediyorsanız “5 Dakikada Göğüs Kaslarını Belirginleştirmek Mümkün mü?” makalesini okuyabilirsiniz.

3. Reverse Grip Bench Press

Kanada’da yapılan son bir araştırma reverse grip bench press egzersizinin (tersten tutuşla bench press) üst göğüs kaslarını geleneksel bench press’e kıyasla %30 daha çok harekete geçirdiğini bulmuştur. Dahası, reverse grip bench press çoğu sporcu için geleneksel bench press egzersizine kıyasla omuzlara daha az yük bindirir.

4. Dumbbell Fly Hareketini Güncelleyin

Dumbbell fly hareketi harika bir egzersizdir çünkü hareketin alt noktasında göğüs kaslarınıza büyük bir esneme yaşatır. Yalnız kollarınızı birleştirmeye başladığınızda göğüs kaslarınıza binen direnç yok olur. Chain fly egzersizi (zincirle yapılır) ise hareketin tamamında göğüs kaslarınızda direnç oluşturur. Göğüs kaslarınızda yüksek direnç oluşturmanın göğüs kaslarınızı geliştirecek önemli bir etken olduğunu unutmayın.

Reklam

Tadına Doyamayacağınız Proteinli Shake Tarifi

0

Spor salonunda geçirdiğiniz sıkı bir ağırlık antrenmanı seansı sonrası nefis bir protein shake içmek gibisi yoktur. Muscle & Fitness Türkiye olarak ağırlık antrenmanı sonrası beslenmenin önemini hep vurguluyoruz ve bu tarifimizde bu videomuzda bu amacımıza hizmet etmek maksadıyla paylaşıyoruz.

Vücut geliştirmenin efsane ismi Rich Gaspari’nin tarifi bir taşla iki kuş vurmak gibi; hem lezzetli bir protein shake hem de sağlıklı malzemeler içeriyor. Protein shake’imizin malzemeleri ağırlık antrenmanı yapan her kişinin evinde bulunabilecek malzemelerden oluşuyor ve hazırlanması kolay. Protein shake tarifimizi sıkı bir ağırlık antrenmanı sonrası mutlaka deneyin.

Çikolatalı Protein Shake

Malzemeler

  • 2 ölçek çikolatalı whey protein
  • Bir avuç buz küpü
  • 1 bardak yağsız süt
  • 1/2 kâse yulaf ezmesi
  • 2 yemek kaşığı fıstık ezmesi

Reklam

Daha Büyük ve Daha Güçlü Biceps’ler için Bunları Yapmayın!

0

Kim daha büyük ve daha güçlü biceps kaslarına sahip olmak istemez ki? Yalnız hacimli ve güçlü biceps’ler için akıllıca antrenman yapmalısınız. Spor salonlarında ağırlık antrenmanı yapan herkes biceps kaslarını çalıştırırken onlara ayrı bir önem verir ama emin olun çoğu kişi büyük ve güçlü biceps kaslarına giden yolda kendi önlerine engeller koyar. İşte biz de bu yazımızda büyük ve güçlü biceps kasları edinmenizi güçleştiren hatalarınızı önünüze sermek istedik. Hazırsanız başlıyoruz.

1. AĞIRLIĞIN İVMESİNDEN YARARLANMAK

Biceps kaslarınızın büyümesini istiyorsanız onları çalıştırmalısınız. Belinizden öne doğru eğilmek ve sallanmak daha fazla ağırlık kaldırmanızı sağlasa bile biceps kaslarınıza uygulayacağınız direnci azaltır. Daha büyük ve güçlü biceps kasları için bunu yapmayın.

2. GERİYE YASLANMAK

Curl hareketini yaparken geriye doğru yaslanmak hem omurganızı zedeler ve aynı zamanda biceps kaslarınıza vurgulamanız gereken dirençten çalar. Unutmamalısınız ki kaslarınızı büyüten şey dirençtir. Hareket aralığı boyunca dik durun ve bu şekilde formunuzu koruyana kadar tekrarlarınızı devam ettirin.

3. DİRSEK VE OMUZLARI KALDIRMAK

Bazıları biceps kaslarını çalıştırırken curl hareketinin tepe noktasında daha iyi bir kasılma elde etmek için dirsek ya da omuzlarını kaldırır. Ancak bu biceps kaslarını daha iyi çalıştırmak için doğru bir yöntem değildir. Bu şekilde çalışarak ön omuz kaslarını harekete dâhil edersiniz ki bu da biceps kaslarınızın büyümek ve güçlenmek için ihtiyacı olduğu direnci yok eder ve biceps kaslarının kasılma şiddetini zayıflatır.

4. ÖN KOL İLE AĞIRLIĞI KALDIRMAK

Ağırlık antrenmanı yapanlardan çokça duyulan bir konu vardır; curl hareketini uygularken biceps kaslarından ziyade ön kol kaslarında daha iyi bir “pump”  ve yanma hissederler. Kimileri için bu durumun açıklaması ön kol ve biceps kasları arasındaki güç dengesizliğidir. Ancak çoğunlukla bunun nedeni teknikten ileri gelir. Curl hareketlerini uygularken başlangıçta ön kol kaslarınızı kasmamaya çalışın. Ağırlığı indirip yukarı kaldırırken bileklerinizi ön kolunuzla aynı hizada (ya da hafifçe geride de konumlandırabilirsiniz) tutun.

5. KANAT KASLARINDAN SONRA BICEPS’LERİ ÇALIŞTIRMAK

Biceps kaslarınızı ve kanat kaslarınızı aynı günde çalıştırmak konusunda bir sorun yok ancak biceps kaslarınızı büyütmek önceliğiniz ise biceps ve kanat kaslarınızı ayrı günlerde çalıştırmalısınız. Kanat kaslarınızı çalıştırırken çekme hareketi uygulanır ve bu şekilde biceps kaslarınıza da yük biner ve böylece biceps antrenmanı esnasında biceps kaslarınıza yeterince odaklanamazsınız. Biceps kaslarınıza yeterince odaklanamadığınızda ise daha büyük ve güçlü biceps kasları bir hayal olarak kalır.

6. HAREKETİN NEGATİF BÖLÜMÜNÜ ÖNEMSEMEMEK

Hareketin negatif bölümü (eksantrik) anabolizmaya yani hipertrofiyi ateşleyen sürece katkı yapar. Biceps kaslarını çalıştırırken hareketin negatif bölümünü asla göz ardı etmemelisiniz. Biceps kaslarınızı çalıştırdığınız her bir tekrarda ağırlığı 3-4 saniyede indirmek hafif bir ağırlık kullansanız bile ağırlığı birden yere indirdiğiniz curl hareketine kıyasla biceps kaslarınızı daha çok geliştirecektir.

