Fit Hub Blog Sayfa 105

Dışarıda Antrenman Yapmanız İçin 7 Neden

0

Özellikle kış ayları aklımızı da bedenimizi de oldukça yorabilir ve günlük ter atma rutinimiz için spor salonuna hapsolmuş hissetmemize neden olabilir. Fakat yazın güneşli günlerini yaşadığımız şu günlerde, bir süre mola alarak salonların bayat havasından biraz olsun kurtulup ihtiyaç duyulan D vitamini için dışarı çıkma zamanı! Dışarıda egzersiz yapmak, antrenmanınızın kalitesini artırmaya yardımcı olacak fiziksel ve zihinsel açıdan birçok yarara sahiptir:

1. Enerjiyi Yükseltir

Spor salonları karanlık ve kasvetli olabilir, ancak güneş serotonin seviyenizi yükseltir, bu da enerjinizi artırır, sakin kalmanıza ve odaklanmanıza yardımcı olur. Ne kadar iyi odaklanırsanız, sonuçlarınız o kadar iyi olur! “Parklar veya şehir etrafındaki parkurları kullanabildiğinizde koşu ve bisiklet gibi aerobik egzersizler dışarıda çok daha keyifli bir hal alır” diyor, güç ve kondisyon uzmanı Jon-Erik Kawamoto. Bazı insanlar kardiyo ekipmanlarını sıkıcı buluyor, bu yüzden de aerobik egzersizleri dışarıda yapmak fazlasıyla motive edici olabilir.

2. Ucuz

Dışarıdaki harika alanlarda pahalı üyeliklere veya herhangi bir ekipmana gerek yoktur. Daha sıcak aylarda, ihtiyacınız olan tek şey vücut ağırlığınız ve bir bank veya ormanlık bir yoldur. Bu size müthiş bir antrenman yapma olanağı sunar ve aynı zamanda paranızın cebinizde kalmasını sağlar.

3. Yaratıcı olabilirsiniz

Egzersiz ekipmanı olarak kullanabileceğiniz aletler ya da egzersiz yapabileceğiniz yeni alanlar ararken her gün kendinize meydan okuyarak oldukça eğlenebilirsiniz. Bir bankta triceps dips yaptığınızda veya oyun parkında demirleri kullanarak barfiks çektiğinizde, kapalı spor salonlarından farklı olarak egzersizinizi her günkü mekanda yapmak zorunda kalmayacak, antrenman yapacağınız yeri dilediğiniz her an değiştirmeye daha uygun olacaksınız. “Egzersiz yapmak için dışarı çıkmak gerektiğini her daim savunuyorum” diyor egzersiz fizyoloğu Andi Martin-Wagner. Park bankları, piknik masaları, merdivenler, ağaçlar ve tepeler antrenmanınızı geliştirmek ve çeşitlendirmek için farklı şekillerde değerlendirilebilir.

4. Daha iyimser hissedeceksiniz

Çevresel Psikoloji Dergisi tarafından yayınlanan bir araştırmaya göre, aktif bir şekilde dışarıda daha fazla vakit geçiren kişilerin, iyimserlik konusunda zihinsel sağlığı geliştirdiği görüldü.

5. Sosyalleşebilirsiniz

Eğer arkadaşların seninle aynı spor salonunda değilse, antrenman için onları kendi salonuna çağırman pek mümkün olmayabilir. Ancak, hem sosyal hem de fiziksel anlamda birçok faydası olduğu kanıtlanmış bir grup antrenmanı için açık bir mekanda buluşma planlamak (tabii ki antrenman sonrası kahve içmek şartıyla) daha kolaydır. Egzersiz ve Spor Psikolojisi’nde yayınlanan bir çalışmaya göre, tanıdığınız insanların alışkanlıkları, özellikle de egzersiz söz konusu olduğunda, kendi alışkanlıklarınızı etkiliyor. Doğru yolda ilerlemek için, çevrenizi sizinle benzer bir yaşam tarzına sahip iyi arkadaşlarınızla kuşatın.

6. Daha fazla kalori yakacaksınız

Dışarıda koşmak hız kontrolü olmadığı anlamına gelir; bununla birlikte, rüzgar eşliğinde doğal bir arazide koşmak, bir koşu bandından daha fazla direnç sağlar. Spor Bilimleri Dergisi’ne göre, bu da daha fazla enerji harcamamıza ve dolayısıyla daha iyi bir kardiyo çalışmasına neden olur. İşi daha da zorlaştırmak için, tepeleri ve merdivenleri rotanıza ekleyebilirsiniz.

7. Ayna yok

Hepimiz bunu yaptık: Antrenman süremizi aynadan uzun uzun kendimizi izleyerek ya da sürekli selfie çekerek gereksiz yere uzattık. Fakat bilmemiz gereken bir gerçek var; aynalar sadece dikkati dağıtmaz, aynı zamanda formunuzu da engelleyebilir. Chicago Rehabilitasyon Enstitüsü’nden yapılan yeni bir çalışma, aynada sürekli olarak kendinizi izlemenin faydası olmadığını gösteriyor. Çalışmada, squat yaparken aynada kendilerini izleyen katılımcıların daha iyi bir forma sahip olmadıkları ve aynada kendini izlemeyen katılımcılara oranla %10 daha fazla baskın bacaklarına doğru eğildikleri görülmüştür. Dışarıda çalışırken, nasıl göründüğünüzden daha çok kendinizi nasıl hissettiğinize odaklanacaksınız.

Salondan Çıkın : Yerçekimiyle Antrenman

Reklam

Hormon Bozukluğu Nedir, Belirtileri Nelerdir? Hormon Bozukluğu Tedavisi Nasıl Gerçekleşir?

0

Hormonlar vücudunuzun kimyasal habercileridir. Endokrin bezlerinde üretilen bu güçlü kimyasallar, kan dolaşımı aracılığıyla doku ve organlara ne yapacağını ve ne zaman yapacağını söyler. Hormanlar metabolizma ve üreme dahil olmak üzere vücuttaki önemli süreçlerin çoğunu kontrol etmeye yardımcı olurlar. Hormonal dengesizlikler veya diğer bir deyişle hormonal bozukluklar, kan dolaşımında çok fazla veya çok az hormon olduğunda görülür. Vücuttaki önemli rolleri nedeniyle, küçük hormonal dengesizlikler bile vücutta ciddi yan etkilere neden olabilir. Hormonlar aşağıdaki süreçlerin düzenlenmesine yardımcı olur:

  • Metabolizma ve iştah
  • Kalp atışı
  • Uyku düzeni
  • Üreme ve cinsel fonksiyon
  • Genel büyüme ve gelişme
  • Ruh hali ve stres seviyeleri
  • Vücut ısısı

Erkekler ve kadınlar, insülin, steroidler, büyüme hormonları ve adrenalin dengesizliklerinden etkilenebilirler. Kadınlar östrojen ve progesteron düzeylerinde dengesizlikler yaşayabilirken, erkeklerin testosteron düzeylerinde dengesizlik yaşama olasılığı daha yüksektir.

Hormon Bozukluğu Belirtileri

Hormon bozukluğunun semptomları hangi bezlerin ve hormonların etkilendiğine bağlıdır. Hormon bozukluğunun yaygın olan nedenleri ile ilişkili belirtiler şunlardır:

  • Açıklanamayan kilo alımı veya kilo kaybı
  • Açıklanamayan şekilde aşırı terleme
  • Uyumakta zorluk
  • Soğuğa ve sıcağa duyarlılık değişiklikleri
  • Çok kuru cilt veya deri döküntüleri
  • Kan basıncında değişiklikler
  • Kalp atış hızında değişiklikler
  • Kırılgan veya zayıf kemikler
  • Kan şekeri yoğunluğundaki değişiklikler
  • Sinirlilik ve endişe hali
  • Açıklanamayan uzun süreli yorgunluk
  • Artan susuzluk
  • Depresyon
  • Baş ağrısı
  • Tuvalete normalden daha fazla veya daha az gitmeye ihtiyaç duyma
  • Şişkinlik
  • İştah değişiklikleri
  • Cinsel istekte azalma
  • İnce ve kırılgan saçlar
  • Kısırlık
  • Şişmiş yüz
  • Bulanık görme
  • Boyunda şişlik
  • Göğüslerde hassasiyet
  • Kadınlarda sesin derinleşmesi

Hormon Bozukluğu Nedenleri

Herkes hayatının belirli noktalarında hormonal dengesizlik veya hormonal dalgalanmaların doğal periyotlarını deneyimleyecektir. Ancak hormon bozukluğu, endokrin bezler düzgün çalışmadığında da ortaya çıkabilir.

