Fit Hub Blog Sayfa 137

2018’de İşini Ciddiye Alanların Spor Çantasında Mutlaka Bulunması Gereken 5 Parça 

0

Yeni yıla girerken birçok kişi spora başlama kararı alıyor. Siz de 2017’de spora başlayıp spor salonundan çıkmaz olduysanız işinizi ciddiye alanlardansınız demektir. 2018’de kendinize spor adına yepyeni hedefler koyun! İlerlemeye ve daha iyisini başarmaya kendinizi hazırlayın. Bu, 2018’de spora yeni başlayacak olanlar için de geçerli, pes etmek yok!

2018’de yepyeni bir yıla girerken başarınızı ödüllendirin. Kendinize yepyeni ve keyifli motivasyon kaynakları oluşturun. Spor çantanızı zenginleştirin. İhtiyacınız olanları tespit edin, eskiyenleri bir rafa kaldırın ve sporda kullanmaktan keyif alacağınız parçaları tespit edin.

Spor yapmak için zaman ve emek ayırdığınızı unutmayın. O kilolu ve yağlı vücuttan kurtuldunuz, fit bir görünüm kazandınız. Belki hâlâ istediğiniz kaslara tam ulaşabilmiş değilsiniz ama pes etmek yok! Yeni yılda spor hedefinizi yükseltip kıyafetlerinizin içinde ter döktükçe hedeflerinize ulaşacaksınız!

Kendinize salonda yaptığınız en ağır antrenmanlardan açık havada yaptığınız keyifli koşulara kadar gereken spor kıyafetlerini seçin. Spor deneyiminizi ve keyfinizi bir basamak daha yukarı taşımak için bu oldukça önemlidir.

2018 yılında işi biraz daha ciddiye alın spor çantanızda birkaç ufak ekipman sürekli bulunsun. İş yerinde molalarınızda hem stres atabileceğiniz hem de tutuş gücü ve bilek gücünüzü arttıracak el yayı spor çantanızda hep bulunsun. Spor salonunda atlama ipi bulamıyorsanız ideal bir kardiyo egzersizi olan ip atlamayı es geçmemek için atlama iplerine de sahip olmalısınız.

Antrenmanınız sırasında tahriş olmaktan ellerinizi koruyabilirsiniz. Sporcu eldivenleri ellerinizi nasır ve tahrişlerden korumakla kalmaz, barı daha iyi kavramanıza yardımcı olur dolayısıyla spor veriminizi arttırır. Bu sebeple bir çift eldiven de çantanızda muhakkak bulunsun.

Spor yapıyorsanız ve kilo vermek fit olmak gibi hedeflere ulaştığınızı hissediyorsanız beslenmeyi de ideal konuma çekmeye başlamışsınız demektir. 2018 yılı hedeflerinizde metabolizmanızı daha iyi tanıyın ve sevdiğiniz sporcu yemeklerini keşfesin. Sporcu beslenmesi için gerekli olan shakerlar, saklama kapları ve pillboxlar hazırladığınız yeni tarifleri iş yerinize ya da dışarıda herhangi bir yere taşımanıza yardımcı olur. Kaliteli bir saklama kabı ile yemeklerinizin lezzetini ve ısısını koruyabilirsiniz. Pillboxlar kullandığınız tüm vitamin ve mineral desteklerini özenle ayırabilmenizi sağlar.

İşinizi ciddiye almaya devam ediyorsanız 2018 yılında spor çantanızda mutlaka bulunması gereken son parçalara geldik: bileklik ve dizlik koruyucular! Başınıza gelmemesini umut ediyoruz ama aksi bir spor sakatlanmasından sizi en iyi koruyabilecek bu parçalar, antrenmanlarını ilerletmiş ama deneyime güvenip işi boşlamayan her sporcunun en sağlam dayanağıdır. Antrenman sırasında bilek ve diz sakatlanmaları sıklıkla görülebildiği için siz önleminizi alın…

Yeni yılda spor salonuna daha çok gidecekseniz de evde çalışıyorsanız da spora yeni başlamış ya da amatörlüğü çoktan geçtiyseniz de aslında bu parçalar sizin için gerekli. Biz işleri ciddiye alanların en temel ihtiyaçlarını paylaşalım istedik. 2018 yılında daha keyifli spor yapmanızı ve daha sağlıklı fit bir vücuda sahip olmanızı dileriz!

Spora Yeni Başlayanların İşlerini Kolaylaştıracak Tavsiyeler

Reklam

Diz Ağrılarından ve Diz Eklemi Ağrılarından Kurtulmanın 5 Yolu

0

“Koşmak, squat yapmak dizleri sakatlar” diye düşünenler kesinlikle yanılıyorlar. Diz ve diz eklemi ile ilgili sakatlıklar egzersizden kaynaklanmaz, egzersizin yanlış uygulanmasından kaynaklanır. Egzersiz, vücuda zarar vermesi için değil vücudu geliştirmesi için vardır. Bu nedenle bir egzersizi sakatlıkla suçlamak oldukça yanlıştır.

Birçok bilimsel araştırmada, eklem ağrılarının yanlış egzersiz formu veya gereğinden fazla yüklenmeden dolayı olduğu görülüyor. Zaten yanlış form ve gereğinden fazla yüklenme de daima birbirini tetikliyor.

Koşu veya squat yapmak, diz ve diz çevresindeki kasları güçlendiriyor. Bu nedenle bazı sakatlık durumlarında, sakatlanan kişilere squat önerildiği dahi görülüyor. Koşu da aynı şekilde diz ve diz eklemlerini güçlendiren bir egzersiz olarak biliniyor.

Diz Sakatlıklarını Etkileyen Faktörler

Dizlerde sakatlığa sebep olan faktörleri;

  • Kas dengesizlikleri,
  • Genetik,
  • Cinsiyet,
  • Diğer faktörler

şeklinde sıralayabiliriz.

Kas dengesizlikleri, sağa veya sola daha çok yük binmesine neden olabilir. Kas dengesizlikleri kaslardaki güç dengesizliği dışında, kasların bağlı olduğu eklemlerin esnekliklerindeki dengesizlik olarak da düşünülmelidir. Örneğin kalçanın dışa rotasyonu, sağ ve sol tarafta farklı olabilir.

Genetik faktöründe ise; koşarken nasıl adım attığınız, bacak ve gövde uzunluğunuz, kaval kemiği uzunluğunuz, kalça eklemlerinizin şekli vb. konulara değinmek mümkün.