Reklam

Antrenman Sonrası Yapmayı İhmal Etmemeniz Gereken 6 Şey!

0

Antrenman sonrası yapacaklarınız performansınızı doğrudan doğruya etkileyebilir yani antrenmanınız son tekrarınızı bitirdikten sonra aslında sonlanmamaktadır.  Her bir antrenmandan sonra mümkün olduğunca verim alabilmek için antrenman öncesi kadar antrenman sonrasındaki zaman dilimine de önem vermeniz gerekir.

İster daha çok yağ yakmaya çalışın, ister kas oranınızı arttırmak isteyin ya da amacınız daha iyi bir antrenman sonrası toparlanma dönemi geçirmek olsun, National Strength and Conditioning Association (Ulusal Kuvvet ve Kondisyon Federasyonu) kişisel program yöneticisi Nick Clayton bu 6 öneriyi antrenman sonrası uygulamanızı öneriyor.

1. Köpük Rulo Kullanın

Antrenman sonrası toparlanma için köpük rulo kullanın. Acı hissetmeyeceğiniz konusunda söz veremeyiz ama köpük rulo aracılığıyla kendi kendinize uygulayacağınız miyofasiyal gevşetme teknikleri esnekliğinizi geliştirir, kan akışını ve dolaşımını arttırır ve yumuşak dokulardaki “düğümleri” çözer. Köpük ruloyu hem antrenman öncesinde hem antrenman sonrasında uygulayabilirsiniz.

“Antrenman sonrası esneme hareketlerinden önce köpük rulo kullanın. Esneme hareketlerine benzerlik gösterir ancak köpük rulo bağdokuya daha çok tesir eder. Dokunun yüzeysel tabakasının rahatlatılması daha iyi bir esneme elde etmenizi sağlar,” diyor Nick Clayton.

2. Isınızı Düşürün

Son setinizi bitirdikten sonra antrenmanınızı doğrudan sonlandırmayın. Antrenmandan sonra vücudunuzun ısısını düşürmeye çalışmak kanın damarlarınızda birikmesini engeller.

“Antrenman sonrası tavsiyem 5 dakikalığına vücudunuzun ısısını düşürmeye çalışmak ve yavaş kardiyo yaparak metabolik artık maddeleri vücudunuzdan çıkarmaktır. Soğuma aktivitenizi çalıştırdığınız bölgeye göre seçmelisiniz. Örneğin üst vücut antrenmanı uyguladıysanız aynı bölgeyi hedeflemek için kürek makinesini deneyin,” diyor Clayton.

3. Esneyin

Clayton’ın verdiği bilgiye göre antrenman sonrası esneme çalışması yapmak hacim kazanan ve bu yüzden esnekliğini ve hareket aralığını kaybedenler için oldukça önemli bir konudur.

“Zaten esnek olan insanların için esnemeyi tavsiye etmem ama bu durum vücut geliştirme ya da ağır kuvvet antrenmanları için geçerli değildir. Düzgün bir şekilde uygulandığında esneme sinir sisteminizin rahatlamasına ve toparlanmasına yardımcı olabilir; kaslarınıza da faydaları dokunur,” diyor Clayton.

Çok sert bir şekilde esnerseniz kaslarınızda bir gerilme ve incinme olabilir. İyi bir esnemenin özelliği ağrı ve acı arasında bir denge noktası bulmaktır.

“Kendinizi rahat hissetmediğiniz noktaya kadar esnetin ama kendinizi de incitmeyin. Müşterilerime esneme esnasında diyaframdan nefes alıp vermeye odaklanmalarını isterim,” diyor Clayton.

4. Sıvı Tüketin

Sıkı bir antrenman seansı uygularken vücudunuz kendini soğutmak için terler. Terleme yoluyla kaybettiğiniz sıvıları geri almazsanız sıvı kaybı yaşarsınız.

“Vücut ağırlığınızın %2 oranında sıvı kaybetmek antrenman performansınızı olumsuz yönde etkiler. Bunu en çok kardiyo antrenmanları sırasında hissedersiniz. Kısacası su kaybına uğradığınızda vücudunuz ve kalbiniz antrenmanlarınızı bitirmek konusunda daha çok efor sarf edecektir,” diyor Clayton.

İyi bir sıvı alımı vücut sıcaklığını ayarlar ve eklemlerin kolayca hareket etmesini sağlar. Aynı şekilde yeterince sıvı alımı kabızlığa karşı da iyidir. Susuzluk hissi, vücudunuzdaki sıvı eksikliğinin gecikmiş bir uyarısıdır. Peki, vücudunuzun susuz kaldığını başka nasıl anlarsınız? İdrarınızdan!

“İdrarınız berrak ve açık sarı renkliyse durumunuz iyi anlamına gelir. Rengi sarı ya da sapsarı ise vücudunuzda susuzluk alarmı çalmaktadır,” diyor Clayton.

5. Protein Tüketin

Hasar görmüş kaslarınızın tamiri için ağırlık antrenmanından sonra yaklaşık bir saat içinde protein tüketilmesi tavsiye edilir. Bununla birlikte Clayton protein tüketiminin zamanlamasının çok da önemli olmadığı bilgisini veriyor.

“Antrenmanınızdan sonra ille de 30 dakika içinde protein tüketmek zorunda değilsiniz. Çoğu araştırma gün içerisindeki toplam protein alımınızın önemli olduğunu vurguluyor. Vücudunuzun toparlanması için gerekli olan anabolik aralık, ağırlık antrenmanınızı bitirdikten sonra devam eden 24-36 saatlik zaman aralığıdır. Kısacası yapmanız gereken sürekli beslenmek ve protein ve elzem amino asitleri her öğününüzde almaya çalışmak. Protein miktarı konusunda bir rakam söylemek zor çünkü bu rakam fitness hedefleriniz ve vücut yapınıza bağlıdır,” diyor Clayton.

6. Kompresyonlu Giysiler Giyin

Tıp dünyası hastalara yıllardır kompresyonlu çoraplar gibi şeyler öneriyor. Kompresyonlu giysiler (pantolonlar, bileklikler ve çoraplar) kaslardaki toksin miktarını azaltabilir, kan dolaşımını iyileştirebilir ve antrenman sonrası toparlanmanıza katkı yapabilir.