Endokrin bezler, kanda hormonları üreten, depolayan ve salgılayan özel hücrelerdir. Vücudun her yerinde farklı organları kontrol eden birçok endokrin bez bulunur:

  • Adrenal bezler
  • Gonadlar (testis ve yumurtalıklar)
  • Epifiz bezi
  • Hipofiz bezi
  • Hipotalamus bezi
  • Tiroid ve paratiroid bezleri
  • Pankreatik adacıklar

Bazı tıbbi durumların endokrin bezlerinin bazılarını veya birkaçını etkilediği bilinmektedir. Bazı alışkanlıklar ve çevresel faktörler de hormonal dengesizliklerde rol oynayabilir.

Hormon bozukluğunun nedenleri şunlardır:

  • Kronik veya aşırı stres
  • Tip 1 ve Tip 2 diyabet
  • Hiperglisemi (aşırı glukagon üretimi)
  • Hipoglisemi (kanda var olan glukozdan daha fazla insülin üretilmesi)
  • Yetersiz tiroid (hipotiroidizm)
  • Aşırı aktif tiroid (hipertiroidizm)
  • Paratiroid hormonunun aşırı veya az üretilmesi
  • Kötü beslenme alışkanlıkları
  • Aşırı kilolu olmak
  • Hormonal değişiklik veya doğum kontrol ilaçları
  • Anabolik steroid ilaçlarının kötüye kullanılması
  • Hipofiz tümörleri
  • Cushing’s sendromu (hormon kortizolün yüksek seviyeleri)
  • Addison hastalığı (düşük kortizol ve aldosteron seviyeleri)
  • Endokrin bezleri etkileyen iyi huylu tümörler ve kistler
  • Konjenital adrenal hiperplazi (düşük kortizol seviyeleri)
  • Endokrin bezi hasarı
  • Ciddi alerjik reaksiyonlar veya enfeksiyonlar
  • Kemoterapi ve radyasyon tedavisi
  • İyot eksikliği (guatr)
  • Kalıtsal pankreatit
  • Turner sendromu (sadece bir X kromozomu olan dişiler)
  • Prader-Willi sendromu
  • Anoreksiya
  • Böcek ve bitki ilaçları dahil olmak üzere toksinlere ve endokrin bozucu kimyasallara maruz kalma

Kadınlarda Hormon Bozukluğu

Kadınlar doğal olarak yaşamları boyunca çeşitli dönemlerde hormonal dengesizlik yaşarlar:

  • Ergenlik çağı
  • Adet dönemi
  • Hamilelik, doğum ve emzirme
  • Perimenopoz, menopoz ve postmenopoz

Kadınlar ayrıca erkekle göre daha fazla hormonal bozukluk geliştirme riski altındadır, çünkü farklı endokrin organları ve döngüleri vardır.

Kadınlarda hormonal dengesizliklere neden olan tıbbi durumlar şunlardır:

  • Polikistik over sendromu
  • Hormon değişiklikleri veya doğum kontrol ilaçları
  • Erken menopoz
  • Birincil yumurtalık yetmezliği
  • Yumurtalık kanseri

Kadınlarda hormonal bozukluk belirtileri şunlardır:

  • Ağır, düzensiz veya sancılı adet dönemleri
  • Osteoporoz (zayıf, kırılgan kemikler)
  • Sıcak basmaları ve gece terlemeleri
  • Vajinal kuruluk
  • Göğüslerde hassasiyet
  • Hazımsızlık
  • Kabızlık ve ishal
  • Menstruasyon sırasında veya hemen öncesinde sivilce oluşumu
  • Yüz, boyun, göğüs veya sırtta artan tüyler
  • Kısırlk
  • Kilo alma
  • Saç dökülmesi
  • Sesin derinleşmesi
  • Klitoris genişlemesi

Erkeklerde Hormon Bozukluğu

Erkekler de hayatları boyunca doğal hormonal dengesizlik dönemleri yaşarlar. Erkeklerde hormonal dengesizliklerin doğal nedenleri şunlardır:

  • Ergenlik çağı
  • Yaşlanma

Erkekler de farklı hormonal bozukluklar geliştirme riski altındadır çünkü farklı endokrin organları ve farklı dönemleri vardır.

Erkeklerde hormonal dengesizliğe neden olan tıbbi durumlar şunlardır:

  • Prostat kanseri
  • Hipogonadizm (düşük testosteron)

Erkeklerde hormonal bozukluk belirtileri şunlardır:

  • Azalmış cinsel istek
  • Sertleşme bozukluğu
  • Düşük sperm sayısı
  • Azalmış kas kütlesi
  • Vücutta azalan tüy büyümesi
  • Meme dokusunun aşırı gelişimi
  • Göğüslerde hassasiyet
  • Osteoporoz

Hormon Bozukluğu Tedavisi

Hormon bozukluklarının tedavisi, nedenine bağlı olarak değişebilir. Her insan hormonal bozukluklar için farklı tedavi yöntemlerine ihtiyaç duyabilir.

Hormon bozukluğu olan kadınlar için tedavi seçenekleri şunlardır:

  • Hormon kontrolü veya doğum kontrolü: Gebe kalmaya çalışmayanlar için, östrojen ve progesteron formları içeren ilaçlar, düzensiz adet dönemlerini ve semptomlarını düzenlemeye yardımcı olabilir. İnsanlar doğum kontrol ilaçlarını farklı şekillerde alabilirler.
  • Vajinal östrojen: Östrojen düzeylerindeki değişikliklerle ilişkili olarak vajinal kuruluk yaşayan kişiler semptomları azaltmak için vajinal dokulara doğrudan östrojen içeren kremler uygulayabilirler. Vajinal kuruluğu azaltmak için östrojen tabletleri de kullanabilirler.
  • Hormon yenileme ilaçları: Sıcak basması veya gece terlemeleri gibi menopozla ilişkili şiddetli semptomları geçici olarak azaltmak için ilaçlar kullanılabilir.
  • Eflornitin (Vaniqa): Bu reçeteli krem, kadınlarda aşırı yüz kılı büyümesini yavaşlatabilir.
  • Anti-androjen ilaçlar: Baskın olarak erkek cinsiyet hormonu androjeni bloke eden ilaçlar, ciddi akne ve aşırı saç büyümesi veya dökülmesini sınırlandırabilir.
  • Klomifen (Clomid) ve letrozol (Femara): Bu ilaçlar, hamile kalmaya çalışan polikistik over sendromlu kişilerde yumurtlamayı teşvik eder. Polikistik over sendromu ve infertilite olanlarda hamilelik şansını artırmak için gonadotropin enjeksiyonları verilebilir.
  • Yardımcı üreme teknolojisi: In vitro fertilizasyon (yapay ortamda döllenme), Polikistik over sendromu komplikasyonları olanların gebe kalmasına yardımcı olmak için kullanılabilir.

Hormon bozukluğu olan herkes için tedavi seçenekleri şunlardır:

  • Metformin: Tip 2 diyabet için bir ilaç olan metformin, kan şekeri düzeylerini yönetmeye veya azaltmaya yardımcı olabilir.
  • Levothyroxine: Synthroid ve Levothroid gibi levotiroksin içeren ilaçlar, hipotiroidizm semptomlarının iyileşmesine yardımcı olabilir.

Hormon bozukluğu olan erkekler için tedavi seçenekleri şunlardır:

  • Testosteron ilaçları: Testosteron içeren jeller ve bantlar, hipogonadizm ve gecikmiş ergenlik gibi düşük testosteron seviyelerine neden olan diğer durumların semptomlarının azaltılmasına yardımcı olabilir.

Doğal Tedaviler

İnsanlar binlerce yıldır hormonal bozuklukları tedavi etmek için doğal takviyeleri kullanmışlardır. Bununla birlikte, yaşam tarzı değişikliklerinden başka, hormonal bozuklukları ve nedenlerini tedavi etmek için klinik çalışmalarda kesin bir şekilde kanıtlanmış doğal bir çare var demek pek mümkün değildir.