Cinsiyet faktörünü beklemiyor olabilirsiniz, ama araştırmalar kadınların çok daha fazla diz sakatlığı yaşadığını gösteriyor. Sebep ise kadınların eklemlerinin çok daha sakatlığa yatkın ve güçsüz olması olarak gösteriliyor. Özellikle hamile kadınlar, diz ağrılarından çok şikayetçi.

Uyku kalitesi, beslenme gibi ufak role sahip olan faktörler de diğer faktörler içerisine dahil.

Dizlerinizi Korumanın 5 Yolu

Vücut Ağırlığınıza Dikkat Edin

Image result for fat running

Vücut ağırlığının artışıyla, diz sakatlıklarının artışı arasında pozitif bir ilişkilendirme yapmak mümkün. Koşucular, özellikle yaşlandıktan sonra diz ağrıları çekiyorlar. Çünkü yaşlanıp kilo alıyorlar ve bu da sakatlıkları tetikleyebiliyor.

Dizlerinize ağır gelecek vücut ağırlığında olmamaya özen göstererek sakatlıkları büyük oranda önleyebilirsiniz.

Antrenman Yoğunluğunu ve Hacmini Dengeleyin

Image result for overtraining knee pain

Herkes antrenmanlar konusunda aynı karakteristiğe sahip olmak durumunda değildir. Bazı insanlar uzun süren, yüksek hacimli antrenmanlarda daha iyiyken bazı insanlar daha yoğun ve kısa süreli antrenmanlarda iyidir. Hatta bazı insanlar uzun soluklu ve yoğun antrenmanları da kaldırabilir.

Kendi karakteristiğinize uyan antrenman hacmini ve yoğunluğunu bulun. Deneye yanıla en verimli hissettiğiniz noktayı bulabilirsiniz.

Adımlarınızı Kısaltın

Uzun adımlar, bazı eklemlere daha fazla yük bindirdiği için diz sakatlığını beraberinde getirebiliyor. Genelde önerilen, dakikada 160-190 arası adım atmak.

Hareket Mekaniğinizi Önemseyin

Image result for running mechanics

Adım atış ve koşuş şekliniz, sakatlıkları tetikliyor olabilir. Bu genetik olsa da, bazen bilinçli yapılan değişiklikler sakatlıklara iyi gelebilir.

Fizyoterapistler, bazı koşuculara adım atışlarını değiştirebilecek egzersizler vererek sakatlıklarını azaltabiliyorlar. Dolayısıyla hareket mekaniğinde yapılabilecek değişiklikler de sakatlıkları önleyebilir. Bunun için profesyonel kişilerle çalışmanız en mantıklısıdır.

Giydiğiniz Ayakkabıyı Önemseyin

Image result for good footwear for running

Ayak sağlığınız için kötü olan, koşarken canınızı acıtma potansiyeli olan, rahatsız ayakkabılardan uzak durun. Yanlış ayakkabı seçimi diz sakatlıklarına sebep olabilir.

Antrenmanlarınıza uygun, iyi hissettiren ayakkabılara yönelin. Bu sayede diz sakatlıklarından bir adım daha uzaklaşabilirsiniz.

Reklam

Yediklerinizin Modunuzu Nasıl Etkilediğine Dair İlginç Bilgiler

0

Kötü hissettiğiniz anlarda şöyle leziz ve sıcak bir çorba hissettiğinizi anımsıyor musunuz? Güzel bir dondurma ziyafeti sonrasında kendinizi çok daha iyi hissettiğinizi hatırlayabiliyor musunuz?

Muhtemelen bu tip duygulara siz de kapılıyorsunuz. Modunuz ve yedikleriniz arasında bir ilişki olduğu çok açık. Ancak yediklerinizin duygularınızı direkt olarak nasıl etkilediğini biliyor musunuz?

Çoğu zaman ya duygularınız sizi yediğinizi seçmede harekete geçiriyor, ya da yedikleriniz nasıl hissettiğinizi belirliyor. Yani etkileşim söz konusu. Ancak çoğu zaman bu durumun farkına varamayıp, kendimize kötülük ettiğimiz de acı bir gerçek…

Canınızın ne çektiğinin bilincine vararak, modunuzla ilgili bazı tespitlerde bulunabilirsiniz. Bu farkındalığı kazandığınızda psikolojik sorunlarınızı çözmede etkili kararlar vermeniz de mümkün.

Bir Beslenme Uzmanının Psikolojik Sorunları Çözebileceğine İnanır mıydınız?

Image result for panic attack

Linsey Smith, TEDx konuşmasında son derece ciddi psikolojik sorunların üstesinden yediklerini doğru şekilde seçerek geldiğini anlatıyor. Henüz 12 yaşında ciddi boyutta panik ataklar geçiren Smith, her yolu denediğini söylüyor.

“Terapi? İşe yaramadı. Benim bu sorunları yaşadığım zamanlar benden 8 yaş büyük ablamda ise ciddi pozitif değişimler yaşandı. Bunun sırrı ise beslenme uzmanının yanı sıra Tai Chi yapıyor olmasıydı. Her ne yapıyorsa ben de yapmalıydım.” diyor.

6 ay sonra bambaşka bir insana dönüştüğünü söyleyen Smith, daha sonra Food Mood Girl olarak bu konsepti yaygınlaştırmaya çalışan bir isim.

Besinler ve hisler arasındaki bu bağı keşfettiğinde bu konunun üstüne çok daha fazla gidip kendini eğiten Smith, diğer insanlarda da kendisinin yaşadığı değişikliği meydana getirmek için çabalıyor.

“Tabii ki beslenmeniz her şey değil. Beslenme yalnızca bir araç, fakat bir araç olarak ciddi değişiklikler yaratabiliyor.” diyerek yalnızca beslenmeyle her sorunun çözülemeyeceğini de vurguluyor.

Hisler ve Yediklerinizin Hislerinizle Olan Etkileşimine Çarpıcı Bir Örnek

Related image

“Hayatta çok kötü hissettiğiniz de olabiliyor. Bazen o kadar kötü hissedebiliyorsunuz ki, ne yapacağınızı bilemez bir halde buluyorsunuz kendinizi. O an canınızın ne çektiğini kesinlikle analiz etmelisiniz, çünkü ben kendimi bu konuda incelediğimde çarpıcı bir sonuç elde ettim.

Berbat hissettiğim anlarda, canım hep kızarmış peynir istiyordu. Bunu sorguladığımda 2012 yılında babamı kaybedişim ve sonrasında ona olan özlemimle ilgili bir bağlantı kurdum. Babamla eskiden hep kızarmış peynir yerdik, dolayısıyla kötü hissettiğim zamanlarda ona olan özlemim kendini bu şekilde belli ediyordu.”