“Ağırlık antrenmanı sonrası kompresyonlu giysinizi 3 saat boyunca üzerinizde taşıyın. Kaslarınıza hem daha fazla oksijenli kan taşımış hem de vücudunuzdan geride kalan metabolik artık maddelerin temizlenmesine yardımcı olmuş olursunuz,” diyor Clayton.

Ancak, kompresyonlu giysilerin atletik performansı arttırdığına dair iddialar hakkında dikkatli olun. Öyle bir etkileri yok. 37 çalışmayı inceleyen bir bilimsel rapor kompresyonlu giysiler giymenin müsabaka sporlarında herhangi bir artı sağlamadığını bulmuştur.

Reklam

Kusursuz Plaj Vücudu için Altın Değerinde 10 Kural

0

“Plaj vücudu nedir?” sorusunu yanıtlamak isteyecek olursak iki farklı noktadan yola çıkabiliriz. “Plaj vücudu” terimini vücut ölçüleri noktasından yola çıkarak ele alırsak “plaj vücudu, kişilerin yaz aylarında sahip olmak istedikleri vücut ölçüleridir” diyebiliriz. Buna karşılık “gösteriş” noktasından yola çıkarak yapacağımız tanımlama “plaj vücudu, yaz ayalarında plajlarda üstsüz boy gösterirken sergilenmek üzere ideal olan göz alıcı vücut biçimidir” denilebilir.

Plaj vücudu ile ilgili yapacağımız bu iki tanım birbirine benzer gibi gözükse de aslında farklılar. Çünkü sporcular ve atletler vücut geliştirme konusuna gösteriş olarak değil, spor olarak bakarlar ve hedefleri de net ve kesin çizgilerle belirlenmiştir.

Biz de bugünkü yazımızda plaj vücudunu “Kişilerin yaz aylarında sahip olmak istedikleri vücut ölçüleridir.” tanımıyla ele alıyoruz ve sporcular için plaj vücuduna sahip olma tüyolarını sıralıyoruz.

Zaten ağırlık antrenmanları yapan biri olarak yıl boyunca fiziğinizi iyi durumda tutmanız gerektiğini biliyorsunuz. Kışın bile temiz beslenmeli ve kardiyo antrenmanlarınıza önem vermelisiniz, böylelikle kış aylarında bile en iyi beden ölçünüzden sadece 4-6 kilonun üstünü görürsünüz.

Ancak biliyoruz ki herkes bu kadar kararlı olamayabiliyor. Bazıları kış aylarında “bulk” dönemine girmeyi tercih edip ilkbaharın başlarında yağlarından kurtulmayı seçer. Yaza girerken de en iyi düzeylerinde olmayı düşünürler.

Yaz güneşinin sıcaklığını artık ensemizde hissettiğimiz bu günlerde “Plaj Vücudu İçin 10 Kural” yazımızı daha hızlı bir şekilde yağlarınızdan kurtulmanıza adadık. Böylelikle vücut yağ oranınızı tekli sayılara düşürüp baklavalarınıza kavuşabileceksiniz. Hazırsanız başlıyoruz!

1. KARBONHİDRATLARI KISIN

Beslenmenizdeki karbonhidrat oranını en aza düşürüp protein oranını arttırın. Bu şekilde vücudunuz enerji için yağ depolarınızı kullanacaktır. Vücudunuz proteini sindirirken daha çok enerji harcar ve kas oranınızı korumanıza yardımcı olur. Bu tarzdaki bir beslenme düzeni vücudunuzdan fazla suyu atmanıza da yardımcı olur.

2. AÇ KARNINA KARDİYO

Kardiyo antrenmanlarının boş mideyle yapıldığında daha etkili olup olmadığı konusunda tartışmalar devam ediyor. M&F USA antrenör yazarlarından Eric Broser ise aç karnına kardiyodan yana. Kendisi aç karnına kardiyo antrenmanlarının müşterilerinde iyi sonuçlar verdiğini belirtiyor.

3. TAKVİYE

Eric Broser sabahları uyanır uyanmaz en az 200 mg olmak üzere kafein aldığını söylüyor ve ilaveten 10 gram BCAA aldığını da ekliyor. Aç karnına kardiyodan önce bu şekilde yapmak metabolizmanızı yükseltip yağ yakımını arttırır ve kas dokunuzu korumanıza yardımcı olur ve antrenmanınıza enerji desteği sağlar.

4. SÜPER SET VE AZALAN SETLER

Amacınız yağ oranınızı düşürmekse süper set ve azalan set sistemlerini kullanarak ağırlık antrenmanlarınızın yoğunluğunu arttırmanız mümkün. Bunlar hem kas inşa edici tekniklerdir hem de kalp atış hızını arttır, metabolizmanızı geliştirir, daha çok kalori yaktırır ve doğal büyüme hormonu seviyelerinize tavan yaptırır.

5. BÖLÜNMÜŞ KARDİYO SEANSLARI

Günde 60 dakika kardiyo yapmak yerine bu süreyi ikiye veya üçe bölebilirsiniz. Mesela aç karnına 30 dakika kardiyo yapabilirsiniz, sonra 15 dakika ağırlık antrenmanı sonrası kardiyo uygulayabilirsiniz, son öğününüzden önce de 15 dakika kardiyo uygulayıp gün boyu metabolizmanızı yüksek tutabilirsiniz. Böylelikle bir yağ yakma makinesine dönüşürsünüz.

6. BİRLEŞİK EGZERSİZLER

Birleşik egzersizler daha çok kalori yakmanızı sağlar ve aynı şekilde vücut yağını parçalayan doğal hormonların daha çok salgılanmasını sağlar. Birleşik egzersizlere örnek olarak squat, deadlift, bench press, barfiks verilebilir.

7. KARBONHİDRATSIZ KAHVALTI

Sabahları kortizol düzeylerimiz, antrenmandan hemen sonrası dışında, en yüksek seviyelerindedir. Araştırmalar kortizolün kas dokularına zarar verdiğini gösteriyor ve bu özelliği yağ hücrelerinde daha çok görülüyor. Vücudunuzdan karbonhidratları ne kadar uzun süre uzak tutarsanız kortizolün etkilerinden o kadar çok yararlanabilirsiniz.

8. HIIT KARDİYO

Bazı araştırmalar (bunun karşıtı görüşlerde var) sabit hızda kardiyoya kıyasla HIIT yapmanın adipoz yani yağ yakımı konusunda daha etkili olduğunu belirtmektedir. Gerçek şu ki iki türdeki kardiyo da işe yarıyor ve her ikisi de antrenman programınızda yer almalı. Şöyle bir plan yapabilirsiniz; 30 dakika sabit hızda kardiyo, 2 adet 15 dakika sürecek olan HIIT (madde 5’te zamanlamalarından bahsetmiştik).