Hormonal bozukluklarla ilişkili semptomların azaltılmasında etkili olduğu düşünülen ve yaygın olarak kullanılan doğal takviyeler şunlardır:

  • Menopozun neden olduğu sinirlilik, endişe ve uyku bozuklukları için ginseng
  • Sertleşme sorunu için ginseng ve maca

Hormonal bozuklukların olasılığını ve semptomlarını azaltmaya yardımcı olabilecek yaşam tarzı değişiklikleri ise şunlardır:

  • Sağlıklı vücut ağırlığına sahip olmak
  • Besleyici ve dengeli bir beslenme düzeni
  • Düzenli egzersiz
  • Stresi azaltmak ve stresi yönetebilmek
  • Yoga ve meditasyon
  • Şekerli yiyecekleri ve işlenmiş karbonhidratları sınırlamak
  • Paketlenmiş gıdalardan kaçınmak
  • Eski yapışmaz tavaların seramik tavalarla değiştirilmesi
  • Yiyecek-içecekleri saklamak ve ısıtmak için cam kaplar kullanmak
  • Çamaşır suyu gibi zehirli kimyasallar içeren temizlik ürünlerinin kullanımını kısıtlamak

Özet

Neredeyse herkes yaşamı boyunca en az bir veya iki farklı dönemde hormon bozukluğu sorunu yaşar. Hormonal dengesizlikler ergenlik, adet dönemleri ve gebelik sırasında daha sık görülür. Ancak bazı insanlar sürekli olarak hormonal bozukluk problemi yaşarlar.

Birçok hormonal dengesizlik stres veya hormon ilaçları gibi dış faktörlerden kaynaklanır. Bununla birlikte, hormonal dengesizlikler, endokrin sistemi veya bezleri etkileyen herhangi bir tıbbi durumdan da kaynaklanabilir.

Bir kişi uzun süreli açıklanamayan semptomlar yaşıyorsa, özellikle de ağrıya, rahatsızlığa neden olan veya günlük aktivitelerini olumsuz etkileyen belirtilere sahipse bu konuyla ilgili en kısa sürede bir doktora danışmalıdır.

En Kaliteli Vitamin Takviyeleri İçin Tıklayın…

Doğum Sonrası Karın Kasları Oluşturmak İçin Bu Uzman Tavsiyelerini Uygulayın!

Reklam

Gördüğünüz An Yaşam Kalitenizi Arttıracak Instagram Hesabı: Wellnesswithcourtnie

0

Takibine doyamadığımız içinden sağlık fışkıran instagram hesabını sizinle paylaşıyoruz: wellnesswithcourtnie! Courtnie cıvıl cıvıl instagram hesabı içerisinde nefis yemekler, rengarenk tabaklar, mükemmel yoga pozları ve sevimli mi sevimli fotoğraflar paylaşıyor.

Sonunda dayanamadık, Courtnie ile tanışın istedik.

Courtnie, Güney Kaliforniya’da yaşayan genç bir kadın. Kendisi 12 yıl önce sağlıklı yaşamın kapılarını aralamış.

Being a creator is an interesting thing. Honestly, it leaves me to feel quite vulnerable at times. "Is this good enough, will people like this, will they like me?" The reality is, you can't please everyone??‍♀️ When you put yourself out there, you open yourself up to criticism and opposing opinions. At the end of the day the only thing that matters is that you speak your truth, work hard and always come from a good place with good intentions. Like they say, your vibe really does attract your tribe. I'm so grateful for each one of you that encourages me, supports me and shares words of wisdom with me❤️ . . . #yogateacher #goodvibesonly #selflove #yogainspiration #wellnessjourney #positivevibes #healthylifestyle #bigsur #wanderlust #exploremore #vscocam #vscofilter #mindbodygram #iamwellandgood #thechalkboardmag #goop #thatsdarling #lightinspired #shotoniphone #yogagram #teamself #californiacoast #toneitup #tiuteam #bbg #mindfulness #namaste

A post shared by Courtnie (@wellnesswithcourtnie) on

 

12 yıl önce bu kararı alması ve adım adım uygulamaya başlamasının ise iki sebebi varmış. İlki atletik performansını arttırmak, ikincisi ise bazı cilt problemlerini azaltmaya çalışmak.

I do realize that not everyone wants to or has time to make their smoothies with perfectly placed fruits, ombré layers and flowers. It happens to be something that I enjoy doing but I also want my recipes to be accessible to people who aren't interested in making their food so extra?. This smoothie here is anti inflammatory, immune boosting and really easy to make! All you need is some pre made chia pudding (1/4 cup chia seeds + 1 cup almond milk soaked for 3 hours) frozen zucchini, frozen peaches, persimmon, dragon fruit, turmeric, almond milk, a protein source of your choice (I used @vitalproteins) ginger and coconut yogurt. Blend everything with 2 tbsp chia pudding, layer bottom of your glass with has much extra chia pudding as you'd like and pour smoothie over the top. Flowers are always optional ? #f52pop #smoothieart

A post shared by Courtnie (@wellnesswithcourtnie) on

 

Sağlıklı beslenme ve spor ikilisinin pozitif etkilerini gördükçe Courtnie, sağlıklı yaşamın bağımlısı olduğunu söylüyor.

 

Sadece atletik performansı ve cilt sorunları değil, genel sağlığı da oldukça iyi bir ivme ile yükselmiş.

To be honest, some days I feel completely uninspired and unmotivated. I feel sorrow and sadness for no apparent reason. Some days I eat one too many ice cream sandwiches and stay in my sweatpants all day long. On these days it's easy to get discouraged and loose sight of my goals, but I always tell myself that a better day is right around the corner. It would be really easy to make it look like my life is perfectly wonderful all of the time, but that wouldn't be the full picture. I do my best to take the good with the bad and always look to the horizon for a better day to come. Mental health is one of my biggest motivations for living a healthy lifestyle and I'm excited to share more on that in the future❤️ In the meantime, I'm enjoying this uplifting latte made with @live24k collagen/turmeric blend, @moondeli bliss booster, coconut milk, cinnamon and a touch of maple syrup?? . . . #wellnessjourney #mentalhealth #mindset #meditation #goop #cleanliving #iamwellandgood #cleaneating #healthyliving #toneitup #flower_daily #mindbodygreen #thechalkboardmag #womenshealth #teamself #selflove #foodblogger

A post shared by Courtnie (@wellnesswithcourtnie) on

 

Courtnie’nin instagram sayfasında gezdikçe, onun sağlıklı yaşama olan aşkını biz de yaşıyoruz dersek yanlış olmaz.

 

Rengarenk meyvelerden oluşan tatlı tabakları, enfes smoothieler, sporcuların rahatça tüketebileceği pratik protein deposu yemekler…

 

Courtnie’nin bunlardan keyif aldığı oldukça belli. Bu sebeple de kendi yaşam stilini başkaları ile paylaşmak istiyor; başkalarına da dokunup sağlıklı ve mutlu bir hayat yaşamaları için.

When people ask me "how do you stay so healthy?" or "how do you never get sick?" the answer is pretty simple. I eat a wide variety of vegetables at every meal, drink lots of water, sleep 8 hours every night without fail and move my body daily. It's easy to want to complicate things with fancy potions, powders and vitamins but it's important to have the basics covered first. There are some health "extras" that have been really helpful for me in my day to day life but there are also some that I've found to be completely unnecessary. More on that another day. If you're someone who feels completely overwhelmed with all the health trends these days, try to take a step back and make sure you're eating a diet that's rich in nutrients (from vegetables and other whole food sources), getting enough sleep and drinking enough water. Happy Sunday everyone! . . . #eatwholefoods #plantbased #healthandwellness #organicfood #macrobowl #vibranthealth #eeeeeats #goopmake #mindbodygreen #iamwellandgood #thechalkboardeats #toneitupnutrition #leancleangreen

A post shared by Courtnie (@wellnesswithcourtnie) on

 

Courtnie yoga ve fitness ile de uğraşıyor. Instagram sayfasını gezerken sevimli yoga pozlarına da ulaşabiliyorsunuz.

 

Yogayı seçmesinin birçok nedeni var. Ancak bizim en çok hoşumuza gideni ise, yoganın kişiye kendisini sevebilmesi için bir şans tanıyor olması.

10 reasons why I choose yoga as my workout of choice: 1. It gives me a chance to connect to my own thoughts, ideas and emotions free of outside influences 2. Moving and flowing to good music makes me feel ALIVE✨ 3. It feels very kind and nurturing to my body 4. It gives me a chance to express self love 5. It allows me to sculpt longer leaner muscles. I think I’m the happiest I’ve ever been with my body and it’s all thanks to yoga 6. It gives me the time and space to appreciate everything that my body is capable of 7. It teaches me how to live more in the present moment 9. It helps me build patience and resilience 10. I genuinely enjoy every minute of it Because life is to short to do workouts that you don’t enjoy ??‍♀️ . . . #yogateacher #yogagram #selflove #workoutmotivation #fitnessmotivation #yogagirl #iamwellandgood #mindbodygram #teamself #womenshealth

A post shared by Courtnie (@wellnesswithcourtnie) on

 

Belki de sizin de kendinizi daha çok sevmeniz için yoga harika bir seçim olabilir. Courtnie, vücudunuzu tanımak ve onunla iletişim kurabilmek için yoganın muazzam bir gücü olduğunu söylüyor.