Smith, bu tip bağlantıların her insanda bulunduğunu söylüyor. Bunun farkına varıldığında ise hislerle ilgili bilincin çok daha iyi oturduğunu savunuyor.

“Belki de bu peynire avokado veya domates eklersiniz, bu sayede özleminizle diğer duygularınızı bir araya getirerek özleminizin bilincinde olup yeni bir lezzet türetebilirsiniz.” diyerek beslenmenin ve farklı lezzetlerin de bilincinde olmanız gerektiğini dile getiriyor.

Modunuzu Değiştirebilmeniz İçin Beslenme Tavsiyeleri

Image result for food and feelings

Modunuz düşükken B12 vitamini ve magnezyum gibi vitamin ve mineralleri içeren besinler tüketin. Bu besinleri bulamıyorsanız B12 vitamini ve magnezyum takviyelerine de yönelebilirsiniz. Seratonini arttırarak beyin fonksiyonlarınıza destek olan bu vitamin ve mineralleri önemsemelisiniz.

Canınızın şeker çektiği zamanlarda, mutluluğa, yani seratonine ihtiyacınız olabilir. Vücudunuz “beni mutlu et” diyor olabilir. Bunu göz önünde bulundurmalısınız.

Çok da düşük modlu olmayıp, enerjiye ihtiyacınız olduğu zamanlarda meyveler ve sebzeler çok iyi seçeneklerdir. Özellikle portakal gibi sulu meyvelere yönelebilirsiniz.

Yedikleriniz ve hisleriniz arasındaki etkileşimi küçümsemeyin. Çünkü siz inkar etsenizde, bu bağ daima var olacak!

Reklam

Toplu Taşıma Kullanmaktan Çekinmeyen 10 Dünya Starı

0

Konu ünlüler olunca genelde gözümüzün önünde büyük pahalı jeepler, limuzinler kırmızı halılar, bir yıllık maaşla alınabilecek kıyafetler canlanıyor. Oysa durum her zaman böyle değil. Kırmızı halıda sıkça gördüğümüz 10 dünya starı normal bir hayat yaşamayı ve hepimiz gibi toplu taşıma kullanmayı tercih ediyor.

Rihanna’dan Katie Holmes’a herkesin hayran olduğu 10 ünlünün toplu taşımada kameralara takılmış hallerini sizinle paylaşalım istedik.

1.Rihanna

Rihanna, Barbadoslu kalabalık bir ailenin kızı olarak dünyaya gelmiş, şimdi adını bilmeyen bir kişinin bile bulunamayacağı bir dünya starı! Rihanna hayranlarıyla sıkça konuşuyor, kendi yöresel yemeklerini yapıyor ve hepimiz gibi toplu taşımayı tercih ediyor.

2.Anne Hathaway

Her zaman gülerken gördüğümüz Anne Hathaway New Jerseyli orta sınıf bir aileden geliyor. Sade ve orta sınıf yaşantısını üne kavuştuktan sonra da sürdüren Anne’i yıldızların sıkça tercih ettiği limuzinlerde göremeyebilirsiniz. Ancak metro kullanıcısı iseniz Anne Hathaway yanınızda oturuyor olabilir!

3.Drew Barrymore

Çok erken yaşta ünlü olan Drew Barrymore, ünlülüğün getirdiği gösterişli yaşamın bir süre ortasında kaldı. Şimdilerde ise herkes gibi normal ve sade bir yaşamı tercih eden Drew Barrymore’u makyajsız ve metroda görmeniz oldukça mümkün.

4.Dakota Fanning

Üniversiteyi film kariyeri ile birlikte götüren Dakota Fanning birçok genç yıldızdan farklı. Alkollü araç kullanırken yakalanmaktansa herkes gibi metroda sakin bir ulaşımı tercih ediyor. Dakota Fanning’in iş arkadaşlarına atkı ördüğünü bile duyduk!

5.Michael Douglas

73 yaşındaki Bermudalı Michael Douglas ilginç kişiliği ile muhabirlere yanıtlar vermeye devam ediyor. Kendisine yeteneklerinden bahsetmeniz istendiğinde “çok iyi bebek bezi değiştirebildiğini” söyleyen Michael Douglas kızını metro ile okula götürmeyi tercih ediyor.

6.Katie Holmes

Katie Holmes da trafik yerine hızlı ulaşımı tercih eden sıkı metro kullanıcılarından biri. Kızı Suri ile birlikte New York metrosunda sıklıkla görülen Katie Holmes için lüks limuzinlere çok da ihtiyaç yok.

7.Jennifer Lopez

Güzelliği, sesi ve kalçaları ile tüm dünyayı büyülemiş olan Jennifer Lopez Bronx’un fakir bölgelerinde yaşayan normal bir aileden geliyor. Ancak şöhret Jennifer Lopez’den pek bir şey alabilmiş değil. O günlük yaşantısını normal bir şekilde sürdürürken, sağlıklı besleniyor, çok çalışıyor, alkol tüketmiyor, bir çocuk hastanesinin destekçisi ve insan hakları aktivisti.

8.Paul Wesley

The Vampire Diaries dizisinin yakışıklı yıldızı Paul Wesley, gerçek hayatta dizide olduğundan oldukça farklı. Ailesi ile vakit geçirmeyi, snowboardu, gitar çalmayı club hayatına tercih eden Wesley de sıkça metro kullanan ünlülerden biri.

9.Zooey Deschanel

Zooey Deschanel ekranların en sevimli ve en güzel yıldızlarından biri. Kendisini eski moda biri olarak gören Zooey, vintage kıyafetlere eski film ve müziklere bayılıyor. Gösterişli bir yaşam yerine normal bir hayatı tercih eden Zooey, markalara yatırabileceği varlığını hayır kuruluşlarına ve gayrimenkule yatırmaya tercih ediyor.

10.Jake Gyllenhaal

Jake Gyllenhaal da metroda fotoğraflarını sık sık görebileceğiniz isimlerden biri. Maddi şeylerden ziyade yetenek ve beceriye ilgisini sürekli dile getiren Jake, kariyeri için çok çalışıyor ve rolleri için dil öğreniyor.

Kaynak: Brightside
Reklam

2017’nin Google’da En Çok Aratılan Antrenmanları Arasında Sizin Antrenmanlarınız da Bulunuyor mu?

0

2017 yılı, fitness dünyasında büyük bir algı değişiminin yaşandığı yıl olarak kesinlikle hatırlanacaktır. Vücut geliştirmenin popülerliğinin git gide artmasının yanı sıra; güç ve kondisyon odaklı sporlar olan powerlifting, CrossFit gibi sporlara olan ilgi de hızla artıyor. Tabii ki bu antrenmanlardan hiç biri en çok aratılan ilk 10 içerisinde bulunmuyor.