9. SOĞUK KALIN

Evinizi soğuk tutmak BAT denilen kahverengi yağ dokularının termojenezini uyarmak için etkili bir yoldur. Bu şekilde yüksek miktarda yağ yakmazsınız belki ama vücudunuzun bu özelliğinden faydalanabilirsiniz diye düşündük.

10. AÇLIK KRİZİ

Yağ oranınızı düşürmek için kalori alımınızı azaltmalısınız ve bu her zaman kolay değildir. Öyle zamanlar gelecek ki kan şekeriniz düşecek, mideniz guruldayacak ve kendinizi abur cubur yememek için zorlayacaksınız. Ancak plaj vücuduna kavuşmak için girdiğiniz bu yolda dikkatli olmalısınız. Açlık krizi baş gösterdiğinde antrenör Erik Broser’ın tavsiyesi 5-10 gram BCAA ile hazırlanmış bir bardak soğuk su içmek.

 

Reklam

Yaza Özel Proteinli Tarifler

0

Sıcak yaz aylarında gazlı içeceklerdeki boş kaloriler yerine burada paylaştığımız enfes proteinli tarifleri deneyip hem susuzluğunuzu giderebilir hem de kas gelişiminize katkı yapabilirsiniz.

Proteinli yaz tariflerimiz hazırlanması kolay ve besleyici yani tam yaza göre!

FISTIK EZMELİ PROTEİNLİ SHAKE

 MALZEMELER

  • Bir avuç dolusu buz küpü
  • 1 kâse yağsız süt
  • ½ kâse yulaf ezmesi
  • 2 yemek kaşığı fıstık ezmesi
  • 2 ölçek whey protein tozu

HAZIRLANIŞI

  1.  Tüm malzemeleri blendere yerleştirin ve malzemeler pürüzsüz bir hal alıncaya kadar karıştırın.

KAS YAPICI VANİLYALI LATTE

MALZEMELER

  • Yarım fincan öğütülmüş kahve
  • 1 ½ bardak su
  • 2 ölçek vanilyalı protein tozu
  • 2 yemek kaşığı yağsız karamel ya da çikolata sosu
  • İstediğiniz kadar buz küpü
  • Tatlandırmak için şeker ya da tatlandırıcı

HAZIRLANIŞI

  1. Suyla kahveyi hazırlayın. Soğumaya bırakın.
  2. Vanilyalı protein tozunu ve şekeri/tatlandırıcıyı kahveye ekleyin ve bir dakikalığına karıştırın.
  3. Yağsız sosu boş bir bardağa serpiştirin ve buz ekleyin. Latte karışımını ekleyin ve servis edin.

ÇİKOLATALI MİLK SHAKE

MALZEMELER

  • 1 tatlı kaşığı çözünebilir kahve
  • 1 kâse süt
  • ½ avokado (küçük boy)
  • 1 ½ ölçek çikolatalı protein tozu
  • 3 adet çekirdekleri çıkarılmış kuru erik
  • 1 tatlı kaşığı kakao tozu
  • ¼ tatlı kaşığı tarçın
  • 1/8 tatlı kaşığı pul biber (isteğe bağlı)
  • 1 kâse buz küpü

HAZIRLANIŞI

  1. Kahveyi 1 yemek kaşığı sıcak suda eritin ve soğumaya bırakın.
  2. Kahveyi ve geri kalan diğer malzemeleri blendere yerleştirin ve karışım pürüzsüz bir hal alıncaya kadar karıştırın. Şayet karışım çok katıysa fazladan süt katabilirsiniz.

 ÇİKOLATALI BUZ BAR

MALZEMELER

  • 1 kâse su
  • ½ kâse ezilmiş buz
  • 1 ölçek çikolatalı protein tozu
  • 1 tatlı kaşığı düşük kalorili çikolata sosu

HAZIRLANIŞI

  1. Suyu blendere dökün ve çikolatalı protein tozunu, çikolata sosunu ve ezilmiş buzları ekleyin.
  2. 1 dakika boyunca karıştırın.
  3. Karışımı dondurma kalıplarına dökün.
  4. Buzdolabında 5-8 saat dondurun.

 

 

Reklam

Tüm Zamanların En Zor 8 Karın Kası Egzersizi

0

Karın kası geliştirmek için ideal bir antrenman programına sahip olsanız da, karın kaslarınız bir süre sonra yaptığınız aynı hareketlere uyum sağlar ve karın kaslarınızdaki gelişim yavaşlar.

Endişe etmeye gerek yok. “Tüm Zamanların En Zor 8 Karın Kası Egzersizi” yazımızla karın kaslarınızı hiç olmadığı kadar farklı bir bakış açısıyla çalıştıracak ve yağsız bir karın bölgesine sahip olacaksınız.

Uyaralım: Hareketlerin bazıları o kadar zor ki spor salonunun en sert adamı bile hareketlerin hakkını veremeyebilir. Bu arada bu karın kası egzersizlerini uygularken doğru formu korumanız gerektiğini de unutmayın.

Karın kası geliştirmek için egzersiz kadar beslenme de önemli. Karın bölgesindeki fazla yağları yakarak kasları geliştirmek mükemmel bir görünüme kavuşmanızı sağlayacaktır. Kas geliştirenler için en iyi yağ yakıcıları öğrenmek için “En Etkili Yağ Yakıcı L-Karnitin (L-Carnitine) Takviyeleri” yazımıza da göz atabilirsiniz.

1. DECLINE BENCH LEG RAISE

Eğimli bir sehpada başınız yukarıda, ayaklarınız aşağıda kalacak şekilde sırt üstü yatın. Ayaklarınızda ise 1 ila 4 kg arasındaki ayak bileği ağırlıklarından takabilirsiniz. Arkanızdaki sehpaya tutunun ve ayaklarınızı düz olsun. Sonra ayaklarınızı vücudunuz dik olana kadar tavana doğru kaldırın ve üst trapezius kaslarınız üzerinde dinlenin. Sırtınız yavaşça indirin.

2. SUSPENDED SITUP

Bacaklarınızı aşağı eğimli bir sehpaya geçirin. Tüm merkez bölgenizi kullanarak ve kalçalarınızdan da büküldüğünüzden emin olarak vücudunuzu sehpadan kaldırın ve yaklaşık olarak dizlerinizden yukarısının havada asılı durmasını sağlayın. “ Karın Kaslarınızı tam hareket aralığında istediğiniz gibi çalıştırabilecek pozisyondasınız,” diyor kişisel antrenör Victor Adams. “Yarım ve yan mekik çekebilir, trunk twist egzersizi uygulayabilirsiniz. Kollarınızı uzatarak reverse plank egzersizini de uygulayabilirsiniz.” Dizlerinize güvenmiyorsanız bu son hareketi yapmayın ve alt sırtınızın güvenliği için hareketlerinizi düzenli bir şekilde uygulayın.