Some days I wake up and can't even believe that I'm a yoga teacher. As someone who's been painfully shy my whole life (so much so that I had to repeat the 1st grade because I wouldn't speak to anyone?) it's an equally terrifying and exhilarating experience. To stand in front of a room full of strangers and guide their every move used to seem impossible to me. It's been a year now since I graduated from my teacher training and I still get butterflies in my stomach before I walk in the room before a class. I've had doubtful moments where I felt I wasn't cut out to be teaching yoga or anything for that matter. What I've learned is that who I used to be doesn't define me and who I want to be is totally in my control. We don't have to live in the shadow of our past. If you have passion in your heart you will succeed, no matter how scary it might be❤️ . . . #yogateacher #yogateachertraining #mindset #meditation #namaste #iamwellandgood #thechalkboardmag #mindbodygreen #womenshealth #teamself #thatsdarling #goopmake #yogainspiration #yogalove #yogaeverydamnday #orangecountyyoga

A post shared by Courtnie (@wellnesswithcourtnie) on

 

Courtnie instagram hesabında sağlıklı tarifler de paylaşıyor. İçinize mutluluk dolduracak harika fotoğraflar eşliğinde!

 

Sağlıklı yaşam konusunda ilham almak için Courtnie’nin sayfasını mutlaka incelemelisiniz!

https://muscleandfitness.com.tr/nasil-yapilacagini-bilmediginiz-yoga-hareketleri-icin-instagramda-size-yardimci-bir-yogi-var/

Reklam

Sporun Mental Sağlığınız Üzerindeki 7 Pozitif Etkisini Biliyor musunuz?

0

Biraz yorgun, biraz moralsiz, biraz düşünceliyseniz, spor yapmayı ertelemek için lüksünüz yok demektir. Bunun sebebi ise sporun araştırmalarca kanıtlanmış, mental sağlığa iyi gelen 7 faydaya sahip olmasıdır.

İşte Mental Sağlığınız İçin Sporun 7 Yararı:

1. Spor Modunuzu Yükseltir

Biraz mutluluk biraz da rahatlama ister miydiniz? Bir fiziksel aktivite yapmaya başlayın. İster spor salonunda biraz aletler ile haşır neşir olun ister sahil kenarında ya da ağaçlık bir alanda tempolu bir yürüyüş yapın isterseniz arkadaşlarla maç yapın. Beyin kimyasallarınızda mutluluk hormonunu ve rahatlamayı tetikleyen spor sayesinde hem fiziksel hem de mental gelişim yaşayacaksınız. Ayrıca takım oyunlarında arkadaşlarınız ile iletişim kurmanızda ve sosyal becerilerinizi arttırmanızda da spor yardımcı olacaktır.

2. Spor Konsantrasyonunuzu Arttırır

Düzenli fiziksel aktivite, ilerleyen yaş karşısında mental sağlığınızı korumak için ideal bir yoldur. Kritik düşünme, öğrenme, yargı gücünü ve objektif bakış açısını geliştiren spğor sayesinde mental sağlığınız zinde kalır. Aerobik ve kas güçlendirici egzersiz kombinasyonları bu konuda oldukça iyidir. Haftada 3 ile 5 gün 30ar dakika spora zaman ayırmak, mental sağlığınızı korunmasına yardımcı olabilir.

3. Spor Stres ve Depresyonu Azaltır

Fiziksel olarak aktif biriyseniz beyniniz günün stres getiren düşünceleri ile daha az başbaşa kalacaktır. Dolayısıyla olumsuz ve stres yaratacak negatif düşüncelerden uzaklaşmış olacaksınız. Egzersiz yapmak vücudunuzdaki stres hormonu seviyelerini azaltır. Aynı zamanda da endorfin üretimini arttırır. Bu iki durum depresyondan sizi korumaya yardımcı olur. Hatta sıkı bir antrenman sonrası endorfin hormonu sizi çok daha rahatlamış ve optimist hissettirir.

4. Spor Uyku Alışkanlığınızı Düzenler

Spor ve diğer fiziksel aktiviteler uyku kalitenizin artmasına da katkı sağlar. Bunu, daha kolay ve hızlı uykuya dalmanızı sağlarken daha derin uyumanıza yardımcı olarak yapar. Kaliteli bir uyku, ertesi gün uyandığınızda güne olan bakışınızı da olumlu yönde etkileyecektir. Burada dikkat etmeniz gereken sporu çok çok geç bir saate bırakmamak. Bazen geç yapılan antrenmanlar sizi uykusuz bırakacak şekilde enerjik hissettirebilir.

5. Spor Sağlıklı Bir Kiloda Kalmanıza Yardımcı Olur

Spor The Centers for Disease Control and Prevention (Hastalıkları Kontrol ve Önleme Merkezleri) tarafından sağlıklı bir kiloya sahip olabilmek için önerilmektedir. Farklı sporlardan, yüzme, bisiklet ve ağırlık kaldırma hem kalori yakma hem de kas oluşturma konusunda oldukça faydalıdır. Sağlıklı bir kiloda kalabilmek ve yağ yerine kas oluşturabilmek, diyabet, kolesterol, hipertansiyon gibi hastalıklardan korunmanıza yardımcı olur. Bu da kendinizi daha sağlıklı hissetmenize yardımcı olur.

6. Spor Özgüveninizi Arttırır

Düzenli spor yapmak özgüveninizi ve özsaygınızı arttırır. Becerileriniz, gücünüz ve dayanıklılığınız spor ile artar ve bu da sizin mental olarak daha iyi hissetmenize yardımcı olur. Gelişme hissi günlük yaşamınızda diğer işlerinizde de daha çok başarılı olmanızda ve kendinizi iyi hissetmenizde etkilidir.

7. Spor Liderlik Becerileri İle İlişkilidir

Basketbol ve futbol gibi grup sporları, liderlik becerilerinin gelişmesinde önemli rol oynar. Bu tip oyunlar sayesinde kişiler takım olma, liderlik becerileri ve sosyal ortamda birlikte kazanma ve çalışma sistemlerini çok daha kolay bir şekilde öğrenebilmektedir. “Takım olma” durumu da çoğu zaman güçlü lider kimlikler oluşturmada önem taşır.

Çocuklar İçin Sporun Faydaları

Yukarıda bahsettiğimiz tüm yararlar çocuklar için de geçerlidir. Ancak yetişkinlere göre önemli bir fark taşırlar; çocukken düzenli egzersiz yapmaya başlamak, daha uzun süre aktif bir hayata sahip olmak ve ilerleyen yaşlarda da daha çok aktifliği korumak demektir. Ayrıca çocukken düzenli spor yapmanın bir diğer yararı ise, ileriki yıllarda akademik ve çalışma hayatında daha iyi bir performans sağlanmasıdır.

Kaynak: Healthline

3 Aydan Fazla Sürüyorsa Dikkat! Kronik Ağrıyı Azaltmak İçin 7 Öneri

Reklam

3 Aydan Fazla Sürüyorsa Dikkat! Kronik Ağrıyı Azaltmak İçin 7 Öneri

0

Kaynağı ne olursa olsun, hayatımızın vazgeçilmez sorunlarından biri kronik ağrılar

Aslında ağrı, vücudumuzun yaralanma veya bir hastalığa karşı yanlış giden bir şeylerin olduğunu gösteren normal bir reaksiyon. Vücudumuz iyileştiğinde sıklıkla ağrı ortadan kalkıyor. Ancak birçok insanda ağrının sebebi ortadan kalktıktan sonra bile uzunca süre devam ettiği görülüyor. İşte bu şekilde, uygulanan tedavilerden yanıt alınamayan, uzun süre tedavi gerektiren ve 3 aydan uzun süren ağrılar, “kronik ağrı” olarak tanımlanıyor. Bu sürede ağrılar kişinin yaşam kalitesini ciddi olarak düşürebiliyor. Dünyada yaklaşık yüzde 40 sıklıkla görüldüğü için, milyonlarca kişi geçmeyen bu ağrılarla baş etmek için çaba sarf ediyor. Acıbadem Ankara Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Nural Aydın, bununla birlikte kronik ağrının hem neden olduğu iş günü kayıpları hem de tedavi harcamalarıyla ciddi bir ekonomik boyutunun da olduğunu söylüyor.