Geçtiğimiz günlerde Google, 2017 yılında en çok ilgi duyulan ve aratılan kelimelerin listesini yayınladı. Fitness alanındaki kelimeleri de yayınlayan Google’ın listesinde tahmin ettiğiniz bazı antrenman stillerinin yanı sıra hiç tahmin dahi edemeyeceğiniz antrenmanlar da var.

İşte Google arama motorunda en fazla ilgi duyulan antrenmanların listesi:

1- Murph CrossFit Antrenmanı

MORE THAN A WORKOUT… Have YOU registered for The MurphChallenge 2017?! Did you know that this Memorial Day tradition is not just a grueling workout, but the PRIMARY fundraising vehicle of the LT Michael P. Murphy Memorial Scholarship Foundation? YOUR #support is what we depend on each and every year to keep the Foundation's doors open, while continuing to grant Scholarships in Michael's name. YOU make a HUGE impact on the success of this annual fundraiser. The Murph Challenge is not just about how fast you can exercise, so don't mindlessly follow the crowd to the gym on Memorial Day with a weight vest in one hand and a beer in the other. Set an example for OTHERS to follow by getting #involved and making a difference -you have the ability to do both! If you are going to tell everyone that you took the '#MurphChallenge', please do so by actually taking the Official Challenge! Register today and support this 'Fundraiser' by clicking the link in our bio. #MurphChallenge #MURPH #Fundraiser #help #thankyou #forgedclothing #strengththroughadversity #crossfit #honor #charity #MemorialDay

A post shared by @ murphchallenge on

29 yaşındayken 2005 yılında Afganistan’da öldürülen asker Michael Murphy için yapılan bu antrenman hem zorluğu hem de anısı sebebiyle popüler.

Antrenmanın içerisinde 1 mil koşu, 100 barfiks, 200 şınav, 300 squat ve tekrar 1 mil koşu bulunuyor. Güç ve dayanıklılık sağlayan bu antrenmanın listenin başında olması şaşırtıcı.

Birçok CrossFit box, bu antrenman için etkinlik düzenleyip bağış toplamıştı.

2- Bungee Antrenmanı

Bu yıl, bungee jumpingde kullanılan mekanizma ile yapılan antrenmanlar Instagram sebebiyle çok popüler hale geldi. Özel ekipman gerektiren bu antrenman stili 2 numarada yer alacak kadar ilgi görüyor.

3- Tabata Antrenmanı

Dr. Izumi Tabata için olimpik patencilerin tasarladığı bu anternman aslında bir HIIT antrenmanı türevi. Vücudun limitlerini zorlayan bu antrenmanda oksijeni daha iyi kullanarak daha fit olmanız amaçlanıyor.

Asıl Tabata antrenmanında özel bir bisiklet üzerinde 20 saniye %100 efor, 10 saniye dinlenme şeklinde setler uygulanıyor. Toplamda da 4 dakika sürüyor.

Daha sonra birçok varyasyonu uygulanan Tabata antrenmanları artık 20 saniye efor, 10 saniye dinlenme şeklinde farklı egzersizler için uygulanıyor.

4- TRX Antrenmanı

We joined forces with our friends @menshealthmag, @thenutribullet and @westin to give you a chance to win our Holiday Fit Prize Pack! ? We’ll choose seven lucky winners and one grand prize winner, so tag a friend who needs to enter ASAP, and get the full version of this workout video just for entering. ⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀ 7️⃣ winners will be chosen at random to receive: ?1 New Home2 System ?Foam roller ?TRX T-Shirt ?One year subscription to MH ?1 new NutriBullet Balance ⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀ 1️⃣Grand Prize winner will be chosen at random to receive everything above PLUS 25,000 SPG Starpoints towards your best stay at a Westin property. ? ⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀ Ready? Enter now at link in bio! Good luck! Must be 18+. US residents only. Giveaway ends 12/22. Rules: http://woobox.com/offers/rules/jz5aam

A post shared by TRX® Training (@trxtraining) on

Son yıllardaki popülerliğinden tahmin edeceğiniz üzere TRX adlı ekipman ile yapılan antrenmanlar da oldukça popüler bir hale geldi. Her kas grubunu çalıştırabileceğiniz bu ekipmanlar, vücut ağırlığı ile sınırlarınızı zorlamanıza yardımcı olarak görülüyor. Bizlerin kas gelişimi için çok verimli bulmadığı bu antrenman stili gün geçtikçe popülerleşiyor. Özellikle karın kaslarını iyi çalıştırabilmesi sebebiyle ünlenen bu antrenman stili listenin 4. sırasında…

5- Burpees

Kondisyon ve dayanıklılık çalışmalarının en sevilen egzersizlerinden biri haline gelen burpee, insanlar tarafından yoğun ilgi görüyor ve Google’da sık sık aratılıyor. Vücudunuzun tamamını aktif olarak çalıştıran bu egzersiz gerçekten kondisyon ve dayanıklılık için işe yarıyor. Merkez bölgesi, alt vücut ve üst vücudu çalıştıran bu egzersizi 2018 yılında antrenman rutininize dahil etmeyi deneyebilirsiniz.

6- HIIT Antrenmanı

Tabii ki kısa sürede etkili bir şekilde yağ yaktırmasıyla popüler hale gelen bu kardiyo stili popülerliğini bu sene de kaybetmedi.

Küçük dinlenme süreleriyle vücudunuzun limitini zorlayarak ilerlediğiniz bu antrenman stili birçok fitness tutkununun vazgeçilmezi olmaya devam edecek gibi görünüyor.

Dayanıklılık arttıran, kondisyon geliştiren ve insülin seviyelerini dengeleyen bu antrenmanları incelemenizi tavsiye ediyoruz.

7- PiYo Antrenmanı

Pilates ve yogayı bir araya getirerek yaratılan PiYo konsepti, esneklik artışı ve merkez bölgesi güçlendirmeye yaradığı için son derece popüler. 8 hafta süren, her antrenmanı ise 30 dakika süren bu antrenman stili gittikçe daha da popülerleşiyor.