Karın kası geliştirme ile ilgili sıkça duyulan fakat kaynağı belirsiz bilgilerin neler olduğunu öğrenmek için “Karın Kası Geliştirme İle İlgili 7 Şehir Efsanesi” makalesini okuyabilirsiniz.

3. SMITH MACHINE V-UP

Smith makinesindeki barı örneğin 24 kg ağırlıkla doldurun ve baldırlarınızın ortasına gelecek şekilde konumlandırın. Ağırlığın altına geçin ve ve tıpkı bench press yapacakmış gibi sırtınızı sehpaya yaslayın. Aynı anda barı yukarı kaldırın ve belinizden destek alarak bacaklarınızı yukarı kaldırın. Böylelikle vücudunuz V şeklini alacaktır. Kontrollü bir şekilde alçalın. Hareketi zorlaştırmak için ayak bileklerinize ağırlık ekleyebilir ve/veya barın ağırlığını artırabilirsiniz.

4. TRX OBLIQUE CRUNCH

Normal TRX crunch egzersizinin sıkıcı olduğunu düşünüyorsanız birde bu çeşidini deneyin. Ayaklarınızı TRX tutacaklarının arasına geçirin ve kendinizi yan çevirin; önkollarınızdan birisinin üzerine yaslanmanız gerekmektedir. Serbest kolunuzu başınızın arkasına götürün ve dizlerinizi göğsünüze doğru çekin. Serbest dirseğiniz bu esnada kalçanıza doğru götürülmelidir. Kontrollü bir şekilde belinizi düzleyin ve pozisyonunuzu asla bozmayın. Diğer tarafla da yapabildiğiniz tekrar sayısını uygulayın.

5. ISOMETRIC CURL-UP

Bu karın hareketi için bir antrenman arkadaşınıza ihtiyacınız var. Sırt üstü yere uzanın. Dirsekleriniz dışa doğru olmalı ve elleriniz başınıza yakın durmalı (arkasında değil). Dizlerinizi burnunuza doğru çekin ve burada durun. Şimdi antrenman arkadaşınız dizlerinizi göğsünüzden dışa doğru çekmelidir ve sizi zeminde tüm yönlere doğru yönlendirmeye çalışmalıdır. Tüm gücünüzle buna karşı koymaya çalışmalısınız. Tıpkı heykel gibi sağlam durmalısınız. Zor bir karın egzersizidir. Sakatlığınız varsa hareketi yapmayın; dış baskı eski gerilimleri ve burkulmaları kötüleştirebilir.

6. YOKE YA DA BARBELL WALK

Yoke walk ve barbell walk hem tüm vücut antrenmanı hem de karın egzersizi olarak adlandırılırlar. Yoke bar ya da bir ağırlık barını yükle doldurun ve üst sırtınızda tutun (tıpkı squat yapar gibi). Sonrasında spor salonunda bir tur atın. “Eğer ağır kaldırırsanız, glute, quadriceps ve alt sırtınız hareketin yükünü üzerine alacağından karın kaslarınızın çalıştığını hissedemezsiniz,” diyor Herbst.

7. HANGING DRAGONFLY

Bu karın egzersizinin bir diğer ismi de dragon flag’dir ve kolay bir egzersiz değildir. Bir barfiks barından asılın. Mümkün olduğunca bacaklarınızı kaldırın (baş seviyesine kadar). Kontrollü bir şekilde bacaklarınızı önünüze indirin ve sonra başlangıca dönün. Ayaklarınızın tavana değmemesi için yeterince yeriniz olduğuna dikkat edin. Bu karın egzersizini uygularken sağlam bir tutuşunuz da olmalı ki başınızın üzerine düşmemelisiniz.

8. ABS WHEEL FROM YOUR FEET

Normal insanlar hareketi dizlerinden başlatarak yapar. Bir diğer şekliyse (ağır ve uzun biriyseniz bu zordur) ayaktayken başlanır; önünüzde ab Wheel ekipmanını tutun ve olabildiğince ileri gidin ve sonrasında geri gelmeye çalışın.

 

 

 

Reklam

Antrenman Sonrası Dinlenme ve Toparlanma Neden Önemli?

0

Toparlanma bilimi hakkında yığınla cevaplanmamış sorular var: İşe yaraması gereken yöntemler neden işe yaramıyor ve bazıları bunların işe yaradığını hissederken bunları destekleyecek bilimsel kanıtları neden sunamıyorlar? Şunu aklınızdan çıkarmamalısınız ki toparlanmanın kısa bir yöntemi yok. İsterseniz instagram’a bir göz atın. Buz banyosunda poz veren NBA oyuncuları, oksijen odasında ayaklarını rahatlatan ünlü bir futbolcu, dağ parkuru arasında makinelere bağlı kalan bisikletçiler ya da ağır bir antrenman sonrası neredeyse küçük bir takımı doyuracak kadar beslenen Dwayne Johnson. Açıkçası instagram tüm garip toparlanma tekniklerinin pazarlandığı bir yere dönüşmüş.

Pasif Toparlanma ve Aktif Toparlanma

Toparlanmayı daha iyi anlamak için (burada toparlanmadan kastımız vücudunuzun kendini yeniden inşa etmesi, kaslarınızın yeniden güç kazanması, hormon dengenizin yeniden sağlanması ve merkezi sinir sisteminizin tamiridir)  iki toparlanma formu arasındaki farkı bilmek önemlidir yani pasif ve aktif toparlanmadan bahsediyoruz.

Pasif toparlanma dinlenme sırasında oluşur ve buna uyku, beslenme ve kompresyon uygulamaları da dâhildir. Aktif toparlanma ise hareket halinde meydana gelir; yürümek, hafif ağırlıklarla antrenman yapmak ve düşük tempolu bisiklet sürmek gibi.

Bu iki toparlanma çeşidi antrenmanlarınızdan alacağınız getiriler ve kas gelişiminiz için önemlidir çünkü bunlar kas yenilenmesinin farklı aşamalarını amaçlamaktadırlar. Kısaca belirtmek gerekirse pasif toparlanma kas tamirine yardımcı olurken aktif toparlanma kas tamiri için gerekli olan araçları temin eder ya da yazar ve kişisel antrenör Harley Pasternak’in kendi ifadesiyle aktif toparlanma “tüm metabolik yan ürünleri sisteminizden atar ve kas toparlayıcı özellikteki besin zengini kanı dokularınıza taşır.” Aktif toparlanmayı çoğu kişi es geçmektedir. Diyelim ki sıkı bir şekilde antrenman yaptınız; sadece duşun altına girip bu işten kurtulamazsınız. Bu şekilde vücudunuz zirve noktasına tekrardan varamaz.