En sık rastlanan kronik ağrıların başında bel ağrısı geliyor. Bununla birlikte migren ya da gerginlik baş ağrıları, artrit, fibromiyalji, zona hastalığı, endometriozis, osteoartrit gibi deformasyon ağrıları da kronik ağrılar arasında yer alıyor. Ve her bir nedene ilişkin özel bir tedavi uygulamak gerekiyor. Hastaların çok büyük bölümü tedavi görse de uzun zaman gerektiren bu süreçte bazı davranış değişiklikleri ağrı kontrolünü kolaylaştırabiliyor. Dr. Nural Aydın kronik ağrıyı azaltmaya yardımcı yöntemleri sıraladı…

Kronik Ağrıyı Azaltma Yolları:

1. Hareket Edin

https://muscleandfitness.com.tr/beyniniz-yaz-diyetinizi-nasil-sabote-edebilir/

Ağrı hissi gündelik yaşamın her anını zorladığı gibi egzersiz yapmayı da imkansız kılabiliyor. Ancak bu noktada kısır bir döngü devreye giriyor. Çünkü hareketsiz yaşam kasların zayıflamasına dolayısıyla ağrının artmasına neden olabiliyor. Bu nedenle mümkün olabildiğince aktif olmak gerekiyor. Egzersizle birlikte artan endorfin seviyesi kişinin kendini çok daha iyi hissetmesini sağlayabildiği gibi ağrı algısının da azalmasına yardımcı oluyor. Hekim tarafından kişinin genel sağlık durumuna göre düzenlenecek egzersiz programını uygulamak ağrısız bir yaşama destek sağlıyor.

2. Uyku Kalitenizi Yükseltin

Yapılan birçok çalışma uyku bozukluklarıyla birlikte kronik ağrının da tetiklenebileceğine ya da şiddetinin artabileceğine işaret ediyor. Bu nedenle her gece gerektiği kadar ve kaliteli bir uyku süreci geçirmek için; gece yatmadan önce uykuyu kaçırabilecek, çay, kahve, alkol gibi içecekleri tüketmemek önem taşıyor. Ayrıca yatak odasında uyumayı zorlaştıracak, derin uykuya geçmeyi engelleyecek ışıklandırma sistemi ya da teknolojik aletlerin bulunmamasına dikkat etmek gerekiyor.

3. Sigaradan Uzak Durun

https://muscleandfitness.com.tr/beyniniz-yaz-diyetinizi-nasil-sabote-edebilir/

Kronik ağrı yaşayan kişilerden bazıları ağrıyı azaltacağı düşüncesiyle sigara içebiliyor. Ancak tam aksini bunun ağrıyı artırıcı bir etkisi olabildiğini söyleyen Dr. Nural Aydın, “Sigaranın yara iyileşmesini yavaşlatıcı bir rolü olduğu biliniyor. Bununla birlikte dolaşım sistemini etkilediği için kardiyovasküler hastalıklar ve inme riskini de artırıyor. Tüm bu sonuçlar kronik ağrının şiddetinin artmasına neden olabildiği için sigaradan uzak durmak gerekiyor” diyor.

4. Sağlıklı ve Dengeli Beslenin

Beslenmenin birçok hastalığa karşı koruyucu etki yarattığı biliniyor. Mümkün olduğunca renkli sebze ve meyve tüketmek, yağ oranını azaltmak, sağlıklı yağları tercih etmek, baklagillere hak ettiği değeri vermek gibi genel sağlıklı beslenme kurallarını uygulamak bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlıyor. Dolayısıyla ağrı kontrolü de kolaylaşıyor. Ayrıca romatoid artrit gibi enflamatuvar ağrı durumlarında Omega 3 yağ asitlerinden zengin beslenme ağrı kontrolünü kolaylaştırıyor.

5. Hobi Edinin, Kendinize Zaman Ayırın

https://muscleandfitness.com.tr/beyniniz-yaz-diyetinizi-nasil-sabote-edebilir/

Çok çalışmak ve aşırı yorulmak kronik ağrı yaşayan bir kişinin ağrılarının artmasına neden olabiliyor. Enerji artıracak aktivitelere yoğunlaşmak, hobi edinmek dikkati dağıtacağı için ağrı semptomlarından da uzaklaşmaya yardımcı oluyor. Sonuçta ağrı yaşanmasına engel olunamasa da hissedilen ağrı yoğunluğunu azaltmak mümkün olabiliyor.

6. Sosyal Olun

Kronik ağrıyla baş ederken insanlarından çevrelerindeki sevdiklerinin yanında olması da son derece önem taşıyor. Dolayısıyla ağrıyla baş başa kalıp hastanın kendini izole etmemesi, ihtiyaç duyduğunda da yardım istemekten de çekinmemesi gerekiyor.

7. Gereksiz Ağrı Kesicilere Yönelmeyin

https://muscleandfitness.com.tr/beyniniz-yaz-diyetinizi-nasil-sabote-edebilir/

Kronik ağrılarla baş etmek için kronik ağrı kesici tüketiminin mevcut durumunu çözmediği gibi beraberinde gastrointestinal veya kardiyovasküler sistem yan etkilerine de sebep olabildiğini söyleyen Dr. Nural Aydın, şunları söylüyor: “Ağrıya sebep olan medikal duruma spesifik uzman hekim, tedavi sürecinde kişiye özel gerekli ilaçları düzenleyecektir. Bununla birlikte fizik tedavi ünitelerindeki ağrı kesici akımlar, masaj ve germe egzersizleri; psikolojik destek tedavileri; relaksasyon teknikleri; ağrı ünitelerinde yapılan ağrı blok tedavileri ve biofeedback tedaviler kronik ağrı tedavisinde önemli yer teşkil etmektedir.”

Beyniniz Yaz Diyetinizi Nasıl Sabote Edebilir?

Reklam

D Vitamini Eksikliği Kilo Vermeyi Zorlaştırır Mı?

0

Sıkı bir diyet yapıyor, ancak yine de kilo veremiyorsanız dikkat… D vitamini eksikliği kilo vermenize engel olabilir. Sağlıklı Beslenme ve Diyet Uzmanı Taylan Kümeli, D vitamini eksikliğinde kemik gelişimi ve bağışıklık sisteminin zayıflamasının yanı sıra enerji tüketim dengelerinin de etkilenerek yağlanmanın kolaylaştığını açıkladı.

Dünya genelindeki insanların yaklaşık yüzde 50’sini etkilediği tahmin edilen D vitamini eksikliği; kemik gelişimden bağışıklık sistemine, çocuklarda büyüme gelişmeden diş çıkarmada gecikmeye kadar sağlımıza birçok açıdan etki ediyor. Bununla beraber yapılan son araştırmalar kilo vermeyi etkileyen unsurların başında D vitamini eksikliğinin de yer aldığını gösteriyor.

Bahar aylarının gelip yaz aylarının yaklaşmasıyla kilo vermek için diyet yapan kişilerin sayısında da artış yaşandığını belirten Sağlıklı Beslenme ve Diyet Uzmanı Taylan Kümeli, “Kilo vermek ya da mevcut kilomuzu korumak sanıldığı kadar zor değil. Önemli olan vücudumuzun ihtiyacını iyi bilmek. Ancak maalesef kilo verirken eksik ya da kulaktan dolma bilgilerle hareket edebiliyoruz. Kilo verirken dikkat etmemiz gereken unsurlardan biri de D vitamini değerlerimiz. Özellikle kadınlarda sıklıkla yaşanan D vitamini eksikliği kilo vermeyi etkileyen unsurların başında geliyor. Çünkü kalp, beyin ve pankreas gibi birçok organımızda özel reseptörleri var. D vitamini reseptörlerine sahip dokulardan biri de kaslarımız. Bu vitaminden mahrum kalan kaslar daha çabuk yoruluyor ve o kasların metabolizmaları bozuluyor. Bu durum, enerji tüketim dengelerini olumsuz etkileyerek, yağlanmayı kolaylaştırıyor” dedi.