8- İç Bacak Antrenmanı

F.O.R.M……. PLIE Squats VS SUMO Squats. It's actually not the same exercise. Thought I'd do a post about it since I got a message on my full body Thanksgiving workout asking the difference between the two. The difference is the placement of your feet. SUMO Squats, shown in picture 1 & 2. Feet are wider than shoulder width as opposed to a regular squat. Now your toes still face forward or slightly turned out. This allows your knees to follow the line of the toes to keep your knees safe. On a SUMO it is very important you sit back in the heels and stick that butt out there when you perform the squat. Sumo squats do target your inner adductors but also the outer thighs and glutes. PLIE Squats, shown in picture 3 & 4. Feet are much wider than shoulder width apart. Much wider than a squat and wider than a sumo. Now here your feet are turned way out. I always feel like I'm in a ballet stance when I'm ready to do this exercise. When you perform a plie, you are targeting strictly the inner thigh. You can add a squeeze to the glutes when you come out of the squat at the top for a bonus. #fithappens #sumosquat #pliesquat

A post shared by Haley Adams ? FIT HAPPENS ? (@haley_fit_happens) on

İç bacaklardaki küçük kas grupları gücü ve esnekliği etkiler. Ayrıca iç bacaklar, en rahatsız edici yağ kitlesinin bulunduğu bacak bölgesi olarak birçok insanı rahatsız eder. Bölgesel yağ yakımına inanılması sebebiyle bu tip antrenmanlar sürekli olarak Google’da aratılmış.

Düzenli olarak squat, lunge gibi egzersizler yapıp diyet yapmaya devam ettiğiniz takdirde iç bacak yağlarınız yanacaktır. Özel iç bacak antrenmanlarına ihtiyacınız yok!

9- 17.2 Antrenmanı

1 numaradaki Murph antrenmanı gibi, yine bir CrossFit antrenmanı olan 17.2 güç ve dayanıklılıkta limitleri zorluyor. Üstelik bu antrenman, 2017 yılındaki CrossFit oyunlarında yarışmanın içerisinde bulunuyordu.

12 dakika içinde walking lunge, toes-to-bar, power clean ve tekrardan walking lunge, muscle-up ve power clean egzersizlerini peş peşe yapabildiğiniz kadar yapmaya çalıştığınız bu antrenman oldukça zorlayıcı. Toes-to-bar ve muscle-up egzersizlerini değiştirerek arka arkaya uygulanan bu rutini kesinlikle denemelisiniz.

10- Oblik Antrenmanı

Oblik kaslarına Google’da ciddi bir ilgi var. Çünkü insanlar artık estetik karın kası görüntüsünün yalnızca baklavalarla (6 pack) elde edilemeyeceğini anlamaya başladı.

Görüntünün yanı sıra, güçlü bir merkez bölgesi için de oblik çalışmaları kaçınılmazdır. Postürü ve birçok eklem ağrısını da engelleyebilen oblik çalışmalarını kesinlikle ihmal etmemelisiniz; Russian twist, side plank, pallof press gibi egzersizleri rutininizin bir parçası haline getirmelisiniz.

 

Reklam

Victoria’s Secret Mankenlerinin Antrenöründen Evde de Yapabileceğiniz 3 Egzersiz

0

Victoria’s Secret modellerinin çok fazla antrenman yapmadığı düşünülüyor. Model olabilirler, kas kütleleri fazla olmayabilir ancak bu gerçekten sert antrenmanlar yapmadıkları anlamına gelmez. Aksine tüm Victoria’s Secret modelleri, sporcu disipliniyle antrenman yapıyorlar.

Victoria’s Secret modelleri antrenmanlarını güçlenmek, sakatlıkları önlemek ve vücutlarını daha iyi kontrol edebilmek için yapıyorlar. Bu da üst düzey disiplin gerektiriyor.

Bu hedeflere ulaşabilmek için yalnızca kardiyo değil, güç antrenmanı da yapan modellerin yaptığı egzersizler çoğunlukla ekipman içermiyor.

Diyetlerini ve antrenmanlarını, elde etmek istedikleri fiziğe göre şekillendiren Victoria’s Secret meleklerinden Bella Hadid, Georgia Fowler, Romee Strijd, Alexina Graham ve Maria Borges ile çalışan Joe Holder’ın size egzersiz tavsiyeleri var.

Joe Holder: “Basit temel egzersizlerle, vücut ağırlığınızı kullanarak istediğiniz fiziği elde edebilirsiniz.” diyor.

Holder, her antrenman programın kişinin hedefine göre değişebileceğini vurguluyor. Ancak yine de genel prensiplerin herkes için işe yarar olduğunu savunuyor. Önerdiği egzersizler de bu prensipler doğrultusunda seçilmiş.

Postür için çekiş egzersizlerinin yanı sıra, kalça ve karın güçlendiren egzersizleri öneriyor. Antrenörlüğünü yaptığı Victoria’s Secret modellerinin duruşlarının bu kadar güzel olmasının sırrı olarak bu tip egzersizlerden bahsediyor.

Joe Holder, tekrar sayısı ve set sayısındansa, kaliteli set ve tekrar sayısını önemsiyor. Tekniği bozmadan doğru kas gruplarını hedeflemenin önemli olduğuna inanıyor. Bu nedenle çoğu zaman set ve tekrar sayısı belirtmiyor.

İşte Joe Holder’ın Victoria’s Secret modellerinin fit kalabilmeleri ve iyi bir duruşa sahip olabilmeleri için önerdiği egzersizler:

Glute Bridge

Glute bridge, kalça kaslarını kullanmayı öğrenmek için yapabileceğiniz en iyi egzersizlerdendir. Hem kas kütlesi artışı hem de aktivasyon sağlaması sebebiyle kesinlikle herkes uygulamalıdır. Sağlıklı bir postürün yanı sıra, düzgün kalça aktivasyonu için de çok önemlidir.

  • Dizleriniz kırılı bir şekilde yere yatın, elleriniz yanlarda olsun. Ayaklarınız yerle tamamen temas etsin ve bacaklarınız omuz açıklığında olsun.
  • Kalçanızı sıkarak kilitleyin ve köprü oluşturun. 1-2 saniye bekleyip tekrar kalçanızı aşağıya indirin.

Bulgarian Split Squat

Image result for bulgarian split squat

Kalça kaslarını, bacakları ve merkez bölgesini en iyi şekilde çalıştırabilen egzersizlerden biri Bulgarian split squat egzersizidir. Hem sağ hem sol tarafı çalıştırmayı gerektiren unilateral bir egzersiz olduğu için dengeli gelişimde önemli rol oynar. Bacakları ciddi anlamda sıkılaştırabilmenizi sağlar. Nabzı hızlı arttırarak yağ yakımına da katkıda bulunan bu egzersizi kesinlikle düzenli olarak uygulamalısınız.