Antrenmandan Sonra Kaslarda Yanma ve Ağrı Normal Mi?

Pasternak’in verdiği bilgiye göre “yoğun ya da direnç antrenmanları sonrası en etkili toparlanma çeşidi aktif toparlanmadır.” Hem besin ve oksijeni hasar gören kaslara taşır hem de kas ağrısını dindirir. “Antrenman sonrası kas ağrısı övünülecek bir şey de değildir,” diyor Londralı antrenör David Kingsbury ve sözlerini sürdürüyor; “antrenman sonrası kas ağrısı antrenmanın bir yan ürünü olabilir ve bu gerçekleşebilir de ama insanlar bunu amaç edinmemelidir.

Bir şeyi hatırlatmakta da fayda görüyoruz; doğal olarak “toparlanma” konusundan önce ne kadar sıklıkla antrenman yapacağınız ve antrenman seanslarınızın yerleşimini nasıl yapmanız gerektiği konusunda kafa yorarsınız. “Eğer antrenmanlarınıza vaktinden önce dönerseniz vücudunuz hala toparlanma sürecinde olacaktır ve bu da antrenmanınıza etki edecektir,” diyor Kaliforniya Üniversitesi’nde moleküler egzersiz fizyolojisi profesörü Keith Baar. Sık sık antrenman yapmak ise verimin azalmasına yol açacaktır. Hatta Keith Baar “bazı durumlarda hormon dengenizi bile bozabilirsiniz,” diyor.

Haftada Kaç Gün Antrenman Yapmalı?

Spor yapan fitness tutkunları haftada kaç gün dinlenmeli?

Peki, haftada üç gün mü sıkı çalışmalıyız? Beş gün mü? Belki de yedi? Peki, ağır yükler kullanmak ve kardiyoyu nasıl ayarlamalıyız? Direnç antrenmanlarıyla ilgili genel konuşmak gerekirse “sıkı antrenman yapanlar için haftada iki kez tüm vücut antrenmanı yapmak yeterlidir, aralarında iki gün toparlanma için zaman ayırmalılar,” diye ekliyor Profesör Baar. Eğer her bir vücut bölgesini ayrı bir günde çalıştıracaksanız (buna literatürde split-body denir) hafta da her bir bölge için iki antrenman yapmanız yeterlidir.

Kardiyoya gelince; vücut ağırlığınızla yapılanan egzersizler (bisiklete binme, kürek çekme, yüzme) koşma gibi (hem metabolik yorgunluk hem kas yorgunluğuna yol açar) yüksek eforlu egzersizlere kıyasla daha sık yapılabilir diye bilgi veriyor Profesör Baar. Bunlar için düşük yoğunluklu bir çalışma gereklidir ve toparlanmak için aralarında daha çok güne ihtiyacınız olacaktır.

Her gün antrenman yapmak istiyorsanız da bunda bir sorun yok diyor Profesör Baar. Zaten elit atletler bu şekilde çalışır. Yapmanız gereken yoğun ağırlık antrenman günlerinizi ara sıra yapılan hafif kardiyo ile takas etmek.

Dayanıklılık sporları için bazı tavsiyelere gelince; yorgunsanız ya da dinlenme kalp hızınız sabah saatlerinde oldukça yüksekse tam anlamıyla toparlanmamışsınız demektir.

İşin özeti; sizin için neyin işe yaradığını bulmaya çalışın. Spor salonlarındaki ya da koşu seanslarınızda herhangi bir gelişim göremiyorsanız fazladan bir dinlenme günü ekleyin. Bu şekilde en üst uyum bölgesinde antrenman yapıyor olursunuz.

Antrenmandan Sonra Mutlaka Yapılması Gereken Toparlanma Önerileri 

1. Bisiklete Binin

Kardiyo en etkili aktif toparlanma çeşididir. İster kuvvet antrenmanları sonrası, ister HIIT ya da yorucu bir bisiklet turu olsun fark etmez; hafif bir kardiyo kaslarınızı gevşetir ve laktik asit birikimini sınırlar. Bisiklet bunun için iyi bir seçenektir. Bisikletiniz yoksa konuşacağınız bir hızda koşmakta iyi bir aktif dinlenme çalışmasıdır.

2. Masaj Yapın

Miami Miller Üniversitesi Tıp Fakültesi ortopedi ve spor tıbbı Profesörü Thomas Best yaptıkları çalışmalarda antrenman sonrası masajın iltihaplanmayı azalttığını ve kasların kasılma yeteneklerini ve eklem etrafındaki dönme kabiliyetlerini geliştirdiğini belirtmektedir. Masajın aynı zamanda kasların yenilenmesi içinde bir uyarıcı görevi gördüğünü de ekliyor. Masajdan en iyi verim antrenman sonrası yapılan masajdan gelmektedir. Profesör Best’in çalışmalarında 15 dakikalık bir masajla 30 dakikalık bir masaj arasında yarar anlamında bir fark olmadığı görülmüştü.

3. Egzersiz Sonrası Doğru Miktarda Protein ve Karbonhidrat Alın

Protein kas gelişimi için elzemdir ama karbonhidrat alımı da es geçilmemelidir. Karbonhidratlar anti-kataboliktir. Kortizol seviyesini düşürür.

4. Cep Telefonunuzu Kapatın, Gece Hayatına Son Verin ve Yeterince Uyuyun

Avustralya Spor Enstitüsü’nde toparlanmadan sorumlu yönetici Shona Halson’a göre uyku tüm biyolojik işlevler için önemlidir ve aynı şekilde atletlerin de artan fiziksel toparlanma ihtiyaçları göz önünde tutulursa bu daha da önemli bir konu haline gelmektedir. Halson’a göre uyku yetmezliği orta-yüksek yoğunluklu uzun aktivitelerde kendini gösteriyor, özellikle de kognitif işlemler gerektirenlerde (mesela basketbol oynarken). Ağırlık antrenmanları söz konusu olduğunda da 1-2 gün uykusuz kalmak idare edilebilir ama uzun dönemde vücudunuz bitkin düşer ve sakatlanmaların kapısı aralanır çünkü odaklanma güçlüğü yaşarsınız. Günde en az 7, sıkı bir antrenman döngüsü içindeyseniz de 8-9 saat uyuyun.