“Kilo veremiyorsanız D vitamini seviyenizi ölçtürmelisiniz”

Kümeli, kilo programına aldıkları herkesin yeterli D vitamini stoğu bulunup bulunmadığına baktıklarını belirterek, “ Bir kişide D vitamini değeri 21 mg’ın altındaysa bu rakamı 50-60 mg’lara yükseltmeye çalışıyoruz. Gözlemlerimiz bize gösteriyor ki; D vitamini seviyesi iyileşen kişilerde açlıklarını kontrol etme, daha az yeme ve daha uzun süre tok kalma belirtileri başlıyor. Kilo programlarındaki yağ yakma hızları da artıyor. Ayrıca aynı omega-3 yağları gibi en fazla karın – göbek bölgesindeki yağların erimesine de etki ediyor. Bunu da muhtemelen kalsiyumun etkinliğini artırarak başarıyor. Avrupa Endokrin Derneği Klinik Uygulama Kılavuzuna göre D vitamini alımında günlük idame dozlar; 1 yaşından küçük bebeklere günde 400 ünite, 1-18 yaş arası çocuklara günde 600 ünite, 18 yaş ve üzeri yetişkinlerde günlük 1000 ünitedir. Piyasada farklı formlarda D vitaminleri bulunmasına karşın katkı maddesi ve BHA içermeyen, sprey formda D vitamini seçenekleri de bulunmaktadır. Son dönemlerde sprey formu gibi kullanımı kolay, saf zeytinyağı içinde sunulan D3 vitaminleri tercih edilmektedir. “ dedi. Taylan Kümeli, özellikle kilo veremeyenlerin muhakkak D vitamini seviyelerini ölçtürmeleri gerektiğini, aksi halde kilo vermenin oldukça zorlaşabileceğini sözlerine ekledi.

Kilo Verip Yepyeni Bir Hayata Başlamak İstiyorsanız Size İlham Verecek 21 Fotoğraf

Reklam

Beyniniz Yaz Diyetinizi Nasıl Sabote Edebilir?

0

Tatil öncesi kilo vermek her zaman çok zor olmuştur. Ufukta tatil için yeni bir mayo alma düşüncesi belirdiğinde “kestirme çözüm” diyetler oldukça cazip gelebilir. Birkaç hafta yemenizi kısıtlayarak aldığınız kalori miktarını düşürerek ideal şeklinize kavuşacağınızı düşünüyorsunuz, değil mi?

Ne yazık ki, kısa süreli diyetler – ne şekilde olursa olsun – oldukça kolay geri tepme eğilimi gösterirler.

Delnor Hastanesi Northwestern Tıbbi Metabolik Sağlık ve Cerrahi Kilo Verme Merkezi’nde obezite tedavisinde oldukça başarılı bir endokrinolog olan Dr. Elizabeth Lowden, “Kilo kaybının hormonal ve sinirsel kontrolü inanılmaz derecede karmaşıktır, bu yüzden kilo vermek, teoride çok kolay ve pratikte bir o kadar zor olabilir” diyor.  “Beyinlerimiz, enerji dengesini yönetmek söz konusu olduğunda inanılmaz derecede karmaşıktır ve kilo almak uyumsuz bir yanıt olma eğilimindedir” diye açıklıyor.

Vücudunuz kilo vermek istemiyor

Ronald Reagan UCLA Tıp Merkezi’nde kıdemli diyetisyen Dana Hunnes (PhD, RD) bunu “sabit nokta” ve “yerleşim noktası” ağırlığına bağlıyor. Belli bir ağırlığa sahip olmak için genetik bir yatkınlığa sahibiz – sabit nokta – ama çevremizin genetik yatkınlığımızla nasıl etkileştiği konusunda rol oynayan bir esneklik payımız da var. Bu esneklik bizim “yerleşim noktamızdır” ve yediğimiz yiyecekler ve egzersiz alışkanlıklarımız gibi şeylerden etkilenebilir.

Bunu 70 dereceye programlanmış bir termostat gibi düşünün diyor Lowden.  “Termostatı 65 dereceye kadar indirebilirsin, ama eninde sonunda program ayarlanmış olduğundan bu, ısının geri tepmesine neden olacak”. İşte bu yüzden birkaç kilo vermek çok zor olmayabilir ama çok fazla verirseniz termostatı ateşlersiniz.

Ayrıca vücudunuzun rahat edeceği kilonun altında olduğunuzda, bunu korumak için hormonlarınızla da savaşmak zorunda kalacaksınız.

Hormonlarınız diyet yaptığınızı biliyor!

Besin alımını kısıtlamaya başladığınızda, beynin hipotalamus ve hipofiz bölümleri vücuttan gelen enerji kaynaklarının azaldığını fark ederek çeşitli organlardan sinyaller alır ve hormon düzeylerini bu azalmaya karşı koyacak şekilde ayarlar.

“Açlık hormonlarınız yükselebilir ve doygunluk hormonları azalır, daha fazla besin tüketmek için çok yüksek bir istek duyarsınız, özellikle de enerji yoğunluğu yüksek olan lezzetli yiyeceklere – yani, diyet yaparken kaçınmaya çalıştığınız her şeye.

Cleveland Kliniği Endokrinoloji & Metabolizma Enstitüsü’nde obezite programları müdürü olan endokrinolog Dr. Bartolome Burguera bunun vücudun bir isyan etme şekli olduğunu belirtiyor. “Orijinal vücut ağırlığınızın yüzde 4 ila 5’ini verdikten sonra, sizi bağırsak ve beyinde olduğu gibi, orijinal vücut ağırlığınıza geri getirmeye çalışan telafi edici farklı mekanizmalar var” diyor.

İnsanlar Kilo Vermeyi Zorlaştıran Hayatta Kalma Güdüsüyle Donatılmıştır

Hormonlarınızın üstesinden geldiğinizde, gıda alımınızda aşırı derecede kısıtlayıcıysanız vücudunuz açlık moduna geçebilir. Bu durumda vücudunuz enerji harcamak yerine enerji tasarrufu yapmaya başlar.

Burguera, vücudunuzun enerjiyi iki şekilde harcadığını söylüyor. Biri fiziksel aktiviteyle, diğeri vücudunuzun sadece solunum ve sindirim gibi hayatta kalmak için gerçekleştirdiği tüm yaşamsal işlevlerle. Buna bazal metabolizma oranı deniyor. Kilo vermeye başladığınızda, beyniniz bazal metabolizma hızınızı değiştirerek bunu engellemeye çalışır, böylece daha az kalori yakmak zorunda kalırsınız.

Örneğin daha önce, belki vücudunuzun çalışmasını sağlamak için 1.200 kalori almanız gerekiyordu. Şimdi, bedeniniz sinirleniyor çünkü kilo veriyorsunuz ve yaptığınız tüm işleri 1000 kalori harcayarak yapmaya çalışıyorsunuz.

Bir sonraki öğününü avlamaya çalışan bir mağara adamı olsaydınız muhtemelen çok daha fazla kalori harcardınız ama yine de vücudunuzun buna olumsuz tepki gösterme ihtimali yoktu, çünkü bunu yapmak zorundaydınız. Fakat siz yalnızca bikininiz ile daha iyi görünmeye çalışıyorsunuz.

Ayrca ciddi şekilde kısıtlanmış diyetler metabolik orana büyük katkı sağlayan kas kütleleri kaybetmenize neden olur, bu da metabolizmanızı daha da yavaşlatır.

Sadece“diyet” yapmadan kilo vermeniz hala mümkün

Peki fizyolojimiz bize karşı gelmesine rağmen insanlar kilo vermeyi hala nasıl bekliyor?

Lowden, “Beynimizi kandırmanın bir yolu yok, ancak diyet için kesinlikle daha sağlıklı yollar var” diyor. Hunnes ise meyve, sebze ve kepekli tahıllar gibi yüksek lifli, su açısından zengin yiyecekleri toplu olarak yemenizi tavsiye ediyor. “Lifler sizi daha uzun süre tok tutar ve su içeriği kalori alımını düşük tutarken yediğiniz yiyeceklerin hacmini artırır” diyor. Avokado, zeytinyağı ve fındık gibi sağlıklı yağlar da size doyduğunuzu hissettirir diye ekliyor. Aslında, uzun süreli yüksek yağlı bir Akdeniz diyeti de – fındık ve zeytinyağı açısından zengin – kilo vermeye yardımcı olabilir.

Sonuç olarak, kilo kaybı için anahtar nokta kısa süreli diyet değil, uzun vadeli bir yaşam tarzı değişikliği yaklaşımını benimsemekten geçiyor. Ayrıca “sabit noktanızı” modüle edebilecek diğer çevresel faktörleri gözden geçirmeniz sizin yararınıza olacak. Yeterli uyku (en az altı saat), stres seviyenizi düşürmek, yeterli D vitamini tüketmek, düzenli egzersiz yapmak ve sağlıklı bağırsak mikrobiyotalarını korumak uzun vadede hepinize yardımcı olabilir.

İlginizi çekebilir: Metabolizmanızı Ateşlemenizi Sağlayacak Tüyolar

Reklam

Şok Diyetlere Gerek Kalmadan Doyarak Kilo Verebileceğiniz Beslenme Programı

0

Bahçeşehir Üniversitesi Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi Diyetisyeni Dilara İsmailoğlu, öncelikle yaz için uygulanan şok diyetlerden uzak durmak gerektiğini söyledi ve hızlı incelmenin sırrını verdi: “Yemeklerinize acı pul biber ilave edin. Acı, vücut sıcaklığınızı artırarak metabolizmanızın daha hızlı çalışmasına yardımcı olacaktır.”