  • Tek bacağınızı arkanızda yüksek bir yere koyacak şekilde konumlanın.
  • Dengenizi koruyarak tek bacağınızla derine inip kalkın.
  • Postürünüzün bozulmasına izin vermeyin, sağa sola yönelmemeye ve düz inmeye çalışın.

Plank

Image result for plank

Merkez bölgesini ve karın kaslarını geliştirmek için en sağlıklı egzersizlerden biri olan plank, postür dostudur. Karın kaslarınızı kullanabilmenizi sağlar. Oldukça yorucudur. Plank, her sporcunun antrenman rutininde yer vermesi gerektiği söylenen bir egzersizdir.

  • Dirseklerinizi, el bileklerinizi ve ayak parmak uçlarınızı yere koyun ve vücudunuzun başka hiçbir noktasını yerle temas ettirmeyin.
  • Hem karın kaslarınızı hem de kalça kaslarınızı sıkarak, düz bir çizgi oluşturmaya çalışın.
  • Nefes kontrolünüzü bozmadan, karın ve kalça kaslarınız kasılı bir şekildeyken durabildiğiniz kadar durun.
Reklam

Spora Yeni Başlayanların Bu Supplementlerden Fazlasına İhtiyacı Yok!

0

İster inanın, ister inanmayın. Spora yeni başladığınızda hata dolu bir yol izleseniz de gelişeceksiniz. Vücudunuz hiç alışkın olmadığı şartlar altında kalacak ve elbet adapte olacak. Bu nedenle kas inşa edeceksiniz.

Böyle bir süreçte antrenmanlar sonrası toparlanmaya, beslenmenizle ilgili ufak tefek detaylara kafa yormak yerine sürecin tadını çıkarın.

İlla ki ek takviyelerle süreçten maksimum verim almayı istiyorsanız, size tavsiye edeceğimiz bu 5 supplement arasından işinize yarayanları seçin. Size bol keseden ballandıra ballandıra anlatarak amino asit hapları satmaya çalışan o antrenörünüzden de uzaklaşın. Bu takviyelerin fazlasına gerçekten ihtiyacınız yok.

1- Whey Protein

Whey protein, boşuna en çok tüketilen supplementlerden değil. Kaslar, gelişmek için proteine ihtiyaç duyar. Protein bu nedenle bir zorunluluktur. Spor yapan kişilerin protein ihtiyacının artması sebebiyle gerek duyulan bu takviye gerçekten işinize yarayacak.

Yalnızca besinlerden yeterince proteini almak tabii ki mümkün. Ancak her zaman bu şekilde beslenebilecek disipline ve zamana sahip olmayabilirsiniz. Böyle anlarda bir ölçek whey protein tozu işinize fazlasıyla yarayacaktır.

İlk çıktığı zaman vitamin takviyeleri de protein tozları gibi kötülenirken, günümüzde hiç sorgulanmadan tüketiliyor. Kas yapmayla ilişkisi sebebiyle bir “ilaç” gözüyle bakılan protein tozları da her geçen gün insanlar tarafından daha çok kabul görüyor. Çünkü yalnızca protein takviyesi olan bu supplementleri alırken gerçekten korkmanız gerekmiyor. Protein ihtiyacınız doğrultusunda kullandığınız hiçbir takviyenin size zararı olmayacak!

2- Kreatin Monohidrat

Kreatinin ne kadar yararlı bir supplement olduğunu defalarca kez vurguluyoruz. Her gün birçok bilimsel araştırma da bunu kanıtlıyor ve kanıtlamaya devam edecek.

Belki yeni başlayan birinin bu takviyeye ihtiyaç duyduğunu düşünmeyeceksiniz fakat süreçteki verimi maksimuma çıkarmak için kreatin monohidrat yeni başlayanlara da kesinlikle faydalı olacaktır.

Normal besinlerden almaya kalktığınızda yararlı miktarda almanız imkansız olan, enerji üretiminize ciddi miktarda katkıda bulunabilen, kaslarda su tutarak kas kütlesinde artış sağlayan ve güç artışı sağlayan bu hesaplı takviyeyi başlangıçta da kullanmanızı tavsiye ediyoruz.

Seçenek olarak kesinlikle kreatin monohidrata yönelin. Farklı kreatin çeşitleri yalnızca pazarlama taktiğinden ibaret.

Yükleme gibi stratejileri de uygulamanıza gerek yok. Özellikle yeni başladıysanız… Düzenli, her gün kullandığınız 3-5 gramlık kreatin monohidrat süreci en verimli şekilde başlatmanız için yeterlidir.

3- D Vitamini

Image result for d vitamin

Hemen hemen herkeste eksikliği görülen D vitaminini almadan önce doktorunuza danışmanızı tavsiye ediyoruz. İddia ediyoruz ki, eksiklik sizde de var.

D vitamini özellikle sporcular için önemlidir. Çünkü doğal yollarla testosteronu arttırır ve yorgunluk hissini azaltır. Ayrıca kemikleri de güçlendirir.

Spor yapmasanız dahi vitamin takviyesi olarak doktorunuzun size kesinlikle önereceği bu takviyeyi, spor yapıyorsanız %100 kullanmalısınız.

4- Balık Yağı (Omega-3)

Herkeste eksikliği görülen ve bu nedenle kullanmanız gereken bir diğer takviye de omega-3 yağ asidi takviyesidir. Kalp için ve stres kaynaklı sorunlar için sayısız faydası olan bu yağ asidini kullanarak kendinizi çok daha iyi hissedebilirsiniz.

Süreç içinde kaslarınızı geliştirmeye başladığınızda, strese girdiğiniz veya antrenman sonrası fiziksel olarak stresli olduğunuz dönemler illa ki olacaktır. Omega-3 bu noktada size destek olarak spora başladığınız sürece katkıda bulunacaktır.

Kalp sağlığınız için de önemli olan bu takviyeyi kesinlikle kullanmalısınız.

5- Kafein

Herkesin her gün tükettiği bu takviye, özellikle sporcuların işine yarayabilir. Belirli miktarın üstü WADA (Dünya Doping Kurulu)’da doping listesinde yer alıyor… Performansa etkisini buradan hesap edin.

Antrenmandan önce tüketerek antrenman performansınıza katkıda bulunabileceğiniz kafein, sağlık sınırları dahilinde tükettiğinizde faydalı olabilir.

Ancak kafein riskli olabilir. Yalnızca bir kerede tükettiğiniz miktara değil, gün içinde tükettiğiniz toplam miktara bakarak kafeini beslenmeniz içerisine dahil etmelisiniz. Zira gün içerisinde bir kaç bardak kahve içip üzerine antrenmandan önce 400 mg kafein almanız risklidir.