Antrenmandan Sonra Mümkünse Yapılması Gereken Toparlanma Önerileri

1. Antrenman Sonrası Esneyin

Dinamik ve statik olmak üzere iki tür esneme vardır ve her ikisinin vücut üzerinde farklı etkileri vardır. Dinamik esneme kolları ileri-geri savurma ve gövde döndürme gibi hareketleri kapsar. Statik esnemede ise bir pozisyona uzanıp orada biraz beklersiniz (bentover hamstring stretch gibi). Yıllardır antrenman öncesi dinamik esneme yapmanız gerektiği söylenir (kan akımını hızlandırmak ve kaslarınızı antrenmana hazırlamak amacıyla) ve statik esnemenin de antrenman sonrasına bırakılması gerektiği bilgisi verilir (kaslarınızdaki laktik asit birikimini temizlemek, kas ağrısını bertaraf etmek ve esnekliğinizi arttırmak için). Bu arada araştırmalar antrenman öncesi statik esnemenin asla yapılmaması gerektiğini çünkü kuvvetinizi olumsuz anlamda etkileyebileceğini göstermiştir.

Aslında bu bilgiler tam olarak doğru değildir çünkü kaslarınız eşit yaratılmamışlardır. Kalf ve Achilles tendonu gibi iskelet sisteminizin daha esnek bölümleri statik esneme yapılarak daha kolay toparlanabilirler ki zaten bunun için inşa edilmişlerdir. Alt vücut bölümünüzün geri kalanı gibi büyük kas grupları ise daha zayıf yapıdadır çünkü esnemeleri gerekmez (2014 yılında yapılan bir araştırmaya göre).

Sözün kısası antrenman öncesi dinamik esneme yapın ama sadece ısınma seansından sonra uygulayın (kaslarınıza kan ve oksijen taşımak için bir tur jumping jack hareketini yapmak gibi). Statik esnemeye gelince; yapılan son bir araştırma uygulandıktan sonra 24 saat boyunca kaslarınızdaki kuvveti azalttığını söylemektedir yani bir sonraki gün ağırlık antrenmanı yapmayacaksanız uygulamanızda bir sakınca yok. Aksi takdirde antrenman öncesi dinamik esneme uygulayın.

2. En Son Moda Taytlardan Giyinmek

Kompresyonlu kolluk ve taytlar fitness dünyasının en son eğilimleri. Ancak ne işe yaradıkları konusunda elimizde çok bir bilgi yok.

Journal of Strength and Conditioning Research dergisinde yayınlanan bir çalışma kompresyonlu kıyafetler giyen ragbi oyuncularındaki gecikmiş kas ağrısının bunları giyinmeyenlere göre daha az olduğunu göstermiştir. Ağrıda bir azalma olması toparlanma konusunda işe yaradığın göstermiyor ama yine de bu olumlu bir sonuç. Olumsuz bir etki oluşturmadıkları hesaba katılırsa denemenizde fayda var.

3. Akupunktur ve Hacamat Yaptırmak

Hacamat, özel bir bardağın cilt üzerine yerleştirilmesi ve ısı ya da bir hava pompası yardımıyla bir emiş gücü oluşturulmasına dayanır. Bu şekilde ağrıyan kas dokularına kan akımı sağlanır ve kasların toparlanmasına yardımcı olunur.

Akupunktur ise küçük iğnelerin vücudunuzun belli bölgelerine batırılmasıyla yapılır. Bu iğnelerin enerji yollarını (chi) açtığına ve kasların rahatlamasına ve toparlanmasına yardımcı olduğuna inanılıyor. Bu tekniklerin işe yarayıp yaramadığı konusunda kesin deliller yok. Size zarar vermedikçe ve işe yaradığını hissediyorsanız bu yöntemleri kullanmayı düşünebilirsiniz.

Antrenmandan Sonra Yapılmaması Gereken Toparlanma Önerileri

1. Buz Küveti

İngiliz Spor Enstitüsü soğuk suya batırılma öncesi ve 72 saat sonrasında çeşitli fizyolojik stres işaretleri ölçtüler ve bu tedaviyi kullananların kullanmayanlara göre herhangi bir olumlu sonuç göstermediklerini buldular yani toparlanma konusunda bir faydasını görmediler.

Hatta buz banyosu, aynı çalışmaya göre, toparlanmayı geciktirebilir de. Buz iltihaplanmayı azaltır (sakatlanma için iyidir) ama belli türden iltihaplanmalar toparlanmanın iyileştirilmesi ve uyum süreci için önemlidir. Söz konusu iltihaplanmayı azaltmaksa buz bir ayrım gözetmez. Masaj doğru türdeki iltihaplanmaları azaltırken buz, hepsini hedef alır.

Unutmayın ki toparlanma kasların kendilerini tamir etmeleriyle alakalıdır ve bu gerçekten ötürü araştırmanın yazarı Jonathan Leeder bir yarışma söz konusu olursa buz küvetini kullanmanızı öneriyor; bazı durumlarda kendinizi iyi hissetmek diğer antrenman kazanımlarından daha önemli olabilir. Antrenmanda döneminde ise buz küvetini denemeyin.

2. Sıcak Uygulaması

Soğuk tedavisi gibi sıcak tedavisinin de toparlanma için bir faydası yok. Sıcak, kasların rahatlamasına yardımcı olabilir ama kasları rahatlatmanın toparlanma sağladığı yönünde bir kanıt yok. Diğer taraftan sıcak uygulamaların kas toparlanmasını engellediğini gösteren veriler yok; en azından şimdilik. Sözün kısası eğer sıcak bir küvet sıkı antrenman sonrası birkaç saat iyi hissettiriyorsa zararı yok.

Ancak sakatlanma söz konusuysa sıcak uygulama zararlı olabilir (sakatlığın ilk aşamalarında ise). Durum buysa sıcak uygulamadan vazgeçin.

Toparlanma “Bütünlük Teorisi” gibidir; yani parçalara bakmaktansa bütüne odaklanmalısınız. Bazı toparlanma yöntemleri çok faydalı gelebilirken bazıları plasebo gibi işlev görürler.

Uygun bir toparlanma planınız yoksa gelişiminiz olumsuz yönde etkilenecektir ve normalde dinlenmeniz gereken günde de ağırlık kaldırıyorsanız bu durumda gelişiminizden bahsetmek olanaksızdır. Kas hacminizin artmasını ve daha fit bir görünüm istiyorsanız spor salonu dışında yaptıklarınızın da en az spor salonunda yaptıklarınız kadar önemli olduğunu unutmamalısınız.