Kışın soğuk, baharda depresyondu derken hızla kilo aldınız. Ancak şimdi tatil zamanı ve incelmek için çok geçerli bir nedeniniz var… Şok diyetlere gerek olmadan, aç kalmadan, sinirlerinizi bozmadan zayıflayıp plajın yıldızı olmak için Bahçeşehir Üniversitesi Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi Diyetisyeni Dilara İsmailoğlu’nun önerilerine kulak verin.

Tahıl Gruplarına Mutlaka Yer Verin

Diyet süresince iştahınızı azaltmak ve kısa sürede doymak için oldukça önemli olan tahıl grupları kesinlikle beslenmenizde yer almalıdır. (Buğday, arpa, mısır, yulaf, çavdar gibi…) Posa oranının oldukça yüksek olduğu tahıllı besinler, tokluk hissini arttırdığı gibi aynı zamanda konsantrasyonu ve motivasyonu da olumlu yönde etkiler.

Su İçmek İçin Alarm Kurun

Hayatımız için oldukça önemli olan su, diyet boyunca bol bol tüketilmelidir. Sindirim sisteminin düzenlenmesi için oldukça önemli olan su içmeyi, gün içerisinde unutuyorsanız telefonunuza alarmlar kurabilir veya ofisinizde masanıza ufak notlar yazabilirsiniz.

Fındıkla-Cevizle Fıstık Gibi Olun!

Önemli bir diğer besin ise yağlı tohumlardır (Fındık, fıstık, susam, ceviz gibi…) Posa, vitamin ve mineral bakımından oldukça değerli olan yağlı tohumlar yemek yeme kontrolünüzü sağlayarak, tokluk hissinin oluşmasına yardımcı olur. Bu besini tüketirken yeteri miktarda tüketmeye özen göstermelisiniz. Gereğinden fazla miktarda tüketilmesi zayıflamaktan ziyade kilo almanıza sebep olabilir.

Yumurtayla Metabolizmanı Gazla

Metabolizmanızı hızlandırmak için önemli tüyolar:

  • Yemeklerinize pul biber ilave ediniz. Acı pul biber vücut sıcaklığınızı artırarak metabolizmanızın daha hızlı çalışmasına yardımcı olacaktır.
  • Yumurta, biotin içeriğinden dolayı diyette metabolizmanızın artması açısından önemlidir.
  • Yeterli ve dengeli protein tüketilmez ise metabolizma yavaşlayacaktır. Çünkü vücut proteini sindirmek için daha çok enerji harcamaktadır. Hem bitkisel hem de hayvansal kaynaklı proteinleri diyetlerinizde mutlaka yer vermelisiniz.
  • Metabolizmanın bir diğer düşmanı da uzun süre aç kalmak; 2-3 saat aralıklı periyodlar ile mutlaka bir şeyler tüketiniz.

3 Günlük Örnek Menü

1. Gün:

Kahvaltı:

2 adet haşlanmış yumurta

1 avuç kiraz domates + salatalık + yeşillik + biber +1 yemek kaşığı zeytinyağı ile

Ara:

1 elma (doğranmış) + 1 çay kaşığı tarçın + Beyaz çay-yeşil çay

Öğlen:

150 gram ızgara/fırın/haşlama beyaz et

Salata; 1 tatlı kaşığı zeytinyağlı + limon + sirke

Ara:

1 adet greyfurt suyu

1 ceviz büyüklüğü kadar kök zencefil

Yarım dal maydanoz

Hepsini blenderdan geçirip tüketiniz.

Akşam:

1 tabak suyu süzülmüş sebze yemeği/zeytinyağlı/kuru bakliyat

3-4 yemek kaşığı kaymaksız yoğurt

1 dilim tam buğday veya çavdarlı ekmek

Ara:

1 su bardağı light süt – içerisinde kahve konularak da şekersiz/kremasız olarak tüketilebilir.

2. Gün:

Kahvaltı:

1 dilim peynir çeşitlerinden

1 tam ceviz içi veya 5 adet fındık/badem

Domates + salatalık + yeşillik + biber

1 dilim tam buğday veya çavdarlı ekmek

Ara:

1 adet taze salatalık

1 şeker kaşığı rendelenmiş zencefil

1 dilimlenmiş limon

10-12 dal taze nane

5-6 dal taze maydanoz

Öğlen:

1 tabak suyu süzülmüş sebze yemeği/zeytinyağlı/kuru bakliyat

3-4 yemek kaşığı kaymaksız yoğurt

1 dilim tam buğday veya çavdarlı ekmek

Ara:

1 adet kepekli fırın galetası

1 su bardağı ayran/cacık- sulandırılmış (salatalık/nane vb eklenebilir.)

Akşam

150 gram ızgara/fırın/haşlama kırmızı et

Salata; 1 tatlı kaşığı zeytinyağlı + limon + sirke

Gece: 1 kase yoğurt+6-7 adet fındık/badem

3. Gün:

Kahvaltı:

1 tam yumurta + 1 yumurta akı + 1 tatlı kaşığı sıvıyağlı (ıspanak/kabak/pazı/domates/mantar/brokoli vb ) sebzeli omlet+

1 dilim tam buğday veya çavdarlı ekmek

Ara:

1 adet taze salatalık

1 şeker kaşığı rendelenmiş zencefil

1 dilimlenmiş limon

10-12 dal taze nane

5-6 dal taze maydanoz

Öğlen:

1 kase unsuz çorba

Salata+ 1 tatlı kaşığı sıvıyağ + limon + sirke

Ara:

1 porsiyon meyve – kaseye küp doğra + tarçın

Salatalık – tuzsuz

Akşam:

5 adet yağsız pişirilmiş köfte

1 tabak suyu süzülmüş sebze yemeği/zeytinyağlı/kuru bakliyat

Gece:

1 kase kaymaksız yoğurt + pul biber + limon

Not: Bireyin kilosuna ve sağlık durumuna göre besinlerin miktarları ve içerikleri değişkenlik gösterebilir. En doğru sonuç için mutlaka bir diyetisyenden yardım almaktır. Ağır kalp hastaları, tansiyon rahatsızlığı olan hastalar, yoğun kimyasal ilaç kullananlar, mide ülseri olanlar, kanamalı koliti olanlar, hamileler, emzirenler, kanser hastaları, reçeteli ilaç kullananlar, böbrek yetmezliği olanlar için sıkı diyetler önerilmez.

Reklam

Kilo Vermek ve Sağlıklı Bir Yaşam Tarzı Sürmek için 10 İpucu

0

Aşırı yemek yedikten sonra kendinizi rahatsız ve berbat hissetmekten bıktınız mı? Kilonuzdan memnun değilsiniz, ama nereden başlayacağınızı da bilmiyor musunuz? Mutlu, güçlü ve sağlıklı hissetmek mi istiyorsunuz? Sizi çok iyi anlıyorum! Size kilo verip sağlıklı bir yaşam tarzına adapte olabileceğiniz birkaç kolay yoldan bahsedeceğim. Nihayetinde, bedeninizi içten temizlemek ve ruhunuzu iyileştirmek göründüğü kadar zor değil!

1. %80 doyana kadar yiyin.

Eğer daha fazla yerseniz, mideniz siz yüzde 100 doyana kadar alma kapasitesi geliştirecektir. Bu da mide duvarlarınızın üzerinde aşırı baskıya sebep olur ki zaten bu yüzden mideniz esner ve daha da fazla yemek yeme ihtiyacı hisseder. %80 tokluğa ulaşıncaya kadar yemek, midenizin kademeli olarak rahatlamasına ve az yemekle de doyabilme alışkanlığı kazanmasına yardımcı olur.

[ls_content_block id=”13465″]

2. Limonlu su için.

Çok sevdiğimi ve düzenli uyguladığımı söylemem, ama limon kesinlikle metabolizmanızı hızlandırmaya ve toksinleri temizlemeye yardımcı oluyor. Her sabah uyandıktan hemen sonra içebilirsiniz, ben genelde bir gece önceden hazırlayıp tüm güne yayarak tüketmeyi tercih ediyorum. Yöntem basit;  750 ml’lik veya 1 litrelik bir su şişesi alın ve içine su doldurun. Şişenin içine bütün bir limonu sıkın, birkaç da limon dilimi atın, dilerseniz zencefil ve tarçın ekleyerek de lezzeti arttırabilirsiniz. Bu, bedeninizin sabah egzersizinden hemen önce susuzluğunu gidermesine, metabolizmanın hızlanmasına ve kalorileri kolayca yakmanıza yardımcı olur.