Yorgunluk hissini azaltan, kendinizi daha zinde hissetmenizi sağlayan ve performansı ciddi oranda arttıran bu takviyeye yer vermeyi deneyebilirsiniz.

Sürekli kahve içen insanlarda tölerans artışıyla etkisi gittikçe azaldığı için, kafeini daha çok yorgun hissettiğiniz ve antrenmana gitmek için bir takviyeye ihtiyaç duyduğunuz zamanlarda öneriyoruz.

Reklam

Game of Thrones Karakteri “Mountain” ve Yanında Durunca Tezatlık Yaratan Kız Arkadaşı

0

Ünlü strongman ve Game of Thrones dizisi oyuncusu Hafthor Björnsson’un kız arkadaşı olduğunu öğrendiğimizde ister istemez dev bir kadın bekledik.

Kız arkadaşı Kelsey Henson’ı görünce gerçekten şaşırdık. Hafthor Björnsson’un yanında çok küçük kalan Kelsey, aslında günlük hayatta karşılaştığınızda o kadar da küçük bir insan değil. Fakat yanında durduğu insan “mountain” olunca, görüntü birazcık değişik olabiliyor.

“Kelsey, Hafthor’u nasıl öpüyor?” gibi ilişkilerine yönelik sorular doğuran bu görüntü gerçekten insanları şaşırtacak cinsten.

Topuklu ayakkabının da kurtaramayacağı bu fark, Instagram’daki bazı insanları meraklandırıyor ve bir Instagram kullanıcısı bu tip sorular sormaya başlıyor:

“Nasıl öpüşüyorsunuz? Nasıl onun kucağına atlıyorsun? Lütfen bir resim atın.”

Kelsey ise bu soruyu şu şekilde cevaplıyor: “O eğiliyor ve ben parmak ucuna kalkıyorum. Bazen de “of, hadi beni yukarı kaldır!” diyorum ve kaldırıyor.”

Düşününce gayet mantıklı. Üstelik Hafthor’un ilişkinin romantik erkeği olduğunu görmek de ilişkilerini ekstra sempatik kılıyor.

Büyük boy farkına rağmen, sosyal medyada veya kamera karşısında çekinmeden poz veren bu tatlı çift, bazı şeylerin sanıldığından önemsiz olduğunun kanıtı.

 

Reklam

Kardiyoyu Bırakıp Ağırlık Kaldırmaya Başlayan Rebecca Mükemmel Kıvrımların Sahibi Oldu

0

Ağırlık kaldırmak birçok kadın için erkeksi bir görüntüye sahip olmak demek. Son zamanlarda bunun yanlış bir düşünce olduğunu sıklıkla vurguluyoruz. 121 bin takipçili Londralı Rebecca Catherine Smith de kardiyoyu bir kenara bırakıp ağırlık kaldırmaya başladığından beri vücudundaki kadınsı değişimi instagram takipçileriyle paylaşarak tüm kadınları ağırlık kaldırmaya çağırıyor!

 

Rebecca spor salonuna gitmekten hiç keyif almadığını dile getiriyor,

tâ ki ağırlık antrenmanlarıyla tanışana kadar!

 

“Kardiyo yaptığım zamanlarda istediğim değişimi bir türlü gözlemleyemiyordum,

hi hello #transformationtuesday time! Cardio & calorie restriction VS Weight training & all da food? We all have those days where we feel like we've made no progress and just wasting our time??, and a lot of girls tell me they often feel like that and it can be SO demotivating, so wanted to look back on how I actually have changed in the past 2 years or so. Appart from the fact that that's the most tragic photo of me on the left? I'm not saying there's anything wrong with my body! And even tho there's not a massive difference putting them side by side makes me realise I'm not wasting my time & the work I put in does pay off.. But more importantly than what it looks like the main difference is how mentally stronger, happier, healthier & more confident I am on the right!! Changing up the way I train & the way I look at nutrition has helped me in a million more ways than what's seen to eye & I now will not stop preaching the importance of nourishing your body with the nutrients it needs and most importantly ENOUGH of those nutrients because food is ur friend and depriving yourself will get you nowhere? stop slaving away trying to burn 'calories' on the treadmill and start to build your body to be the strongest it can be! Do what u love & love what u do #StrengthFeed #rantover

A post shared by Rebecca Catherine Smith (@rebeccafitness_eats) on

Bu da spor salonuna gitmekten nefret eder duruma gelmeme sebep olmuştu.”

 

Rebecca Smith ağırlık antrenmanlarından sonra vücudundaki değişimi,

LIFTING MAKES YOU MANLY?! – It infuriates me how still so many girls think the second you pick up a dumbbell or protein shake you'll suddenly become the hulk?? changing my training from cardio to weights changed me completely inside & out and each to their own but I personally don't think I've made my body look at all manly in my past year and a bit of weight training! Here are my 3 main reasons for girls to start lifting ? – 1. Building strength & muscles: Lifting builds on a woman's natural curves and helps your body be the strongest it can. Ripped abs, sexy strong back, shoulder boulders & a curvy behind alll come from lifting ? #strongnotskinny – 2. Loosing that extra body fat: my body fat % saw a MASSIVE fall when I began lifting because as your muscle mass INCREASES your metabolism INCREASES. Before I would spend hours on cardio machines thinking that will get rid of fat but never saw any results and just made me HATE going to the gym, and if you feel like your in that boat now then change it up now! – 3. Healthy relationship with food & body image: when your doing cardio in order to burn 'calories' it's so easy to look at food as numbers and end up feeling guilty for eating too much and feeling like you HAVE to restrict yourself to see results, well that's just not the case at all. Starting weight training made me realise food is fuel and I need LOTS of it to get the best out of my training ? the amount I eat has honestly trebled since I picked up lifting and I absolutely love it ? there's no restricting and there's no guilt in indulging in treats once in a while because what better way to fuel a sesh ?? – Rant over if this convinces one girl to try out weight training mission complete but I wanna see MORE GIRLS in the weights section and get rid of the association that it's just for boys because it's not #gainingweightiscool #StrengthFeed #transformationthursday??

A post shared by Rebecca Catherine Smith (@rebeccafitness_eats) on

Kardiyo dönemindeki fotoğrafıyla karşılaştırarak instagramda paylaştı.