Reklam

Erken Kalkıp Sabah Antrenman Yapabilmek için 20 Taktik

0

Sabahları antrenman yapmak herkese göre değildir ancak unutmamalısınız ki sabahları erken kalkıp harekete geçmek günün geri kalanını daha verimli geçirmenizi sağlayacaktır. Peki, sabahları antrenman yapmak için nasıl bir yol izlemeliyiz? Cevabı yazımızda.

1. BİSİKLET SÜRÜN

Spor salonuna gitmek için bisiklet kullanın. Bu sayede güne keyifli bir egzersizle başlamış olursunuz. Yüzünüze vuran ve içinize çekeceğiniz temiz sabah havası ise kahveyle başlayan uyanma ritüelini zirveye taşıyacaktır.

2. AKŞAMDAN HAZIRLIK YAPIN VE ERKEN UYUYUN

Sabah antrenmanınızda gerekli olacak malzemeleri akşamdan hazırlayabilirsiniz. Hafta içi saat 22:30 gibi yatağa girerseniz sabah 6:30 gibi uyanmak zor olmayacaktır.

3. SABAHLARI İKİ ALARM KURUN

İlk alarmı diğerinden 15 dakika daha önceye kurun. Böylelikle size 15 dakika daha uyuyabilme fırsatı verir. Sonrasında 10 dakika meditasyon yapın, kahvenizi alın, komşuları rahatsız etmeden müzik çalın ve spor kıyafetlerinizi giyinip spor salonunun yolunu tutun.

4. MÜZİK DİNLEYİN

Alarm çalıp perdeyi biraz araladığınızda uykunuzu zaten kaçacaktır. Bu esnada sevdiğiniz bir parçayı dinlemek sizi sabah antrenmanı moduna sokacaktır.

5. ALARMI YATAĞINIZDAN UZAK TUTUN

Yatağınızdan uzakta kuracağınız bir alarm onu susturmak için sizi yatağınızdan çıkmaya zorlar.

6. ALIŞKANLIK EDİNİN

İster büyük ister küçük olsun; hayat alışkanlıklar üzerine kuruludur. Sabahları antrenman yapmak için (büyük olan hedef) alarmınızı mutfağa kurmak gibi küçük alışkanlıklar edinin ve dişlerinizi fırçalarken kendinize sorun: “Tekrar yatağa girmek yerine ayakta durursam kazancım ne olur?”

7. SPOR KIYAFETLERİNİZE PARA HARCAYIN

Spor kıyafetlerinizi ne kadar çok severseniz onları giymek için o kadar çok sabırsızlanacağınızı unutmayın. Bu arada sizi harekete geçirecek iyi bir müzik listeniz olsun.

8. KIRMIZI GİYİN VE NANE ŞEKERİ ALIN

Kırmızı renk heyecan düzeyinizi, enerji seviyenizi ve kan dolaşımınızı arttırıcı özelliğiyle bilinir. Nane şekeri ise uyanıklığı arttırır.

9. KAHVESİZ OLMAZ

Kendinizi sabah antrenmanlarına hazırlamak için kahvenin gücünden yararlanın.

10. SOĞUK SUYUN GÜCÜ

Sabah uyandığınızda yüzünüzü soğuk suyla yıkamak sizi kendinize getirir ve sabah antrenmanı için sizi hazırlar.

11. PAZAR KAHVALTISINI PLANLAYIN

Kim ödüllerden hoşlanmaz ki, özellikle söz konusu yemek olunca. Size önerimiz ailenizle Pazar kahvaltısını sabahın geç saatlerine planlayın. Sizi zengin bir Pazar kahvaltısının beklediğini bilmek daha sıkı antrenman yapmanızı sağlar.

12. NASIL HİSSEDECEĞİNİZE ODAKLANIN

Sabah antrenmanınızı bitirdikten sonra görevi yerine getirmenin mutluluğuyla kendinizi iyi hissedersiniz ve günün geri kalanı artık size kalmıştır.

13. KENDİNİZİ ÖDÜLLENDİRİN

Sabah antrenmanı öncesi tüketebileceğiniz lezzetli ve sağlıklı bir atıştırmalık erken uyanmak konusunda sizi motive eder. Badem ya da fıstık ezmesi kullanarak kendinize enerji barları hazırlayabilirsiniz. Zamanınız yok mu? Sorun değil. Listemizdeki sağlıklı atıştırmalıklara göz atabilirsiniz.

14. KÖPEĞİNİZLE SABAH KOŞUSUNA ÇIKIN

Köpeğiniz varsa sabahları köpeğinizle birlikte sabah koşusuna çıkabilirsiniz.

15. GELECEĞİ HAYAL EDİN

Gece yatmadan önce sabah antrenmanınızı gözünüzde hayal edin. Antrenman yaparken kendinizi mutlu hayal etmek sabah antrenman yapmak konusunda sizi motive eder.

16. ANTRENMANINIZA ÖNEM VERİN

Sabah antrenmanınıza tıpkı diğer işleriniz kadar önem vermelisiniz. Sabah antrenmanlarınızı planlayarak daha verimli bir antrenman vakti geçirmeniz mümkün.

17. ODANIZI ISITIN

Kış aylarında sabah antrenmanı için yatağınızdan kalkmak zor olabilir. Bunun için odanızı geceden ısıtmak sabah erken saatlerde uyanmak konusunda zorluk çekmenize engel olur.

18. ANTRENMAN ARKADAŞLARI EDİNİN

Sabah antrenmanlarınızı antrenman arkadaşınız ya da arkadaşlarınızla yapmaya çalışın. Antrenmana gitmek istemeseniz bile arkadaşlarınızı spor salonunda ekmek istemezsiniz.

19. ANTRENMAN KIYAFETLERİNİZLE UYUYUN

Ekibimizde böyle bir şey yapana rastlamadık. Hiçbirimize mantıklı da gelmedi. Ama erken kalkmayı “imkansız” bulanlar için böyle bir öneriye de rastladık ve paylaşalım istedik. Sabah antrenmanı yapacağınız günlerde geceden spor kıyafetlerinizle uyuyabilir ve spor çantanızı uyumadan önce hazırlayabilirsiniz.

20. İSTİKRARLI OLUN

Sabah antrenmanları konusunda istikrarlı olmak önemlidir. Sabah uyanıp kendinizi antrenman yapacak gibi hissetmeyebilirsiniz ama sizi antrenmana hazırlayacak adımları teker teker uyguladığınızda fikrinizin değişmesi olasıdır.

Reklam