3. Sağlıklı şeyler atıştırın.

Sağlıklı derken, bedeninize iyi gelen şeyler tüketin. Mutlu olarak doyacağınız, doyarken de zayıflayabileceğiniz atıştırmalıklar. Mesela; badem, elma, avokado ve fıstık ezmesi metabolizmanızı hızlandırır. Elma, patlıcan ve mısır negatif kalorili yiyeceklerdir. Fıstık ezmesi, haşlanmış yumurta, muz ve peynir süper sağlıklıdır ve kolayca doymanızı sağlar.

Kilo vermeye yardımcı olan diyet seçenekleri hakkında bilgi edinmek için “Kilo Vermeye Yardımcı En İyi Diyet Çeşitleri Nelerdir?” makalesine göz atabilirsiniz.

4.Porsiyon ve oran kontrolü yapın.

Yemek yemeden hemen önce yiyeceğinizi düşündüğünüz her şeyi bir tabağa koyun ve tamamının doğru oranlarda besin değerine sahip sağlıklı gıdalar olduğundan emin olun. Tabağınıza çok fazla şey koymayın. Porsiyonunuzu bitirdiğinizde, yemek bitmiştir. İkinci porsiyona geçmeyin. Bir sonraki ara öğünü beklemek çok zor olmamalı.

 5.Yavaş yiyin.

Yemeğin tadının farkına varın, dokusunu hissedin, içinde neler olduğunu keşfetmeye çalışın yani kısaca yemek yediğiniz anın tadını çıkarın. Mecbur kalmadıkça ayaküstü yemek yemeyin. Mesela; antrenman yapar yapmaz spor salonlarının soyunma odasında yemek yiyen insanlar görüyorum. Hiçbir enerji açığının bu kadar çabuk tüketime ihtiyacı yok. Yemek yemek keyifli bir andır, yavaşlayın. Zira midenizin doyduğunu anlaması da tam 20 dakika alıyor.

6.Bolca su için, bu metabolizmanızı hızlandıracaktır.

 7.Her hafta sonu kendinizi ödüllendirin.

Bütün kötü gıdaların tadını çıkarın, istediğiniz kadar yiyin demiyorum. Aç gözlülüğü anlamlı bulmuyorum. Yaşam tarzında sağlıklı değişiklikler yapan bir insanın tüm gün ne bulursa yeme krizine gireceğini düşünmüyorum. Zaten mahrumiyetin olmadığı, lezzet aldığı, doyduğu bir program uygulayacağından bu tarz bir yeme tarzına bürünmeye gerek yok. Ancak sadece bir öğün belki doğum günü, belki arkadaşlarla bir etkinlik belki evde keyifli bir sofranın tadını çıkarma mutlaka olmalı. Kimse hayatı kaçırmak istemez, hele de dengelemek varken. Buna ben ‘özlem’ diyorum. Özlediklerinizi ihmal etmeyin.

8. Her gün egzersiz yapın.

Neden her gün?  Çünkü çoğumuzun aktif bir yaşamı yok, aslında yaptığımız spor günlük hareket ihtiyacını karşılıyor, ekstra bir hareket yaratmıyor. Her gün egzersiz yapmak için 15 dakikanız bile olmadığını söylemeyin. İster 15 dakika olsun, ister 1 saat, egzersiz egzersizdir. Ben 30-35 dakikalık bir egzersiz öneriyorum.

  • Tüm vücudu çalıştıran ve kısa sürede büyük sonuçlar elde edebileceğiniz HIIT antrenmanları yapın.
  • 700 kez ip atlayın (normal, orta hızda).
  • Ya üst gövdeyi ya da vücudun alt kısmını çalıştıran egzersizler yapın. Bunları zaman zaman değiştirin ve dengeyi sağlayın. Eğer bir gün üst gövdeyi çalıştıran egzersizler yaptıysanız, ertesi gün vücudunuzun alt kısmına odaklanın.
  • 10 dakika, koşabildiğiniz kadar hızlı koşun.
  • Egzersizinizi 5 dakikalık bir yürüyüşle sonlandırın ve bacaklarınızı esnetin

9. İyi Uyuyun.

10. İlham Kaynağı Bulun.

Sağlıklı bir ünlüyü ilham kaynağınız olarak seçin. Bu, Instagram’da tanıdığınız ve sizi motive eden biri de olabilir. Ne zaman vazgeçecek gibi hissetseniz, onun sayfasına bakın ve yürümeye devam edin.

Fit Olmak İçin Saatlerce Koşmayın Bunun Yerine Daha Fazla Ağırlık Kaldırın!

 

Reklam

30 Günlük Diyet ve Egzersiz Programı

20

Birçok kişi için 30 gün, yani 1 ay ciddi bir zaman dilimidir. Kilolu veya biraz fazlası olan bireyler 30 gün içersinde ciddi bir diyet ve egzersiz programı ile ciddi kilolar verip istediği ideal fit bir vücuda büyük ölçüde ulaşabilir. Öncelikle şu önerilerimizi dikkate alın ve günlük bir şekilde uygulamaya başlayın.

  • Her gün sabah uyandıktan sonra aç karnına 3-4 damla limon suyunu bir bardak ılık suyun içine damlatıp için. (2 Bardak için)
  • Ekmeği kesinlikle hayatınızdan çıkartın.
  • Asitli kola, fanta ve ice tea gibi tüm asitli içecekler yasak.
  • Tatlı sadece haftada 1 kere yiyebilirsiniz. (Sütlü tatlı)

Yağ Yakımına Yardımcı Olacak En Etkili Takviyeler için tıklayın!

30 Günlük Sağlıklı Diyet Listesi

1200 Kalorilik Diyet Listesi

Pazartesi

Sabah Kahvaltı

1 dilim az yağlı beyaz peynir: 60 kalori
1 dilim kepek ekmek: 55 kalori
1 adet haşlanmış yumurta: 80 kalori
Domates, salatalık: 25 kalori

Ara Öğün Vakti: 10 tane tuzsuz badem; 60 kalori ve 1 kaşık kuru üzüm; 50 kalori

Öğle Yemeği

Ton Balıklı Salata: 150 kalori
2 dilim kepek ekmek: 110 kalori
1 bardak tuzsuz ayran: 76 kalori

Ara Öğün Vakti: 2 tane kuru kayısı; 36 kalori ve 2 tane ceviz; 50 kalori

Yeni Başlayanlar İçin 21 Günlük Fitness Programı İçin Tıklayın

Akşam Yemeği

1 porsiyon etsiz sebze yemeği: 200 kalori
1 dilim kepek ekmek: 55 kalori
1 kase yoğurt: 120 kalori
Yağsız Salata (domates, salatalık, marul ve soğan, nar ekşisi ya da limon); 40 kalori

Ara öğün Vakti: 1/2 bardak tarçınlı süt: 60 kalori

2.Gün Salı

Sabah Kahvaltısı

1 dilim az yağlı beyaz peynir: 60 kalori
1 dilim kepek ekmek: 55 kalori
5 adet zeytin: 40 kalori
Domates, Salatalık: 25 kalori

Ara Öğün Vakti: 3 tane diyet bisküvi; 50 kalori ve yarım bardak süt; 60 kalori

Öğle Yemeği

2 tane etli biber dolması: 250 kalori
1 kase kadar yoğurt: 120 kalori

Diyet listesinin devamı için >Sağlıklı Diyet Listeleri

Yukarıdaki diyet listesi ile beraber uygulayacağınız egzersiz programı çok önemli. Sizlere 2 adet egzersiz programı önereceğiz:  İlk olarak eğer kilo fazlanız 2-3 kilo ise fitness egzersiz programını uygulamanızı öneriyoruz. Bu sizin hem hafif kilo vermenizi sağlayacak hemde fit bir vücut şekline sokacaktır sizi. İkinci egzersiz programımız ise göbek eritme ve bel inceltme egzersiz hareketleri bu egzersiz programı 5 kilodan fazla kilosu bulunan kişilere öneriyoruz. Bu sizin midenizi küçülterek ve metabolizmanızı hızlandırarak hızlı kilo vermenizi sağlayacaktır. Ayrıca göbek ve bel çevrenizdeki fazla yağlardan hızlıca kurtulmanız için en iyi egzersiz programlarından birisidir.

3-5 kilo fazlası olup aşırı yağ bağlamış bel çevresini zayıflatıp sıkılaştıran egzersiz hareketleri için > “Fitness Hareketleri”

5 kilodan fazlası olanlar için hazırlanmış özel egzersiz videosu:

Reklam