 

Ağırlık antrenmanlarının kendisi için 3 etkisi olduğunu dile getiriyor,

COMPOUND SUPERSETS ?? – Few snippets of todays workout with @adamcapel of some of my favourite supersets to include when training glutes and wooowz do I feel it already ? – I always do at least one or two compound exercises each leg sesh (squat, deadlift, hip thrust etc) and feel so much more of a burn especially in glutes when I superset them with light weight high rep exercises like these and feel like I really am getting the most out of my workout and breaking a serious sweat ? – First one: • Sumo deadlift 4 x 5-7 reps • Single leg dumbbell deadlift 4 x 10-12 reps each leg Second one: • Squats 4 x 5-7 reps • Goblet pulse squat 4 x 12-15 reps – Followed these by hip thrusts (hit 100kg pb yay lol), walking lunges & leg extension! Try out these supersets to feel a serious burn ?

A post shared by Rebecca Catherine Smith (@rebeccafitness_eats) on

İlki daha güçlü kaslara sahip olmak, ikincisi vücuttaki fazla yağlardan kurtulmak, üçüncüsü de enerji ihtiyacını karşılayabilmek için doyasıya yiyebilmek!

 

Tüm bu değişimler Rebecca’nın ağırlık antrenmanlarına olan inancını arttırmış,

jus loungin in ma loungewear @loungeapparel #LoveToLounge ?

A post shared by Rebecca Catherine Smith (@rebeccafitness_eats) on

Ağırlık çalışmaları ile ilgili kafasında soru işareti olan kadınları ise ağırlık kaldırmaktan çekinmemeleri için cesaretlendirmek istiyor.

 

İstediği kadar yiyebildiğini, daha güçlü olduğunu söylüyor

Ve mükemmel kadınsı bir vücuda sahip olduğunu gösteriyor.

 

Ağırlık antrenmanlarının erkekler için olduğu ve ağırlık antrenmanı yapan kadınların,

post-workout G&T on the beach bcz u know guys FEED THOSE MUSCLES ??

A post shared by Rebecca Catherine Smith (@rebeccafitness_eats) on

Protein shake içen kadınların bir anda “hulk”a dönüşecekleri fikrini kafalarından silmelerini istiyor.

Biz de Rebecca ile aynı fikirde olduğumuzu yeniden dile getirelim istedik. Ağırlık antrenmanlarından korkmanıza hiçbir sebep yok. Hem daha güçlü hem daha kadınsı bir vücut için ağırlık antrenmanları yapabilirsiniz!

Reklam

Dinlenik Nabzınız Kalbiniz Hakkında Ne Söylüyor?

0

Apple Watch gibi teknoloji harikalarının fitness endüstrisi içinde yer almasıyla birlikte, gün içerisinde dinlenik haldeki nabızla ilgili pek çok konu gündeme geldi.

Image result for iwatch

Bu tip teknolojik araçlar, gün boyunca hem dinlenik haldeyken hem de egzersiz yaparken nabzınızı ölçmeye devam ediyor.

Egzersiz yaparken kalp atışınızın durumu, ne kadar yoğun antrenman yaptığınızın göstergesi. Nabzınız ne kadar yüksekse, kalbinizden kan talebi o kadar fazladır, yani antrenmanınız o kadar yoğundur.

Image result for Usain Bolt

Dinlenik haldeki nabzınız ise “fit olma” durumunuzla ilgili bilgi verebilir. Çünkü bir dakika içerisinde kalbinizin kaç kere attığı önemli bir veridir. Ayrıca kalbinizle ilgili bir sorununuz olup olmadığını da gösterir.

Tabii ki potansiyel kalp sorunlarınız için sahip olduğunuz tek veri Apple Watch gibi araçların ölçtüğü nabız değeriniz olmamalı. Bu araçların da bir hata payı var.

Image result for right after waking up man

Dinlenik haldeki nabzınızı ölçmeniz için en iyi zaman, uyandıktan hemen sonradır. Çünkü günün kalanında birçok faktör de işin içine dahil olabilir.

Image result for conditioning

Genelde “fit” diyebileceğimiz insanların dinlenik haldeki nabzı düşük olur. Dinlenik haldeki nabzın düşük olması kalbin verimli çalıştığını ve kalp sağlığının iyi olduğunu gösterir. Kaliteli antrenman yapıp gelişim odaklı spor yapan kişilerin de dinlenik haldeki nabzı düşük olur. Çünkü egzersiz kalbin kaslara ve ciğerlere daha çok kan pompalamasını sağlar, bu sayede zamanla daha az kalp atışıyla daha çok kan pompalanabilir. Kalp de gelişir ve şartlara adapte olur. Bu sayede aynı aktiviteyi daha az stresle uygulamaya başlayabilirsiniz. “Kondisyon” dediğimiz şey de tam olarak budur.

Sinir sistemine baktığımızda ise egzersiz sempatik sinir sistemini aktifleştirir. Daha sonra parasempatik sinir sistemi de stresi azaltıp vücudu sakinleştirerek dengeyi sağlar. Siz antrenman yaptıkça ve geliştikçe, vücut da parasempatik sinir sistemini aktifleştirmede daha çok gelişir. Bu da dinlenik haldeki nabzınızı düşürür. Bu adaptasyon hemen hemen birkaç ay içerisinde gerçekleşir.

Image result for heart rate

Bilimsel kaynaklara göre ideal olan dinlenik haldeki nabız 60 ile 100 arasındadır, en iyi nabız ise 60 ile 80 arasında olarak belirtilmektedir. Uç örnek vermek de gerekirse, üst düzey bir maraton koşucusunun dinlenik haldeki nabzı 40’tır. Tabii ki bu rakamlara bakarken genetik, yaş, cinsiyet gibi faktörleri de göz önünde bulundurmak gerekir.

Eğer dinlenik haldeki nabzınız ani iniş çıkışlara sahipse, bu bir sorunun işareti olabilir. Stres, susuzluk, fazla kafein kullanımı gibi durumlar bu tip sonuçlar doğurabilir.

Image result for heart issues

Dinlenik haldeki nabzınızın yüksek olması da yanlış bir durumun göstergesi olabilir. Çarpıntı, kalp krizi gibi durumların habercisi olabilecek bu semptoma sahipseniz, kesinlikle bir doktora danışmalısınız.

Egzersiz yapmamanıza rağmen düşük nabzınız varsa, bu da büyük bir sorunun işaretçisi olabilir. Çok yaygın bir durum olmasa da doktor görmek faydalı olabilir. Tiroit sorunları, kalp sorunları gibi sorunlarınız olabilir.

Kalbinizin ne durumda olduğunu test etmek için, kalp atışınızı ölçen cihazlar kullanabilirsiniz. Bu sayede kalbinizin durumuyla ilgili %100 doğru olmasa da fikir sahibi olabilirsiniz. Doktora gidip gitmeyeceğinize bu sayede karar verebilirsiniz.

Reklam